amorf: atomları bir düzene göre değil de gelişigüzel dağılmış olan (bünye); kendine özgü bir biçimi olmayan (nesne)
biçimsiz, düzensiz gelişigüzel ilişkiler yumağı...
amorf.
Uyarı:
Kurguda +18 öğeler barındıran bölümler yer alıyor ve hikaye iki erke...
UYARI: Yer yer cinsel içerik dozunda dalgalanmalar olacak, dozu aşan kesitlerin başında ve sonunda uyarı notları var isteyenler o bölümleri atlayabilir. İyi okumalar ❣️
John Newman - Come And Get It
"Delirdim. Ama iyiyim,iyiyim. Yalnız iyiyim.
Hislerim... Onları gizlemem, onlar içimde.
Yanar..."
...
"Bu bana aşık olmana engel değil" dedi Jongin en pişkin haliyle.
Sehun yalnızca gülmeye devam etti. Esmer olan istediği kadar söyletmeye çalışsın Sehun direnecekti.
Kim Jongin aşık olduğu gülüşe küçük öpücükler kondururken Sehun gözleri kapalı dudağının üzerinde bir belirip bir yok olan dokunuşları yakalamaya çalışıyordu. Jongin dudaklarını sivri çene hattına indirdiğinde Sehun da başını geriye itip ona ulaşmak istediği alanı açtı. Ancak Kim Jongin bununla yetinmezdi. Hareketlendi ve beyaz tenin üzerinde süzülmeye devam etti. Sehun'un üzerindeki kıyafetler onun için asla bir engel teşkil etmezdi. Yukarıya sıyırdığı siyah tişörtün altından çıkan göz alıcı teni süzdü kısa bir an, ardından uslanmaz dilini inci gibi parlayan karın kasları üzerinde gezdirdi. Kıkırtısı odayı güzelleştiren genç, parmaklarını esmerin dağılmış saçlarına kenetledi. Ondan kurtulmakla ona teslim olmak arasında o kadar ince bir çizgi vardı ki Sehun hangi tarafta olması gerektiğine bir türlü karar veremiyordu. Kavradığı saçları daha sıkı tuttu. Tüm gücüyle Jongin'i aşağılara itmeyi denerken bunun daha büyük bir hata olduğunun farkında değildi. Hatasını esmerin dişlerini pantolon kemerinde hissettiğinde fark etti.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Hayır! Hayır!" diye kıvranıp yatakta oturur pozisyona geldiğinde bacak arasında ona oyuncağı elinden alınmış gibi bakan, dudaklarını büzmüş Jongin'le karşılaştı. Uzanıp büzülmüş dudakları küçücük öptü.
"Beni bugün öpmen lazım diye anlaştık, başka bir şey yok" dedi. İçindeki muzipliği bastırmaya çalıştığı parlayan gözlerinden belliydi.
Esmer olan kafasıyla Sehun'u onayladı. Her şey Sehun nasıl isterse öyle olacaktı. Sehun'un ilişkilerinin yalnızca cinsel olarak ilerlediği yönünde bir algı oluşturmasını kesinlikle istemiyordu. Her aldığı nefeste onu arzuluyor bile olsa bununla başa çıkmayı öğrenecekti.
Sehun iki kolundan destek alarak yatakta geriye doğru esnedi. Esmer olan yere oturmuş, başını diğerinin dizine yaslamış pencereden boş terası izlerken içine dolan huzuru hissetti. Sehun Jongin'in saçlarıyla oynadı, ikili bir süre sessiz kaldı. Sanki konuşmak bir şeyleri bozacak gibi ürkütücüydü.
Esmerin kapanan gözlerine, birleşen kirpiklerine, gözleri önüne serilmiş yan profiline baktı. Sehun'un görebildiği kadarıyla esmerin dudakları ifadesizce duruyordu. Rahatsız değildi aksine belki gülümsemesi dudaklarında can bulmadan önceki son saniyede gibiydi. Jongin'in alnını, burnunu, dudaklarını ve çene hattını çizdi parmak uçlarıyla. Bu hareketi o dudaklara beklediği gülümsemeyi getirmişti. Esmer olan gözleri kapalıyken uzanıp Sehun'un elini tuttu, dudaklarına götürdü ve öptü. Sehun parmaklarını esmerin parmaklarına kenetledi ve onu oturduğu yerden kaldırıp yatağa yanına çekti. Kendi de yatağa uzanıp karşılıklı yatacak pozisyona gelmelerini sağladı.
