Rüya mısın sen?

13.2K 437 49
                                    


Ali dikkatle yatağa yatırdığı karısının arkasına kıvrıldı, Selin yorgunluktan arabada uyumuş Ali de eve kadar taşımak zorunda kalmıştı. Yıpranmıştı, son olaylar Selin'i fazlasıyla yıpratmıştı. Onu sonsuza kadar kaybetme düşüncesi Ali'yi çılgına çevirmiş korku elini kolunu bağlamıştı.

Ama geçmişti, sevdiği kadına daha sıkı sarılarak başına öpücük kondurdu ve uzun uzun saçlarını kokladı. Sonunda yuvasındaydı, Selin'in kollarında...

Telefonun mesaj sesi ile olabildiğince dikkat ederek kıpırdadı ve hemen komodinin üzerinde duran telefona uzandı. Tabii ya Nazlı'ya haber vermeyi unutmuştu!

'Ali gelişme var mı? Hala bulamadın mı kardeşimi, aklımı kaçırcaam!!!'

'Buldum, eve geldik şimdi merak etme iyi olacak.'

'Haber verseydin keşke... Annemi oyalayamıyorum artık sabah erkenden buraya getir onu.'

'Tamam, iyi geceler."

Telefonu tekrar komodine koydu ve karısının sıcaklığına biraz daha sokularak uykuya yenik düştü.

...

Selin gözlerini araladığında üzerindeki ağırlığı hissetti ve uzun zaman sonra ilk kez bu denli huzurlu bir uyku uyuduğunu fark etti.

Önüne dönerek Ali'yi izlemeye başladı, melek gibiydi... Saatlerce günlerce ya da aylarca belki de yıllarca yataktan kalkmadan sıkılmadan onu izleyebilirdi. Eğildi ve yanağına hafif ama sahiplenici bir öpücük kondurdu. Ali kımıldayarak gözlerini açtı.

"Beni izliyorsun sen?"

Selin kıkırdayarak daha fazla sokuldu ona.

"Asıl rüya mısın sen?"

Ali kafasını boynuna gömüp erkekliğini biraz ona doğru yasladı.

"Rüya olmadığını teyit etmek ister misin?"

Selin hissettiği baskı ile gözlerini yumdu, sahi ne kadar uzun zaman olmuştu...

"Hımmm..."

Selin Ali'nin dudaklarına uzandığında Ali de hemen karşılık vermeye başladı. Dudakları birbirini sömürürken Ali de Selin'in üzerine uzandı ve vücudunu vücuduna yasladı. Selin nefes alamayacak kadar sıkışmış, yine de bundan şikâyet edemeyecek kadar özlemişti. Ali'nin arayış içindeki elleri gecelikten yukarı bir yol izlerken Selin de dudaklarını ayırıp Ali'nin boynuna gömüldü. Ali derinden bir inilti ile bu hamleyi karşılarken diğer eli ile göğüslerini avuçladı.

"Büyümüş mü bunlar?"

Kafasını göğüslerine gömdü ve geceliğin üzerinden öpücükler kondurmaya başladı, Selin bir yandan kıvranıyor diğer yandan da onu daha fazla hissedebilmek için eli kafasını bastırıyordu.

"Çocuk emziriyorum oğlum..."

Çocuk mu emziriyordu? Ali bir şey demek yerine tebessüm etmeyi tercih etti ve kendisini biraz daha karısının sıcaklığına yasladı.  Selin uzun zaman sonra onu tekrar hissetmenin verdiği heyecanla inlerken Ali fısıldadı.

"Gece çok şanslı, istediği zaman onları görebilir hatta acıktığında..."

Selin nedenini anlamadığı bir şekilde utanmış hissederken elini Ali'nin dudaklarını üzerine yerleştirip devamını getirmemesi için onu susturdu. Diğer eli ile de kendi yüzünü kapattı. Odanın içinde Selin'in kahkahası yankılandığında Ali kafasını kaldırdı ve gözlerini buluşturdu.

"Noldu? Utandın... Beni teselli edersin diye düşünmüştüm."

Selin yine gülmeye başladı ve Ali'yi boynundan tutarak kendisine dudaklarına yaklaştırdı.

İstemiyorum Git! Alsel Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin