-Bölüm 51-

13.7K 697 26
                                    

Şöminenin karşısındaki üçlü koltukta Barlas’ın kollarının arasında yarı oturur yarı uzanır bir pozisyondaydım. Üzerimize kalın bir battaniye örtmüş sessizce oturuyorduk. Birbirimizin nefes alışverişleri dışındaki tek ses odunun yanarken çıkardığı çıtırtılardı. Midemdeki ağrı yavaş yavaş geçiyordu. Eğer Barlas yanımda olmasaydı çoktan ölürdüm belki de. O yanımda olduğu için şanslıydım.

“Barlas, hani dün sabah ve öncesinde sana bir şeyler söyledim ya.”

“Kendini kötü hissetmene gerek yok. Haklıydın.”

“Saçmalama değildim. Sen olmasaydın, ben şuan nerede olurdum bilemiyorum. Büyük ihtimalle ölmüş olurdum. Ya da midemdeki şeyi aldıktan sonra beni başka birine satmış olurlardı. Onlar da-“ devamını getirmeme fırsat vermede başparmağını dudağıma bastırdı. “Şşt. Artık bunları düşünmeyeceğiz. O adamlardan kurtulacağız sonra ameliyat olacaksın. Ben de her saat başı sana yemek yedirerek midenin tekrar kocaman olmasına yardım edeceğim. Kötü olan her şeyi ardımızda bırakacağız. Sadece ikimizin olduğu bir yere gideceğiz. Tek derdimiz birbirimiz olacağız. Akşama kadar birbirimizi deli edeceğiz. Söz mü?”
Dudaklarıma koyduğu elini aşağı indirip parmaklarımı parmaklarına kenetledim. “Söz veririm, ama sen de bana söz vereceksin. Eğer ikimizden biri arasında tercih yapman gerekirse sakın kendini tehlikeye atmayacaksın.”

“Ben sensiz nasıl yaşanır onu bile bilmiyorum ki.” Dediğinde vazgeçmeyeceğini anladım. Israr etsem bile göstermelik kabul edecekti. Yine kendi kafasına uyanı yapacaktı. Belki de ondan çok şey istiyordum. Sonuçta ben olsam ben de yapamazdım. Ona zarar vermesinler diye ondan vazgeçmeye kalkmam da en büyük kanıtıydı.

Barlas’a doğru dönüp elimi koltuk altından geçirdim ve sırtını okşamaya başladım. O da bu dönüş sırasında açılan sırtımı örtüp düşmemem için daha sıkı sarıldı bana. Gözlerimi kahverenginin en sıcak tonunda olan gözlerine diktim. Islak gibi duran kirpiklerinin ardından öylesine masum ve merhametli bakıyordu ki Zeynep geldi aklıma. Günlerce bizi bekleyecekti, biz gitmeyince de ailesinden nasıl kestiyse umudunu bizden de kesecekti. Onlar gibi bizim de onu bırakıp gittiğimizi düşünecekti. Onda böylesine derin bir yara bırakacağımız için çok üzgündüm ama onun iyiliği için ondan uzak durmamız gerekiyordu. Umarım günün birinde bizi affederdi.

“Barlas, Zeynep bizi affeder mi sence?”

“Merak etme, Yiğit onunla ilgileneceğine söz verdi.” Yiğit deyince o sabah geldi aklıma. Yiğit’in evden çıktığını görmemiştim. Bunu Barlas’a da söylediğimde “Yiğit bizimle devam etmeyecek. Gece gitmişti zaten.” Dedi. Yani bu işe hiç karışmayacaktı. Yiğit her şeyi dalgaya vuran, korkak biri olsa da Barlas’ı asla yarı yolda bırakmazdı. Yıllardır arkadaşlardı ve ben Barlas’ın Yiğit’ten en ufak bir darbe yediğini hatırlamıyordum. O gerçek bir dostu. Bu nedenle alınan bu kararın ona ait olmadığını biliyordum. Bu işten uzak durmasını ona Barlas söylemişti eminim.

“Yiğit’in artık uğrunda savaşacak başka şeyleri var.” deyip göz kırpınca güldüm. “İyi ki de izin vermemişsin. O ölmek için fazla mutlu.” Bir anda kaşlarını çattı. “Bizim için her şey bitmiş gibi konuşma. Benim cesur Melike’mi geri ver bana. Sürekli içindeki savaşçıyı dinleyen, bana diz çöktüren Hera’yı ver.” O kadar umut verici konuşuyordu ki sanki savaşa gitmeden önce komutanlarının cesaret konuşması yaptığı askerler kadar savaşa hazır hissediyordum kendimi. “Tamam, bir daha umutsuz konuşmayacağım.” Deyip gülümsediğimde elini kalbimin üzerine koydu, “Önce burada hisset. Çünkü burada ne hissedersen,” deyip elini dudaklarıma çıkardı “Burada onu konuşursun.”

Söyledikleri bir yere kadar doğru olabilirdi ama benim gibi yıllarca hislerini bastırmış biri için geçerli değildi. “Öyle olsa sürekli sana seni-“ Dediklerimin farkına vardığım anda sustum. Daha doğrusu öyleymiş gibi yaptım. Bilerek devamını getirmedim eğer duymak istiyorsa biraz yalvarması gerekecekti. Asansörde bana yaptıklarını unutmamışım. Madem o beni uğraştırmıştı ben de onu uğraştıracaktım. Öyle bedavaya itiraf almak yoktu bizde. Biz Barbardık.

Barbar Where stories live. Discover now