Bölüm 43

96 9 18
                                    

9 ay önce;

"Ya neden bana inanmıyorsunuz? Gördüm diyorum size!"

  Senem anladığım kadarıyla yarım sattir sınıftakilere bir şey anlatmaya çalışıyordu. Kitap okuduğumdan onları dinlememiştim ama şimdi dikkatimi çektiğinden onlara bakmıştım.

"Senem deliriyor olabilir mi? Gerçekten buna inanmamızı mı bekliyorsun?"

  Ahmet'in dediği şeyin nedenini anlamamıştım. Dinleyerek olayı anlamaya çalışıyordum ama henüz bir şey anlamış değildim.

"Gördüm diyorum! Kız elini bile kıpırdatmadan yerdeki tahtayı alıp adamlara fırlattı. Tahta kendiliğinden ayağa kalktı daha nasıl anlatayım size?"

  Bir saniye... Senem gerçekten sihrin var olduğunu mu söylemeye çalışıyor? Ama bu saçmalık. Sihir diye bir şeyin olmadığını herkes bilir. Anlattığı güç gerçekten havalı ama gerçek olması imkansız.

"Bu imkansız."

"Sen bir susar mısın Açelya? Bir şey anlatmaya çalışıyorum burada."

  Allahım bir gün gerçekten delireceğim. Neden benim konuşmama izin vermiyorlar ya? Anlattığı kişilerden biri olarak fikrimi söylüyorum ve aldığım cevap 'Sus.' mu? Gerçekten harikasınız! Bu yüzden sizinle konuşmamaya çalışıyorum ya. 'Açelya sus.' 'Açelya yapma.' 'Salak mısın Açelya?' ' Buna mı seviniyorsun / üzülüyorsun gerçekten?' Hepiniz süpersiniz zaten. Allahım yine sinirlendim. Neyse Açelya bir şey deme. Sus ve kitabını okumaya devam et. Zaten gerçek değil.

"Bakın... Kız böyle elini uzattı... Sonra da tahta resmen uçtu ve adamların başlarına geldi."

  Duysam da ona bakmayarak kitabımı okumaya devam ediyordum. Ciddi gibi görünüyordu ama sihre inanmıyordum. Her ne kadar sihri sevsem de bunun gerçek olmadığını biliyordum çünkü.

"E kanıtla o zaman Sinem. Sihir diye bir şeyin olmadığını biliyorsun değil mi?"

"Ya var! Neden bana inanmıyorsunuz? Videoya çekecektim ama her şey o kadar hızlı gelişti ki ben telefonumu çıkarana kadar kız kaçmıştı bile."

  Yine bir şey demedim. Dediğim zaman tersleyeceğini biliyordum çünkü. Derya haklıydı bence. Kanıtı olmadan bir şey anlatmaya çalışıyordu ve insanlar genelde böyle şeylerde kanıt isterlerdi.

"Peki tahtanın orada ne işi vardı? Bunu açıkla o zaman."

"Adamların birinin elinde vardı. 'Bu ne gürültü?' diye bağırarak elinde tahta ile dışarı çıktı. Sonra zaten... Bir saniye. Ya bunlar takılar sayesinde güçler kazanıyorlarsa?"

  Saçmalamaya devam et Senem. Tamam fantastik dizi, film ve kitaplarda bu oluyor ama gerçek hayatta imkansız. Güç diye bir şey yoktur.

"Açelya?"

"Efendim?"

  Gözümü kitabımdan ayırarak ona döndüğümde bana biraz daha yaklaştı. Ne yani? Benim güçlerim olduğunu düşünmüyor değil mi? Lütfen öyle olmadığını söyleyin.

"Seni tanıdığımdan beri bu kolyeyi takıyorsun. Bize nedenini söylemek ister misin?"

  Bu kız iyice delirmiş benden söylemesi. Ailemin aldığı kolyeyi sihirli bir şey sanıyordu.

"Hemen söyleyeyim Senem."

Kitabımı kapatarak ona baktım. Artık terslemenin zamanı gelmişti bence.

Silinen Anılar (Yarı Texting)Where stories live. Discover now