-27.Bölüm-

51.8K 1.3K 125
                                    

17.04.2017

***

Sesimin tahmin ettigimden daha çok soguk ve net çıkması beni biraz olsun şaşırmıştı. Burak'ta bir iki saniyeligine şaşırmış olsada, hemen kendisini toplayıp o duygusuz haline geri döndü. Omuzlarını silkip "Ne gördüysen o" diye sakin bir şekilde cevap veren Burak'a ağzım açık bir şekilde baktım.

Burak'ın bu sakin ve umursamaz tavrı beni çileden çıkarırken aklıma gelen detay ile "Ne demek o? Eger gelmeseydim ve o kız seni öpseydi o zaman karşılıkmı verecektin?" diye bağırmaya başladığımda, çoktan oturdugum yerden kalkmıştım. Beynimde Burak ve Ceren'in o halleri dönüp durmaya başladığında, kendime gelmeye çalıştım. Ama aklıma sınıfta düşündüklerim geldikce ayakta duramayacakmış gibi hissediyordum kendimi.

Biraz ilerimizde duran masaya gidip kendimi ona yaslayıp, sakinleşmeye çalıştım. Yine saçma düşüncelerin beynimi ele geçirmesine izin verip, önümde olan hiç birşeyi görmez ve duymaz hale geliyordum. Kendimi bunların hepsinin saçma bir kuruntu olduguna inandırmaya çalışırken "Saçmaladıgının farkındasın degil mi? Öyle birşey olmuş olsa, ben o kızın öpücüğüne karşılık verirmiyim sanıyorsun?" diyerek bağırdığında, oldugum yerde sıçradım.

Burak oturdugu yerden kalkıp karşımda durdugunda, bana öyle bir bakıyordu ki.. O bakışların altında kalbim hiç ezilmedigi kadar eziliyor ve can veriyordu. Dudaklarımı açıp birşeyler söylemek istiyordum ama o bakışları görmek ve neden öyle baktığını bilmek canımı yaktığı için, dudaklarımdan hiç birşey çıkmıyordu.

"Söylesene? Kalbimde sen varken, bedenim, ruhum sana aitken, dudaklarım senin dudaklarına değmişken, sence ben o kızı öpermiyim hiç? Bana hiç mi güvenmiyorsun?"

Sonlara dogru sesi kısılıp bana kırgın bir şekilde baktığında, ona ima ettiğim şey yüzünden kendimden utandım. Ondan böyle birseyi bekledigim için, böyle birşeyi yapabilecegini düşündüğüm için. Ama gördügüm manzara ve Ceren'in Burak'a karşı olan ilgisi, aklımı karıştırıyordu.

"Yapmazsın biliyorum. Ama kendini birazda olsa benim yerime koy lütfen. Son 1 haftadır aramız hiç olmadığı kadar kötü, soguk. Birbirimiz ile gerekmedikçe konuşmayan ve konuşursak bile sonu hep kavgaya giden. Bu soguklugu firsat bilen ve her saniye senin yanında olmaya çalışan bir Ceren var. Buraya gelip sizi öyle gördükten sonra ve Ceren'in sana karşı olan ilgisinide bilirken, nasıl olurda böyle düşünmemki. Sence benim çokmu hoşuma gidiyor böyle saçma birşeyi düşünmek. Hoşumamı gidiyor aramızın böyle saçma bir olay yüzünden bozulması. Kendinide biraz benim yerime koy lütfen. Eger sen bir anda beni öyle Emre ile görsen ne düşünürsün?"

Burak üstüme dogru yürüyüp, aramızdaki mesafeyi biraz kapattığında yaslandığım masanın üstüne çıkmamak için kendimi zor tuttum. Son söylediklerimin hoşuna gitmedigi belli etmek istermiş gibi "Sakın.. Sakın bir daha yanımda onun adını ağzına alma.." diyerek dişlerinin arasından tısladı.

"O zaman sende Ceren ile o kadar yakın olma, sana yakın davranmasına izin verme. Uzak tut kendini ondan, yoksa ben tutacam"

Burak aramızda olan küçük mesafeyide kapattığında, belimden tutup arkamda duran masaya oturmamı sağladı. Ellerini bacaklarımın yanından masaya koyarken, vücüdu ile bana daha çok yaslandığında, 1 haftadır hasretini çektiğim o kokuyu doya doya koklamaya başladım. Koku sadece ciğerlerime degil, beynimede gidip uyumasınıda sağlarken, bakışlarımı Burak'ın gözlerinden cekmemeye çalıştım.

"Buraya seninle bunları konuşmak için çağırmadım. Ama istedigin gibi olsun. O kızı elimden geldigince uzak tutacağım. Senden istedigim tek şey ne olursa olsun bana güven ve inan" Kafamı evet anlamında salladığımda, Burak kafasını boynuma dogru yaklaştırıp, burnunu boynumun üstünde gezdirmeye başladı. Bu ani temas ile gözlerim kendiliginden kapanırken "Özledim" diye mırıldanan Burak'ın söylediğini duymuyormus gibi hissediyordum.

Aşk-ı Esaret- AnkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin