Dert Ortağı ~texting~

4.2

Oya Övünç, Gaye Beyaz, Mete Uygar ve Kenan Özoğlu, Buse Mercan gibi isimlerin rol aldığı yeni Netflix yapımı "Korku" dizisinin ilk fragmanı bugün yayınlandı!

Haberi görmemle birlikte yataktan düşmem bir olmuştu. Telefon da elimden kopup yerle buluştuğunda elimi telaşla telefonuma attım. Bana bir şey olabilirdi ama şu an ona hiçbir şey olmamalıydı.

Bir buçuk ay...Tam bir buçuk aydır Mete resmen sırra kadem basmıştı. Bana hiçbir şekilde mesaj atamamıştı, hiçbir şekilde onunla görüşememiştim. Birkaç kere onu aramıştım ama geri dönmemişti. Oyuncuların bu kadar yoğun olabileceğini bilmediğimden bu farkındalık ruhumu boğan hissi arttırdı. Eğer bir kez daha ondan bu kadar uzak kalacağımı bilsem ona daha fazla bakardım, yüzünü hafızama daha iyi kazırdım. O yüzü unutmamak için rüyalarıma taşırdım. Uzaklığı cehennem gibiydi, bulunduğum durum gittikçe kötüleşiyordu.

O fragmanı görmeliydim!

Telefonu açıp haberi okuduğum sayfanın koyduğu linke tıkladım ve dudaklarımı kemirmeye başladım, kim bilir nasıl bir şeydi? Aslında çekimlerin bu kadar erken tamamlanmasını beklemiyordum ama Mete'nin bulunduğu sahnelerin son günlere denk getirildiğini tahmin edebiliyordum. Çünkü bahsi geçen diğer oyuncular Mete'den çok daha uzun süredir ortalıklarda görünmüyordu.

Fragman açıldığında durdurup derin bir nefes aldım ve oynatma tuşuna bastım. Karanlık bir tema veren sahneler geçerken Mete'yi beklemekten filmin içeriğine odaklanamadığımı fark ettim. İlk sahnede sarışın bir kız sokakta yürüyordu, kaçması gerektiğini söylüyordu. Kaçıp kurtulmak istediğini dile getiriyordu. Daha sonra müzik değişti ve sahne kayboldu. Yeni görüntülerde bir haber sunucunu görüyorduk, bir de o haberi izleyen telaşlı bir kadını. Haber sunucusu güvende olmadıklarını söylediğinde kadının gözlerinden bir damla yaş düştü. Fragmanı izlerken sahneler arasında gözlerim mekik dokuyordu, Mete'yi fragmanı yarılamama rağmen görememiştim. Fragmanı izlediğim kısmından anladığım kadarıyla insanlar arasında birkaç kişide oluşan bir mutasyon sonucu bazı kişiler özel güçlere sahip oluyordu, güçlerinin farkında olmayan bu kişiler insanlara yanlışlıkla da olsa zarar veriyordu. Polis bu insanları ararken insanların kaçışını görüyorduk.* Bir de siyah giyinimli adamlar vardı, bu insanları kullanmanın peşindeydiler. Genlerinde oluşan mutasyon üzerinde çalışıp bunu daha fazla insana yayma çabası içerisindeydiler. Fragmanın teması daha da karanlıklaştığında siyah giyinimli bir adamın az ışık alan bir koridorda yürüyüşü gözüktü. Adam koridorun sonundaki odanın kapısını çaldı. Daha sonda da yavaşça kapıyı aralayıp elini ceketinin cebine attı. Cebinden bir kağıt çıkardığında kamera açısı genişledi ve adamın yüzünü görmeye başladım. Adam elindeki kağıdı karşısına uzattı. Bir el adamın elindeki kağıdı aldığında gördüğüm el kalbimin hızlanmasına sebep oldu. Bu eli tanıyordum! İyice psikopat olmuştum.

Kamera yavaşça Mete olduğunu tahmin ettiğim kişiye döndüğünde gördüğüm kirli sakallar nefes alışımı hızlandırdı. Kalbim hızla atmaya başladığında Mete gözündeki gözlüğü yavaşça çıkardı ve kağıda bakıp korkunç bir şekilde gülümsedi. "Başlıyoruz."

Mete'nin son sözüyle birlikte ekran karardı ve son derece etkileyici bir müzikle dizinin ismi ekranı kapladı. Son sahnenin etkisini atlatamamış bir şekilde fragmandan çıktım ve elimi kalbime koydum. Kim bilir Mete hakkında neler yazmışlardı? Her zamankinden daha yakışıklıydı şerefsiz.

