Silinen Anılar (Yarı Texting)

Bölüm 13

"Adın Mert mi yani?"

''Evet. Artık tuvalet köşelerinde konuşmak için mesajlaşmak yerine bana seslenebilirsin.''

Gülüşü kulaklarıma melodi gibi gelirken gözlerimi devirdim. Benim şu an ağlıyor olmam gerekmiyor muydu? Neden gülmemek için kendimi zor tutuyorum?

''Bir şey merak ediyorum. Neden mesaj atmak yerine karşıma çıkmadın? Öyle daha kolay olmaz mıydı?''

''Bunu sana açıkladım diye hatırlıyorum çiçek kız. Hayatım boyunca korkularımla yaşadım ben Dilek. Senin karşına henüz çıkmamamın sebebi de bu. Korkuyorum.''

Tamam cesur flan ama o benden mi korkuyor? Mesaj attığı, hakkında neredeyse her şeyi bildiği kişiden mi? Bir saniye... O benim adımı mı söyledi? Allahım bu nasıl güzel söylemektir?

''Benden mi korkuyorsun yoksa?''

''Ne? Neden senden korkayım ki? Beni üzecek ya da korkutacak bir şey yapmayacağını biliyorum. Benim hakkımda bildiğin, ama hatırlamadığın şeyler var çiçek kız.''

Onu hem tanıyıp hem de tanımadığımı söylediği günü hatırladım. O zaman ona ne demek istediğimi sormuştum ama cevap vermemişti. Doğrusu şimdi de sorsam cevap verir mi bilmiyorum ama şansımı denemekte fayda var.

''Beni nereden tanıyorsun peki?''

Bir süre durdu. Sanırım doğru cümleleri arıyordu. Ne diyeceği hakkında ise bir fikrim yoktu. Her ne kadar cevap vermeyeceğini tahmin etsem de bir şeyler öğrenmek istiyordum artık.

''Seninle sadece bir kere karşılaştık Dilek. Sonra ise beni hiç görmedin ama ben seni araştırarak buldum.''

''Yani bana o yüzden hem tanıyor, hem de tanımıyorsun dedin.''

Aslında haklı sayılırdı. Bir kere gördüğün kişiyi tanımış sayılmazsın bence. Ama ilk tanıştığımızda kurtarmaktan flan bahsetmişti. Belkide o yüzden tanıdığımı düşünüyor olmalıydı.

''Evet.''

Bir süre sessiz kaldık yine. Ona soracak o kadar sorum varken neden şimdi hepsini soramıyordum? Gerçi önemlilerini öğrendim ama devamını da öğrenmek istiyorum.

''Şey... Sormaya çekiniyorum ama yaşın kaç?''

''20. Birkaç ay sonra 21 olacağım inşallah.''

Benden 2 yaş büyük mü yani? Aslında çok fazla yaş aralığı yok.

''Üniversite ha? Nasıl bir yer orası?''

''Bir sürü farklı insanlarla dolu diyeyim sana. Ben bu yıl üniversite 2. sınıftayım.''

2 mi? acaba 2 yıl geç mi başladı? Çünkü eğer matematik hesaplamam doğru ise şu an 4. sınıfta olması gerekiyor. Tabii eğer okula 6 yaşında başladıysa.

''Şu telefon işi bayaa işe yaradı ya. Sen bana kendini tanıtıyorsun resmen.''

''Sana kendimi biraz olsun tanıtmaya çalışıyorum. Fakat her şeyi söyleyemem biliyorsun ki.''

''Biliyorum.''

O günden sonra onu fazla zorlamamaya karar vermiştim. Sonuçta kim olduğunu söylemek istemiyordu ve ben ona güveniyordum. Kendince sebepleri vardı ve buna saygı duymam gerekiyor.

''Bakıyorum da daha da iyisin.''

Etrafıma bakındığımda her zamanki gibi kimseyi görememiştim. Ama bu artık beni şaşırtmıyordu. Çünkü onun kendini istediği zaman göstereceğini fark etmiştim.