Judge Angels (Yargıç Melekler)

3.8K 150 39
                                    

Clark ailesi için önemli bir gündü, 10 aydır hamile olan Bayan Clark sonunda çocuğunu doğuracaktı. Bay Clark' ı herkes tanırdı, o; şehrin ünlü avukatıydı.

Bir kaç saat sonra, hemşire garip bir ifadeyle kuçağında yeni doğan çocukla birlikte Bay Clark'ın yanına gider. '' Umm.. Bay Clark'' suratındaki garip ifade yavaş yavaş şok edici bir ifade haline gelir. ''Evet, ne oldu ? '' der adam panikleyen hemşireye düz bir suratla bakarak '' Uh.. Kendiniz görmek isteyebilirsiniz.'' ''Bana söyleyemediğin ne var ki bakmam gereken ? Neden şimdi söylemiyorsun ? ''

''Şey.. Çocuğunuz biraz 'özel' bir kız''

Bayan Clark'ın yattığı yere giderler. Yatakta Bayan Clark ve onun yanında yeni doğmuş çocukları yatıyordur. Doğuma yardım edenlerse utanç içinde durmaktadırlar. Kızını gören adam herkesten daha çok şaşırdığını belli eden bir ifadeyle bakakalır.

Bu bir kızdır fakat, saçları ailesinin aksine sarışın; biri kızıl diğeri kahverengi saçlı normalde.

En şaşırtıcı olan ise kızın gözlerinin aşırı derecede korkunç olması, tamamı siyah renkte, irisi ve beyaz olması gereken yerleri bile simsiyah..

'' Nasıl bir canavarımsı yaratık bu !! ? '' diyerek şiddetle bağırır. Kimse cevap veremez.

Bayan Clark'ın yakasına yapışır ve ''' Başka biriyle yattın değil mi benden böyle ucube bir çocuğun olması imkansız ! '' diyerek karısını iyice sarsar. '' Bay Clark lütfen sakin olun karınızın dinlenmesi lazım.'' Adam karısını hızla yatağa atarak umrunda olmadığını ve avukatını getireceğini söyleyerek odadan ayrılır.

Bir kaç gün sonra avukatı babalık testi sonuçlarını getirir. Kız kesin olarak onun çocuğudur. Gözleri gayet sağlıklıdır ve bunun üstüne normal bir insanın gözlerinin iki katı daha iyidir. Adam buna rağmen gerçeği kabullenemez ve '' O mükemmel değil, bana layık değil, o bir canavar ! ''

'' O zaman onu bir yetim yurduna verelim.''

'' Hayır bu benim halk arasındaki ünümü kötü etkiler, onu saklamalıyız, okula gitmemeli ve evden dışarı çıkmamalı. Ona genç öğretmenler tutar basit şeyleri öğretirim. Hiç kimsenin görmemesi lazım. Oh bir de hemşireler gördükleri hakkında sakın hiçkimseye hiçbir şey söylemesinler. Bu çocuk bizim ailemiz için çok kötü oldu. '' der Bay Clark baktığı dosyayı kapatırken '' Eğer herhangi bir kaza olursa, onun için her şey biter.. O bir başarısızlıktı.''

Yıllar sonra Dina Angela 13 yaşına girmişti. Tüm gün odasına kapanıp oyun oynayan çocukları izliyordu. Yıllarca süren ev hapsinden dolayı asosyal bir çocuk olmuştu. Babasının ünlü bir avukat olduğunu, adaletli bir insan olduğunu biliyordu. Ayrıca hastalıklı bir mükemmelliyetçiliğe sahip olduğunu da biliyordu. 

Dina yanındaki aynaya uzanıp görüntüsüne baktı. Gözlerine baktığında annesinin diğerlerinin aksine gözlerindeki parıltıyı farkettiğini hatırlayıp gülümsedi. Gözlerini çok seviyordu. Sarı saçları kısa ve dağınıktı. Sadece babası varken saçlarını tarar ve belirli bir şekle sokardı. Tabi bununla da annesi uğraşırdı. 

Annesinden bahsedersek o Dina'yı çok seviyor, savunuyor ve kolluyordu. Bu yüzden Dina annesini her şeyden çok seviyordu. Annesi onu asla garipsememişti. 

Dina'nın her gün izlediği bir oğlan vardı. Onunla tanışmak istiyor fakat yapamıyordu. Malikanesi ne kadar büyükse Dina 'da o kadar yalnızdı.

Birden kapı tıklatıldı ve içeri annesi girdi. Gülümseyerek bir şeye ihtiyacı olup olmadığını sordu. Dina ihtiyacının olmadığını söyledi. Ancak annesi ona en sevdiği tatlıdan  kaçak olarak alacağını söyledi. Çünkü babası duysa asla ona tatlı almasına izin vermezdi. 

CreepyPastaWhere stories live. Discover now