Niyazi-Su Buluşması/28.Bölüm

600 124 75
                                    

Su'yun Ağzından;

Cennet ile ikiz olmanın hiçbir güzel avantajlı yönünü yaşayamadım. Küçük yaştan beri onun giydiği elbiselerin aynıları bana alındı. Aynı oyuncakları paylaştık, hep yan yanaydık. Annem ve babam evde bir eşya kırılsa suçu benden bilirdi. Oysa ben Cennet gibi sakar değildim, sinirlenince ağlayıp zırlayan biri asla olmadım. Küçükken aynı sınıfta okuduğumuz için insanlar bizi hep karıştırdı. Ben Cennet'ten çok farklı olmama rağmen ondan ayırt edilemedim. Hocanın yapma dediği şeyi inadına yaptığında yine kabahat başıma patladı, unutamadım. Derste arkadaşıyla mektuplaşan ikizim yüzünden ders boyu ayakta durma cezasını ben aldım. Sırf onunla aynı yüzü aynı kıyafetleri paylaştığım için hatalarını ödemek zorunda kaldım. Herkes benim bu öfke ve sinirimi boşa anladı. İçimde ikizime karşı beslenen bu kinin tek sebebi O'ydu, ben değildim. Ama artık kendi duygu ve düşüncelerimle hareket edeceğim. Ve ben onun saftirik ikizi değilim artık. Geçmişimde onun yüzünden yediğim tokatlar onun kalbinde patlayacak. Su Demir intikam için bileğini ovdu. Sen benim ikizimdin hayatımı ellerimden alıp gidişine daha fazla tolerans gösteremem.

Hocalar beni ve Cennet'i karıştırdığı için notlarımın hep düşük olduğunu aileme söyledi. Veli toplantılarında yüzü kızaran da ben oldum. Annem bu haksızlıkların hiçbir zaman farkında olmadı. Beni uzaktaki yatılı liseye gönderip okuttular. Sırf onun ikizi olduğum için tüm zorlukları ben yaşadım. Abim, annem ve babamdan yıllarca uzak kaldım. Tatillerde evime bir yabancı gibi gelip gittim. O çok sevilen ikizim hep ön plandaydı. Belki ben ölsem arkamdan ağlayan da olmazdı. Nasılsa Cennet benim yerimi doldururdu ha?

Sonunda üniversite sınavına girdim, evime yerleştim. Yabancı olduğum odama misafirliğe gelmemek çok başka duyguydu. Cennet'in bile telefonu varken kimse bana telefon alma ihtiyacı duymadı. Ailem tarafından hep haylaz kabul edilen o çocuk ben değildim, anlatamadım. Sınavlarımın lisede düştüğünün tek göstergesi de aile özlemimdi. Yine de üniversite sınavından pek ümitliydim,  bu defa Cennet'ten ebediyen intikam alamama inandım.

Kendime bir sim kart alıp Niyazi'nin numarasını tuşlu telefona kaydettim. Bu telefon abimin eski telefonuydu. Yine de şimdilik işime yarar diye kullanmaya karar verdim. Telefonum bozuldu numarasını da Niyazi'ye yutturmak için uydurdum. Çok da güzel bizim saf kız taklidi yaptığımı söylemeliyim. İntikam soğuk yenen bir yemektir nasılsa. Madem ömrüm boyunca ona benzediğim için cezalandırıldım. Bende bu cezanın faturasını ödetirdim.

Evet ikizim,  ben geldim. Hayatımı mahvettiğinin fazlası değil yüreğini yakmaya geldim.

Hani hep benden kurtulmayı isterdin. Şimdi kaçmak için yer bulamayacaksın. Özenle makyajımı yapıp evden çıkarken not defterime gideceğim lunaparkın adresini bilerek yazdım. Canının her yanışını büyük bir zevkle seyredeceğim, kötü ikizim. İçimdeki yaralardan bir tane de sana armağan bırakacağım canım. Madem benden intikam alacaksın önce sana oynayacağım bu oyunda ağlayacaksın. Az kaldı çok az.

Evden acele bir şekilde çıkıp Cennet'i umursamaz şekilde kapıyı hızla çarptım. Yaklaşık yirmi dakika sonra Niyazi ile buluşacağımız lunaparktaydım. Kalbimde hafifçe büyüyen bir heyecanın içindeydim. Nefret ve sevgi arasında yol alan kalbime bir şans tanıdım. Niyazi'den nefret etsem de Cennet'ten intikamımı almam için onu sevmiş gibi yapmalıydım. Zira bu oyunu ben oynadım, hiçbir şey belli etmemeliydim. Her şey usulüne göre ilerlemeliydi. Birkaç dakika parktaki banka oturup etrafımda gülüşen çocuklara baktım.

Zamane Gençleri 1 #Texting |TamamlandıWhere stories live. Discover now