Yaz Tatili * 4.1 - Hoşça kal...

5K 398 526
                                    

Raign - Don't Let Me Go

"Gitmeme izin verme.
Tut beni atan kalbinde.
Gitmene izin vermeyeceğim."


...

Bir insanın önünde duygusal olarak çıplak kalmak her şeyden daha zordu ve Jongin bunu yapmak için çabalamıştı. Ama Sehun istemiyor muydu onun çıplaklığını? Tenini kabul etmişti, dudaklarını kabul etmişti, ellerini kenetlemişti ellerine, sıcaklığını paylaşmıştı onunla. Sevgisini nasıl kabul etmezdi?

Sehun Jongin'in ani değişimini gördü. Söyledikleriyle esmerin ruhunu çekip bedeninden ayırdığını fark etmesi zor olmadı. Aralarına düşen esmer eli kavradı önce, ardından yattığı yerden kıpırdandı ve kaslı göğse yasladı başını. Saçlarında Jongin'in dudaklarını hissederken "korkuyorum" diye fısıldadı.

"Diğerlerinden biri olmak istemiyorum."


"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

...

Dudakları siyah tutamlar arasında gezinirken Sehun'un derisine batıp kanatan sözcükleri duydu. Bir şey söyleyemedi, yutkundu. Onun haklı olduğunu biliyordu. Kendi bile kendine inanmakta güçlük çekiyordu. Tüm bu hislerin gelip geçici olmadığına onu nasıl ikna edecekti?

Sehun'a karşı hissettiklerini daha önce kimseye hissetmemişti ilk aşk dediğine bile ama bu yeni tanıştığı hislerle nasıl baş edeceğini de bilmiyordu. "Ya hepsi geçici bir şeyse" diye geçirdi içinden. Kendine her konuda güvenen adam bu noktada duvara toslamış yerde öylece oturuyordu. Kollarındaki Sehun değil de bir başkası olsaydı her şey daha kolay olurdu. İkisi de giyinip yollarına devam edebilirdi. Ama şimdi ne kollarından ayrılmasını ne de yoluna devam etmesini istiyordu. İstediği sadece oydu. Peki, ne zamana dek onu isteyecekti? İşte bunu bilmiyordu.

Sehun kavradığı esmer elin parmaklarıyla oynarken sessizliğini korudu. O aklındakini söylemişti. İkna olamıyordu ve bu konuda elinden bir şey gelmiyordu. Hem daha ne yapabilirdi, çıplaktı ve onun kollarındaydı. Kalbi onun için atıyordu, dudakları onun tadını arzuluyordu daha ne yapabilirdi? O yalan söylememişti. Hiç oyun oynamamıştı. Ne Jongin'le ne de bir başkasıyla... Ancak birçok defa Jongin'i oyunlar oynarken görmüştü. Defalarca yalanlarına şahit olmuştu. İçindekini ona söylemek ve onu içindekinden kurtarması için yardım istemekten başka çaresi yoktu. Korkusunu dile getirmişti ama esmer olan bunun karşılığında yalnızca susuyordu. Bu iyiye işaret değildi.

"Ben. Ben de." Dedi zorlukla Jongin. Kısa bir süre duraksadı ve "ben de korkuyorum" diye ekledi.

"Diğerlerinden biri olmadığını biliyorum. Bunu hissediyorum ama yine de korkuyorum. Yeniden gözlerinin dolduğunu görmek istemiyorum. Seni üzmekten deli gibi korkuyorum. Ve şu an... Şu an burada bitti demenden çok korkuyorum. Çünkü bitmez."

Esmer genç durakladı ve Sehun'un saçlarına gömdü burnunu, derin bir nefes aldı.

"Kokun bu kadar içime işlemişken bu son demenden korkuyorum. Daha başlamadık bile."

Amorf *sekai*Where stories live. Discover now