Medya: Mete Uygar
Sonradan eklenen not: Mete'nin "benim kafamdaki" görüntüsü bu şekildedir. Modelin fazla fotoğrafı yok, sadece birkaç fotoğrafta çok benzetiyorum Mete'ye. Siz istediğiniz gibi hayal edebilirsiniz. Bb 💋
İyi okumalar...
****
Neden ağlayamıyordum? Bunu her üzüldüğümde kendime soruyordum, benim için fobi gibi bir şey olduğunu düşünüyordum. Sadece yenilmişlikle alakası yoktu, o gözden o damla düşerse bir daha asla kendim olamamaktan korkuyordum. Ağlamak güçsüzlük değildi, aksine ağlayamamak güçsüzlüktü. Kendimi son derece güçsüz hissediyordum.
Aslında duygusuz biri değildim, hatta duyguları normal boyutlarda yaşamak konusunda sıkıntı çekiyordum, uçurumların kıyısında dolanmaktan çekinmiyordum çünkü düşmeyeceğimi biliyordum. Hiçbir zaman düşmemiştim...Konu üzüntüye gelince en ruhumun en derinin noktasına kadar hissetsem de bedensel olarak dışarı vuramıyordum, içime akıtıyordum. Beni engelleyen şeyden kurtulmak istiyordum.
Denizi ay ışığıyla kaplı gökyüzüyle baş başa bırakıp odama döndüğümde bir süre olabildiğince az düşündüm, zihnimdeki fırtınayı güçlendirmeyecektim. Düşüncelerimin arasında dolaşırken son derece emin adımlar atmalıydım.
Annemden dinlediğim her şeyi içine hislerimi katmamaya özen göstererek sakince düşündüm, sakinliğimi koruyabildiğim için kendimi daha iyi hissetmiştim. Mantığımı öne çıkararak uzun süre düşünmem sonucunda ikisiyle de mesafemi korumaya karar vermiştim. Onlar benim ebeveynimdi, ikisinin de ihanetine uğramış olmam bunu değiştirmiyordu. Ayrıca derin ayrıntısına kadar düşününce her ne kadar onların hatası olsam da bana daha iyi bir hayat verebilmek için evlenmişlerdi, bu çok düşünceli bir davranıştı.
Bundan sonra onlarla mesafemi korurken aynı zamanda hareketlerini de inceleyecektim, dünyada ihanete uğrayan tek insan ben değildim fakat ikinci ihanete de bu kadar mantık çerçevesinde yaklaşabileceğimi hiç sanmıyordum. Bunları düşünürken kendimle alakalı sorularımı da kendim cevaplamıştım: Deniz benim için his demekti, çocukluğum ve en mutlu anılarım denizde geçmişti. Denizde hislerim vardı, ne zaman hislerim çok fazla gelse o zaman gidip fazlasını denize döküyordum. Mete'nin dediği de doğruydu: Bazen deniz beni içine alsın istiyordum. Bu kafamdan kısa süreliğine geçen saçma düşüncelerden biriydi, saçma olduğunun farkında olmam olumlu bir şeydi, değil mi?
Odamdaki düşünme seansımdan sonra telefonumu elime alıp Mete'ye mesaj attım.
badesaygin: Selam
badesaygin: Görüşmeyeli nasılsın?
meteuygar: Ben iyiyim de seni sormalı
meteuygar: Söylediğin şey kafama takıldı
meteuygar: İntihar gibi bir düşüncen mi var senin?
badesaygin: Açıkçası hiç olmadı desem yalan olur ama hiçbir zaman net bir intihar düşüncesiyle atlamadım ben denize
meteuygar: Net değildi ama içinde bir yerde vardı
meteuygar: Atlamanın nedenini destekleyen bir düşünceydi
badesaygin: Merak etme
badesaygin: İntihar bana hep aptallık gibi gelmiştir
badesaygin: Sadece kısa bir süreliğine hislerimin mantığımın önüne geçmesi sonucunda aklımdan geçirmiştim
badesaygin: Ama aklıma geldiği gibi kendime kızdım
meteuygar: Halamı bu sebepten kaybettim
badesaygin: Ne?
meteuygar: Halam intihar etti
meteuygar: Ona iftira atanlar yüzünden intihar etti ve bana annemden bile daha yakındı
meteuygar: İntihar düşüncesi bu yüzden benim ince çizgimdir
meteuygar: Bir daha kısa süre de olsa aklından geçirme
badesaygin: Ben
badesaygin: Üzgünüm
badesaygin: Halan için
meteuygar: Hala üzülüp üzülmediğimi mi merak ediyorsun?
meteuygar: Başta çok üzüldüğüm gerçeğini inkar edemem
meteuygar: Sonra sinirlendim
meteuygar: Çünkü bana hiçbir acının başa çıkamayacak kadar büyük olmadığını söylerdi
meteuygar: Kendi sözünü bile dikkate almadı
meteuygar: Biri ona kocasını aldattığıyla ilgili iftira attığında aptal eniştemin onu hemen gözden çıkarabilecek kadar güvensiz olduğunu gördü
meteuygar: Ve hormon düzeylerinde sıkıntı olduğu için içtiği ilaçlarla intihar etti
meteuygar: Onu ben buldum
meteuygar: İstediğim liseye nihayet girebileceğimi söylemeye gitmiştim
meteuygar: Daha 14 yaşındaki bir çocuk için korkutucu bir manzaraydı
meteuygar: 23 yaşındaki biri için ise elindeki en değerli şeyi sırf biri iftira attığı için çöpe atan bir korkaklık
meteuygar: Bu yüzden sakın Bade
meteuygar: İntihar gibi hastalıklı bir düşünceyi zihninin en kıyısından bile geçirme
badesaygin: Acılarımla nasıl baş edeceğimi bugün öğrendim
badesaygin: Bu yüzden uyarmana bile gerek yok
meteuygar: Öyle olsun
meteuygar: Bu arada sana küçük bir sır vereceğim:
meteuygar: Artık karşında resmi olarak bir Netflix oyuncusu duruyor
badesaygin: NE????
badesaygin: Acil detay istiyorum
meteuygar: Netflix yeni bir Türk dizisi çıkarıyor
meteuygar: Ben de kötü karakterim :)
meteuygar: Aslında bir süredir görüşmeler yapılıyordu ama kesinleşmeden söylemek istemedim
meteuygar: Ama önümüzdeki 2 gün içinde kimseye bahsetme
meteuygar: Sana söylemem bile gizlilik ihlali kdlsldallqqllqlqkqkqkq
badesaygin: Kötü karakter miii
badesaygin: Ay kötü karakterleri ayrı seviyorum
badesaygin: Gerçi nasıl bir kötü olduğuna bağlı
meteuygar: Fazla detay veremem ama ortada dönen kötü şeylerin arkasında ben varım ;)
badesaygin: Oha ama ya
badesaygin: Artık bir netflix oyuncusuyla konuşuyorum
badesaygin: Umarım ünün artınca beni unutmazsın :/
meteuygar: O bu saatten sonra mümkün değil :)
Mantık devre dışı bırakılıyor...
****
ig: pluviamore
![](https://img.wattpad.com/cover/229689090-288-k589749.jpg)
YOU ARE READING
Dert Ortağı ~texting~
Short Storyİçimde tutamadıklarım ve dışarı atmak istediklerim...hepsi bir ünlünün mesaj kutusundaydı. Yalnız hissettiğimde gittiğim ilk yer orasıydı. Peki ya ben hiç ummazken mesajlarımı görürse..? Genç Kız Edebiyatı #1