İstemiyorum Git! Alsel

Özledim...

Bazı soru işaretleri olacaktır kafanızda eminim, ama zamanla her şey oturacak. Umarım beklediğinize değer. Beklettiğim için çok üzgünüm:( Yorum bırakmayı unutmayın olur mu? Keyifli okumalar..
Gece'yi eklemeyi unutmuşum ben sevdim gözlerindeki o haylaz bakışı belki siz de seversiniz...

3 SENE SONRA

Tek başına toplayamadığı saçlarına sinir olarak ofladı, neden hep önüne geliyorlardı ki? Elinin tersiyle gözünün önüne gelen saçları ittirdi ve küçük ama seri adımlarla babasının yanına gitti. Hala uyuyordu! Minik boyuna rağmen yatağa tırmandı ve yatakta zıplamaya başlayarak babasının uyanmasını bekledi.

"Babaaaaa... Babaaaa kalk!"

İstediği şey bir türlü olmuyordu, neden uyanmıyordu ki? Sinirle homurdanarak babasının göbeğinin üstüne attı kendisini. Ellerini ise yanaklarına sabitleyerek bağırmaya başladı.

"Kalksana ya baba! Acıktım ben!"

Ali çaktırmadan bir gözünü açarak üstündeki kızının hareketlerini izledi. Gece hala uyanmayan babasını uyandırmakta kararlı bir şekilde göbeğinde zıplamaya çalışırken Ali hızla onu yakaladı ve yatağa yatırarak gıdıklamaya başladı. Gece şaşkınlıkla bakakalırken sürekli kahkahalar atıyor, durması için var gücüyle babasına yalvarıyordu.

"Sen çok oldun minik hanım! İnsan babasını böyle mi uyandırır?"

Ali hala gıdıkladığı kızının yanaklarına sulu sulu öpücükler bırakırken Gece de nefes nefese kalmış bir şekilde kıvranıyordu. Bir süre sonra durdu ve kızını izledi. Hala çok güzeldi ve günden güne yüz hatları annesine daha çok benziyordu. Selin'i çok özlemişti...

"Nasıl uyandırır?"

Gece'nin masum sorusu karşısında gülümseyerek kızını kaldırdı ve yanağına eğilerek öptü.

"Öperek..."

Gece mesajı almış gibi kollarını babasının boynuna sardı ve yanaklarına kocaman iki öpücük bıraktı.

"Böyle mi?"

"Evet."

Ali Gece'yi de kucağına alarak banyoya gitti ve sarı taburesini lavabonun önüne koydu. Gece'yi üstüne bıraktığında boyu lavaboya yetecek kadar olmuştu. Yüzünü yıkadı ve diş fırçasını ona uzatarak gülümsedi. Baba kız birbirlerine bakıp gülümserken dişlerini fırçalamaya başladı. Gece hınzır bakışlarla ağzını yıkamak için eğildi ve küçük elinin alabileceği bir miktarda suyu alıp kahkahalarla babasına doğru fırlattı.

"Savaş ha? Peki bakalım bunu siz istediniz Gece hanım!"

Ali de az miktar suyu alıp ona fırlatırken Gece de boş durmuyor sürekli onu ıslatıyordu. Bir süre sonra banyoya ve kendi hallerine baktığında gülmeden edemedi. Selin olsa kriz geçirirdi. Selin'i çok özlediğini söylemiş miydi?

"Baba... Ben çok acıktım."

"Doyuralım o zaman küçük canavarı."

Ellerini Gece'nin göbeğinde gezdirerek gülümserken, kızını tekrar kucağına alarak banyodan çıktı ve önce onun sonra da kendi üstünü değiştirerek mutfağa indiler. Gece hemen kendi sandalyesine kuruldu ve kahvaltısını hazırlayan babasını izlemeye başladı.

"Ne yemek istersin?"

"Tapates..."

"Gece tapates değil babacığım, patates. Söyle bakalım."

Gece birkaç kez çalışma yaparken Ali çalan telefonuna hızla uzandı ve arayan kişiyi gördüğünde keyifle gülümseyerek açtı.

"Aşkım..."