Bölüm3-Yara İzim

14.2K 885 90
                                    

          " Chapter 1 : Mythologies "

"The term mythology can refer either to a collection of myths or to the study of myths. A mythology, in the sense of a collection of myths, is an important feature of many cultures..."

Kitap, üç sayfa boyunca mitolojinin tanımını yapıyor, ne olduğunu anlatıyordu. İngilizce olması da cabası. Evet, belli bir düzey de İngilizce biliyordum -tabi belli bir düzeyde İngilizce bilmem Brandon'a rezil olmamı sağlamıştı.- ama bu kitabı okuyup, tamamen anlayacak durum da değildi.

Kitabı gelişigüzel okuyordum. Zaten büyükannem de anlatırdı mitolojiyi, o yüzden göz gezdirerek okuduğum için pek bir kaybım olacağını düşünmüyordum.

İlk altmış beş sayfası mitolojinin ne olduğunu, nasıl ortaya çıktığını anlatıyordu. Sıkılarak sayfaları çevirdim... Çevirdim... Çevirdim... Kitap Yunanca ya da Türkçe olsaydı canım sıkılmayabilirdi. İngilizce olması canımı sıkıyordu. Tekrar başa dönerek içindekiler kısmına baktım.

"Countries and Mythologies" adlı başlığı farkettim. Alt başlıklarını inceledim ve Yunan Mitolojisini buldum. Hemen sayfayı açtım. Yarım sayfadan biraz daha uzun olarak Yunan Mitolojisini anlatmıştı.

"Greek Mythology"

 "Greek mythology, Greek gods, goddesses and heroes of the story about oral literature formed is a mythology that has been created and spread. (Yunan mitolojisi, Yunan tanrıları, tanrıçaları ve kahramanları hakkındaki hikâyelerden oluşan sözlü edebiyatla yaratılmış ve yaygınlaşmış bir mitolojidir.)..."

Tamamen bildiğim şeylerdi. Sayfayı çevirdim, sıradaki bölüm tanrı ve tanrıçalardı. Okumaya çalışmaya başladım. Yarım yamalak anlıyordum. Evet. Baktıkça hatırlıyor gibiydim. Önce Titanları anlatmış ama çok üzerinde durmamıştı. Titanlardan sonra onların yerine gelen Zeus ve Olimpos Tanrı ve Tanrıçaları anlatılmış. Titanları okumadan Zeus ve Olimpos konusuna geldim. Titanları daha sonra da okuyabilirdim.

"Zeus"

"Zeus is the 'Father of Gods and men' who rules the Olympians of Mount Olympus as a father rules the family according to the ancient Greek religion. Zeus is the child of Cronous and Rhea, and the youngest of his siblings. In most traditions he is married to Hera... (Zeus 'Tanrıların ve İnsanların Babası'. Yunan Mitolojisinde en güçlü ve önemli tanrıdır. Zeus Titan Cronous ve Rhea'nın oğludur. Hera ile evlidir...)"

İlk okumada anlamıştım. Buna sevinmiştim çünkü canım gerçekten sıkılmıştı ama yine de bunları büyükannem anlattığı için biliyordum. Zeus Tanrıların Kralı olduğu için sık sık taht ve asa ile betimlenirdi.

"Hera"

"Hera, the wife and sister of Zeus in Greek mythology is the goddess. (Hera,Yunan Mitolojisi'nde Zeus'un karısı ve kardeşi olan tanrıçadır.)

Mitolojik Tanrıların kardeşleriyle evlenmesi bana her zaman saçma geliyordu. Büyükannem de öyle düşünüyordu. Ondan etkilenmiş olmalıydım. Mitolojideki Tanrı ve Tanrıçaları çok iyi olmasa da biliyordum. Neredeyse hepsini ve görevlerini, çünkü böyle şeylerle ilgilenmeyi seviyordum.

Kitaba dalmışken birden penceremin hemen karşısında duran ağacın yaprakları hışırdadı. Rüzgar olmalıydı. Kafamı kaldırdım, gözlerimi pencereme çevirdim. Penceremi ne zaman açmıştım? Açtığımı hatırlamıyordum. Ağacın yaprakları tekrar hışırdadı. Kendimi herkese cesur göstermeye ve havalı olmaya çalıştığım zamanlar olurdu. Bazen içimdeki bayan ukala uyanırdı ama şimdi birden içimi bir korku sarmıştı. Bütün vücudumu yavaşça kapladı. Yavaşça yatağımdan kalkarak ışığı yaktım. Gece lambalarım açık olmasına rağmen ışığı yakma gereksinimi hissediyordum. Korkarak pencereme yaklaştım. Rüzgarın sesini duyuyordum ve bu bana gereğinden fazla ürkütücü geliyordu. Korku filmi izlemeye ve korku kitapları okumaya ara vermeliydim. Sanırım onlar yüzünden paranoyak olmuştum. Hem bunlar bir yana yaz aylarındaydık ve bu kadar sert rüzgar da neydi?

The Vision (Görüş)Where stories live. Discover now