Instagram'da fragmanın yayınlandığını haber veren sayfanın gönderisinin altındaki yorumlara korkarak tıkladım. İlk gördüğüm yorum dizinin konusunun ne kadar ilgi çekici olduğu hakkındaydı, sakince yorumları okumaya başladım.

"Neden yakışıklıları hep kötü adam yapıyorsunuz? Daha çok düşelim diye mi? Aşığım sana @ meteuygar"

Sinirle soludum, ona kim aşıktı? Ona bir tek ben aşık olabilirdim! Peh!

"Başrol kızla kötü adamların başındaki adamı shipledim! Yeni shipimiz hayırlı olsun."

Acaba Mete'nin dizide evli olduğunu bilseler ne tepki verirlerdi? Başrol kız da güzeldi! Mete karakterinin kadınlarla fazla ilgisinin olmadığını söylüyordu ama belki de olacaktı. Gözlerimi kıstım. Yorumların geri kalanının genelinde erkek oyuncuların ne kadar yakışıklı olduğundan bahsediliyordu. Son sahne hakkında edepsiz edepsiz yorumlar yapılmıştı, gitgide sinirlendiğimi fark edebiliyordum.

Yorumları gezerken telefonum çalmaya başladığında ekranda gördüğüm isimle gözlerimi büyütüp hemen aramayı cevapladım.

"Efendim."

"İzledin mi?" Mete'nin sesi neşeli geliyordu. Sırıttım ve "İzledim." dedim sakin kalmaya çalışarak. İkimiz de kısa bir süreliğine sessiz kaldığımızda Mete "Ee..." dedi.

"Ne?"

"Ne düşünüyorsun?" Kıkırdadım, sadece sinirimden kıkırdıyordum. "Seni bir yere kilitlemeyi düşünüyorum, hiçbir şekilde dışarısıyla ilişkin olmasın." Mete güldü ve masum bir sesle sordu: "Senle bile mi?" Sesi bir an gözlerimin önüne dudaklarını büzmüş bir Mete'yi getirdiğinde dudağımı ısırdım. "Sadece benimle görüşebileceksin."

"Ha o zaman sorun yok." dediğinde onun yanaklarını sıkasım gelse de durdum. Sadece sesli bir şekilde güldüm ve "Sen neden paylaşmadın fragmanı?" dedim. Mete derin bir nefes aldı: "Aslında paylaşmam lazım ama insanlar şokunu atlattıktan sonra paylaşmak istedim. Birazdan paylaşırım."

"Lütfen yorumları kapa."

"Ama olmaz ki..."

"Tamam o zaman son sahneyi kes öyle paylaş."

"Kendi dizimin fragmanını paylaşırken kendi sahnemi mi kesmemi istiyorsun?" Derin bir nefes alıp güldüm, sadece takılıyordum ama yapsa fena olmazdı. "Neyse neyse, şaka yapıyorum. Paylaş bari." Mete birden ciddileşen bir sesle konuştu: "İnsanların benim biriyle birlikte olduğumu bilmesini istiyorum."

Sözüyle aniden öksürmeye başladığımda "İyi misin?" diye telaşla sordu. Öksürüklerim zayıfladığında söylediği şeyi düşündüm. Birlikte olmak. "İyiyim. Sadece biraz...ani oldu da..." Mete'nin muhteşem gülüşü bir kez daha kulağıma dolduğunda sessiz olmaya çalışarak iç çektim: "İstersen manzaralı tepede buluştuğumuz zaman çekildiğimiz fotoğrafı hikayene atabilirsin. Zaten fazla gözükmüyoruz." Ona sunduğum çözüm önerisini kısa bir süre boyunca düşündü. Sonra da "Mantıklı." dedi. "İnsanların adımı daha fazla İpek'le anmasını istemiyorum."

"Dediğimi yap, insanlar ilgisini İpek'ten alıp o fotoğraftaki kızın kim olduğuna yöneltecekler."

İpek'in adı bile geçince geriliyordum, kız ayrılık haberleri çıktığında aralarındaki ilişki sahte bile olsa masum edebiyatı yapmıştı, tabii fazla belli etmiyordu. Ama ben anlamıştım çünkü aptal gibi davranıyordu. Onu zihnimde soktuğum "Mükemmel" kalıbımdan çıkarmıştım. Mete'nin onunla ilgi alakasının kesilmesinden dolayı mutluydum.

"Teşekkürler." dedi Mete yumuşak bir sesle. Devamını dinledim: "Bana bu kadar yardım ettiğin için, beni bu kadar önemsediğin için sana hayranım."

****

*Dizinin kurgusu "The Gifted" dizisinden esinlenerek oluşturulmuştur.

ig: pluviamore