Niyazi'nin Sınavı|23.Bölüm

713 138 83
                                    

Annem sessizliğimden korkmuş bir şekilde üzerimden battaniyeyi kaldırmaya çalıştı.

"Oğlum kalk, saat kaç oldu görmüyor musun?"

"Anne beş dakika daha... N'olur. "

Beş dakika göz açıp kapayıncaya kadar mı oldu anlamadım. Lâkin Sena Sultan tam karşımda sinsi gülüşüyle bana doğru geliyordu. Elinde bir bıçak olsa kesinlikle katil bebek Chuky görünümünü andıracaktı. Tövbe estağfurullah, uykuyu fazla mı kaçırdım? Gece fazla hüzün içtim belki de. Ah Cennet hayatımı cehenneme çevirdiğin için teşekkürler.

"Anne ne yapıyorsun ya?"

"Ahahhaha, oh olsun sana. "

"Beş dakikacık daha beklesen canın mı çıkardı sanki? "

"Sana göstereceğim bu lafların cezasını bekle. "

Annem yastığı başımın altından çekip bana pis pis gülüp odadan çıktı. Tam yataktan çıkmak için hamle yapacağım sırada Sena Sultan 2 vizyona giriyordu. Anlaşılan bugün günlerden zalım ananın katil planları vardı.

"Anne yapma sakın. "

"Hadi lan oradan eşek sıpası Niyaziğ. "

"Anneeeee!"

Panikle biraz sesimi yükselttiğimin farkında değildim. Annem arkasında sakladığı su tabancasını çıkarıp bana doğru sıktı. Sırılsıklam bir Niyazi hayal edebilirsiniz arkadaşlar, sabaha yine aksiyonlar başlamaktan gurur duyan bir aileyiz. Bravo bize bravo hayat, hani benim Nobel'im nerede?

"Anne insan içine çıkacak hal bırakmadın, yeter. Şu lanet su tabancamı yedi kat tepeden atıp acı çektirerek öldürmezsem bana da şerefsiz demesinler. Şerefsiz dedim kendime, şuurumu suya çevirdiğin için sağ ol anne. "

"Ahaha oğlum böyle de çirkin mi oldun, ne? Hadi git duş al sonra kahvaltı yap. Bir daha anneye karşı gelmeyeceğini anlarsın. "

HasbinAllah. Bu annem resmen benim imtihan sebebimin ta kendisiydi. Üstelik şaka kaldıracak zamanımda değilken bunlar yapması canımı sıkıyordu. Yüzümdeki su damlacıklarını elimle silip cümlelerimi dışarıya püskürttüm.

"Sena Sultan bak oralarda bir gerçek tabanca varsa beni direkt vur, gitsin. En azından dünyadan böyle bir gereksiz kurtulur sende benden bıktın anlaşılan. "

Trip atan sözlerimi de beraberinde bırakırken hızla odayı terk ettim. Ee bu kadar durduğum kabahat değil miydi?

Beni yaralı kalbimden vuran anneme son bir küçük Emrah bakışı atarken kapıyı çarpıp çıktım.

"Oğlum kendine dikkat et. "

Annemin söylediği sözü umursamayarak adımlarımı yalnızlığıma devrettim. Bir hüzün banyosuyla kendimi daha fazla hüzne bulamak ne acıydı. Başımdan aşağı dökülen kaynar suyun verdiği sıcaklık vicdanımı yakıyordu. Ne yapsam elime yüzüme bulaştırır olduğum gerçeğini inkâr edemezdim. Ben buydum, bilgisayar içindeki oyunlar kadar sahte aşık olmayı beceremeyen ukala çocuktum. Ben niye vardım ki?

***

İki saat sonra.

Kahvaltımı yalnız başıma yaptım, tekrar uyudum uyandım. Hatta oyun oynamaya bile yetecek denli vakit öldürmeme rağmen kalbimin kuşu ötmüyordu. Yoksa ben ölüyor muyum kendimden habersiz? Çık git şu zihnimin kalabalık köşesinden, yaşamak testere ucunda nefes almak gibi canımı yakarken sensiz yapamıyorum. Olmuyor be olmuyor. Aklıma değen sihirli değnek mi vardı ki? Neden baktığım her yerde gözlerim onu arıyordu? Neden her yalnızlığımı onunla bölüşme gereği duyuyordum ki? Bilmiyorum. Galiba ben... Ben onu seviyor muyum? Hayır hayır bu bir ihtimal bile değil ki. Hem ben Su'yu seviyorum değil mi? Ama Su diye biri de yok, kalbim ve halisünasyonları beni delirtiyor. Sahiden neden aramıyor? Onu incittiğimin farkındayım ama nebileyim abisi olduğunu. Bilsem döver miyim gelecekteki kayınçomu? Allah var güzel dayak attım, gözler falan mosmordu. Ee oğlum böyle psikopatlıkla yalnız kalman gayet normal. Öyleyse niye üzülüyorum ki? Soluma kramp gibi yerleşen bu acıyı üzerimden atamıyorum, yerleşiyor git desem de yapamıyorum. Gözlerimi kapatıp beşe kadar sayıp onu aramayı düşündüm. Telefonu elime alıp Anonim Güzeli'ni aradım.

Kalbim avuçlarımın arasında atıyordu sanki.
Bu heyecanı üniversite sınavında hissetmedim ulan. Ah Niyazi ah.

Anonim Güzeli aranıyor...

Birkaç dakika sessizliği harmanlayan odamı, artık cennetten gelen ses tonu kaplıyordu.

-Alo. Niyazi?

-Efendim. Cennet?

-Evet seni dinliyorum.

-İki gündür ne haldeyim biliyor musun? Seni üzdüğüm için özür dilerim, ne olur artık affet beni.

-Kibarca söylüyorum git. Zira olacaklardan ben sorumlu değilim.

-Cennet gidemem, böyle yapma.

-Neden?

-Ben seni...

-Kapatmam gerekiyor, kendine iyi bak.

-İki dakika dinle beni Cennet'im.

Ve telefon suratıma "çat" diye kapandı. Yüreğim binbir parçaya ayrılırken ikinci defa gözyaşlarım gözlerimden dökülüyordu.

Bölüm Sonu. 🌸

Selâmun Aleyküm birtanecik okurlarım. 😍❤

Üzmeyin be şu Niyazi'yi.😂 Bölümü yazarken acayip duygulandım. 😞
Aklımda yeni yeni çok şeker bölümler var, yazarsam geleceğim.💕

Arkadaşlar kitabı nasıl buluyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyorum.

Destek olan herkes benim için çok değerlidir. 💞

Afiş Gülseren'e aittir. Çok teşekkürler birtanem.😍❤

Arkadaşlarınızı etiketleyip onlarında okumasına vesile olabilirsiniz.😊 Diğer bölümlerde gülmek üzere.👋🌙🙈😂

Yazar git artık ya.

Zamane Gençleri 1 #Texting |TamamlandıDär berättelser lever. Upptäck nu