İyi bak kendine...

11K 452 40
                                    


Saatin kaç olduğunu bilmiyordu ama amaçsız bir şekilde uyanması gerektiğini hissediyordu. Göğüslerinin ağrısı ile gözlerini yumdu, Gece'nin sessiz evde yankılanan ağlama seslerini duyduğunda tereddüt etmeden kalktı yataktan. Yine mi ateşi vardı?

Odaya girdiğinde yanında uyuduğu halde sesleri duymayan Zeynep'in suratına iki tane çakmak istedi. Böyle mi bakacaktı kızına? Beşiğe uzandı ve kızını aldı. Burada emziremezdi, yatak odasına götürdü yatağın başlığına sırtını dayadı.

"Çok mu acıktın sen? Obur prensesim benim."

Bir yandan konuşarak Gece'yi oyalıyor bir yandan da üzerini açmaya çabalıyordu. Geceliğin üst kısmı biraz dardı o yüzden zorlandı ama yine de başardı. Göğüs ucunu kızının ağzına uzattığında Gece hemen göğsüne yumulmuş iştahla emmeye başlamıştı. Selin o an onu asla bırakamayacağını fark etti, her ne olursa olsun onun kendisinden uzaklaşmasına izin veremezdi. Tamam hata yapmıştı, korkunç şeyler söylemişti, ama kendisinde değildi hiçbirisini bilinçli yapmamıştı.

Gece olmadan yaşayamazdı, onun büyümesini uzaktan izleyemezdi. Ya da başka bir kadını annesi gibi görmesine katlanamazdı. O onun bebeğiydi, annesiydi, annesine ihtiyacı vardı, küçücüktü...

Gece doyduğunda boynuna yatırdı ve gazını çıkarmasına yardımcı oldu. Gece normalde karnı doğduğunda hemen uyurdu ama bu sefer biraz huzursuzdu. Nedenini anlamak için çok fazla kafa yormasına gerek kalmadan gelen kokuları fark etti.

"Ne yaptın bakalım sen? Yaramaz seni. Bekle beni burada tamam mı? Bezini alıp geliyorum tamam mı anneciğim?"

Parmak uçlarında yürüyerek odaya geldi tekrar, köşede duran bez ve ıslak mendil paketini aldı Gece'nin yanına döndü.

Daha önce hiç yapmamıştı ama becerebilirdi, iç güdülerine güvenmeye çalıştı. Zıbını açarken bir yandan da eğildi ve Gece'nin boynunu kokladı.

"Temizlenecek miyiz annecim? Misler gibi mi olacak benim kızım?"

Gece kendisi ile konuşan annesine bakıyor, ellerini ağzına sokarak keyifli sesler çıkarıyordu. Bezi çıkardı ve ıslak mendil yardımı ile poposunu temizledi, temiz bezi altına serdi ve yandaki cırt cırtları açarak yerleştirdi. Kolay olmuştu, Gece yatakta yatarken o çöpü atmaya aşağıya indi. Ali koltukta uyuyordu, iki büklüm kıvrılmış derin bir uykuya teslim olmuştu. Kocaman yatağı varken burada uyuması Selin'i üzse de buna bir çözüm bulabilmeyi istedi. Gitmelerine engel olmak zorundaydı. Çöpü attı ve banyoya giderek ellerini yıkadı. Tekrar kızının yanına geldi, yanına uzandı onu yatağına götürmek istemiyordu burada yanında daha güvenliydi. Belki de son kez kokusunda huzur buluyordu. Bu düşünceyi savuşturur gibi elini havada salladı. Olumsuz düşünmek istemiyordu, kafasını kızının yanaklarına yanaştırdı ve uyudu.

...

"Ali bey, efendim Gece yok."

"Nasıl yok?"

"Bilmiyorum uyandığımda beşiğinde değildi."

Ali koltuktan fırladı, nereye giderdi küçücük bebek! Gece'nin odasına koştu sanki bir yerlerdeymiş de Zeynep görmemiş gibi hissediyordu. Beşiğine baktı sahiden de yoktu! Korkuyla telefonuna bakındı, ceketinin cebinde mi kalmıştı? Yatak odasına doğru hızla yürüdü ve gördüğü manzara ile neye uğradığını şaşırdı, Gece annesinin koynunda mışıl mışıl uyuyordu. İkisi de o kadar huzurlu uyuyordu ki ne yapacağını bilemedi, korku yerini değişik bir rahatlama haline bırakmıştı. Gidecek olmaları Selin'i değiştirmiş miydi? Gerçekten yaptığı hatayı mı fark etmişti? Gece'yi sevmeye mi başlamıştı? Selin'i tanıyordu asla içinde tutamazdı yakında dökülürdü. Ama ev konusunda geri adım atmayacaktı Ali, en azından gereken itirafları duyuncaya kadar. Birkaç dakika kapıda öylece dikildi, Gece'nin kımıldamaya başlamasıyla yatağa yanaştı ve Selin'i uyandırmamak için kızını kucağına aldı odadan çıktı.

İstemiyorum Git! Alsel Where stories live. Discover now