Dert Ortağı ~texting~

5.5

Sırılsıklam olmuş bir şekilde eve girdiğimde kimseyle karşılaşmadan odama çıkıp kendimi duşa atmıştım. Bedenim son öpücüğün etkisiyle zangır zangır titriyordu. Belki de hasta oluyordum, bilmiyordum. Ama uçuyor gibi hissediyordum. Oysaki içki içmemiştim. Hislerin fazlası insan bedenine zararlıydı. Bunun bir ilacının falan olması gerekiyordu.

Duştan çıktıktan sonra pijamalarımı giyip yumuşak terliklerimi ayağıma geçirdikten sonra kafama doladığım havluyla mutfağa bir şeyler atıştırmaya indim. Telefonumu da yanıma almıştım, her ne kadar sonucunda kötü hissetsem de fotoğraflarımızı görmek istiyordum. Altındaki yorumları atan kişiler beni tanımıyordu, bizi tanımıyordu. Dolayısıyla atılan kötü yorumları fazla umursamamaya çalışacaktım.

Mutfağa girip buzdolabını açtım, yiyecek bir şeyler var mı diye bakarken hiç yemek olmadığını anladıktan sonra yüzüm düştü ve buzdolabını kapatıp diğer dolaplardan birinde olan Nutella'yı aldım. Biraz ekmekle yemeye karar verdiğimde kaşığı, ekmeği ve çikolatayı masaya koyup sandalyeye oturdum. Telefonumu açarken bir yandan da ekmeğe çikolata sürüyordum. Ela'dan gelen birkaç mesajı görünce onlara bakmadan önce Instagram'a girdim. Etiketlendiğim gönderilere tıkladığımda üst üste etiketlendiğim aynı fotoğraf hareket eden elimi duraksattı. Kalbim sızlayınca zorla fotoğrafa dokundum. Fotoğraf ekrana geldiğinde nefesimi tuttum, her bir ayrıntısını inceledim. Belimdeki elini, yüzündeki umursamaz ama mutlu gülüşü...Ne kadar çekici olduğunu bir kez daha anlamamla birlikte göğüs kafesim kalbime baskı uyguladı. Tuttuğum nefesimi serbest bırakıp Mete'nin üstünden çekemediğim gözlerimi zorla kendime çevirdim. Bakışlarım yüzümde ve bedenimde dolandı, korkunç bir şey beklerken ilginç bir şekilde güzel çıkmıştım. Kameraların kalitesi ve ortamın ışığı gerçekten çok etkiliydi, güzel olduğumu düşünenler şimdiki halimi de görmeliydi. Gönderinin birkaç fotoğraftan oluştuğunu gördükten sonra kendi kendime şizofrence gülüp açıklamayı okudum. Sayfanın adını gördüğümde yutkundum, bu samimi olduğunu sanarak ünlüleri saçma bir şekilde eleştiren kötü bir sayfaydı. Giyilen, yazılan, çizilen ve söylenen her şeyi eleştiriyordu. Kafamı sallayıp açıklamayı okumaya başladım.

"Selamlar efendim, bugün çok da büyük bir şeyler beklemediğim yeni Türk Netflix dizisi Korku'nun galası yapıldı. Galada rüküşünden tutun moda ikonuna; düşeninden tutun kahkahalara boğulana kadar herkes vardı. Tabii ki en büyük bomba genç kızların gözdesi yakışıklı oyuncu Mete Uygar'ın galaya sevgilisiyle katılmasıydı, başa koyduğum fotoğrafta da gördüğünüz üzere harika bir çift, aman 'Maşallah!' diyelim de nazar değmesin inşallah. Bu ikili şüphesiz galanın en çok dikkat çeken ikilisiydi. Açıkça konuşacak olursak ben ilk fotoğraf basına sızdığında kızın Mete'yi kaldıramadığını düşünmüştüm, bana sıradan bir kız gibi gelmişti ama bu fotoğraftan sonra Mete'nin kızı kaldıramayacağını düşünmeye başladım. İsminin Bade Saygın olduğunu öğrendiğimiz bu güzel hanımefendi muhtemelen katıldığı ilk galada risksiz bir renk olan siyahı tercih etmiş, elbisesini cidden çok beğendim. Mete'yi yorumlama gereği bile duymuyorum, abartıldığı kadar var. Bir çifti abartacaksanız bu çifti abartın ama fazla da abartmayın sonra nazar değer bakın. Neyse diğer oyunculara geçelim..."

Açıklamanın devamında bütün oyuncuları kısa kısa yorumlamıştı. Açıklamayı okuduktan sonra bir süre boş boş etrafa bakıp aptal aptal sırıttım, hakkımda söylenen şeyler özgüvenimi yükseltmişti. Aslında genelde göz atmayı sevmediğim bir sayfaydı fakat şu an baktığım için oldukça mutluydum. Yorumlarda da genelde ne kadar yakıştığımız söylenmişti, benim ne kadar güzel olduğumu söyleyenler de vardı. Mete'ye yürüyen de çoktu tabi ki. O yorumlara bakarken biraz kudurmuştum.

Yorumları okuduktan sonra saat çok da geç olmadığından Ela'yı aramaya karar verdim. Ela telefonu çok hızlı bir şekilde açmıştı, geceyle ilgili dedikoduları benden dinlemek için telefonun başında beklediğini düşünmüştüm. Bir saat boyunca Ela ile konuşurken sessiz sessiz gülmeye çalışmaktan karnıma ağrılar girmişti. Ela hakkımızda yapılan yorumlarla ilgili komik espriler yapıyordu. Mete beni eve bırakırken yaptığım hamleyi utana sıkıla anlattığımda Ela tam anlamıyla çıldırmıştı. Çünkü beni tanıyordu, böyle bir hamleyi yapacak kadar cesur olmama şaşırmıştı. Ona beni sürekli utandırmasını sağlayacak sağlam bir koz vermiştim, bunu yapmamalıydım.