Dert Ortağı ~texting~

2.7

Mete: H.o evleniyorum

Bade: Ha?

Mete: Dizide karımla berbat bir ilişkimiz var

Mete: Sana azıcık spoi olsun bari

Bade: Berbat bir ilişkiden kastın ne ki

Mete: Ben sürekli içiyorum karım beni sürekli aldatıyor

Mete: Menfaat için birbirimizle kalıyoruz

Mete: Karakterimin kadınlarla işi yok fazla

Bade: Gay?

Mete: Senaryoda gay yazmıyor ama gizliden gay olabilirim bilmiyorum

Bade: Burası Türkiye ne yazık ki gizli kalır...

Mete: Haklısın

Mete: Neyse ben kaçıyorum

Mete: Biraz gecelere akacağım

Bade: Aman dikkat et sarhoş falan olma

Bade: Millete eğlence çıkabilir

Mete: Belki olurum

Bade: Ne

Mete: Her neyse sonra görüşürüz

Bade: Görüşürüz

(Görüldü•)

****

Gecenin bir yarısı yatağımın içinde oldukça rahat bir pozisyondayken telefonumla ilgileniyordum, telefonumdan çıkan ışık karanlık odamda gözlerime ulaşırken gözümün yanmaya başladığını hissediyordum. Tam gözümü ovuşturup telefonumu kapatacağım sırada göğsümü tırmalayan rahatsız edici bir his beni takip ettiğim magazin sayfasına yönlendirdi. Mete ile ilgili hiç okumak istemediğim bir haber çıkmış olabilirdi. Hem o kiminle çıkmıştı dışarıya? Ela'nın üzüntüsüyle geçen bir günden sonra eve gelip aileme her zamankinden biraz daha mesafeli davranmam babamın kafasında soru işaretleri bıraktığından bu düşüncenin de kafamda bir yerlerde dolandığını bildiğim için başka bir düşünce selinin daha beni esir almasına izin vermeden telefonumu kapattım ve bastıran uykumu göz önünde bulundurup gözlerimi kapattım.

****

"Bir yakışıklının daha başı bağlandı, oturup ağlayacağım şimdi!"

Tuvalete girdiğimde tam tuvalet kabinini araladığım sırada tuvaletten başka bir yerde sohbet etmeyen kızların konuştuklarını duydum ve duraksadım, yine ne olmuştu?

Telefonumu akşam bıraktıktan sonra sabah alarmı kapayıp uykuya geri döndüğümden tekrar uyandığımda telefona bakacak vakit bulamadan hızlıca okula gelmiştim, yoldayken Ela arayıp hastalandığını söylemişti. Okula gelmeyeceğini öğrendiğim an bugünün berbat geçeceğini anlamıştım. Sesinden de anlaşıldığı gibi grip olmuştu ve ayağa kalkacak halinin olmadığını öğrenmiştim. Benim hüzün dolu arkadaşım ne zaman ruhsal olarak çökse hastalıklar onu bir şekilde buluyordu, onu acilen toparlamalıydım.

Konuşmaları kabinden de duyabileceğimi düşünüp kabine girip kapıyı kilitledim ve konuşulanlara kulak kabarttım.

"Herkes bunu konuşuyor, Twitter ağlayanlarla ve yılın çifti olacaklarını söyleyenlerle dolu."

Merak duygum beni içten içten yemeğe başladığında dudağımı ısırdım, bahsettikleri kişi kimdi? Neden gerilmiştim? İçimde yükselirken boğazımda takılı kalan boğucu hissi yutkunarak geri itmeye çalıştım. "O sarı çiyan gerçekten çok şanslı!"