Zamane Gençleri 1 #Texting |Tamamlandı

Niyazi'nin Muhteşem Egoları Adına /60.Bölüm

Artık hayatımda yeni bir başlangıç yapmaya başladım. Sesini duydukça mutlu olduğum huzur bulduğum biri vardı.  O Naz'dı,  sevgisiz kalbimin odalarını aşkıyla havalandıran anlam katandı. Baharın yalnızlığı çehremde asilce kendini gösterirken buna artık bir ortak bulduğuma sevindim. O benim göz bebeğim, savunmasız kalbimin çırpınışlarıydı. İlkbahar kokan sevdâmın adını artık Naz olarak değiştirilmesini yüreğime tercüme ettim. Egolarım, ben ve Naz muhteşem üçlü olabilirdik. Üniversite sınavını da kazandım artık bir hayalin karşı tarafından hayata bakıp yaşayabilirim. Ne mutlu kaslarım, benim gibi bir bedene sahip olduğu için. İyi ki varım ulan, kendimi seveyim. Hele ne güzel gülüyorum gamzelerim şekil yolumdan çekil.

Alnımda kesinlikle dikkat ego patlaması olabilir yazmalıydı. Bu harikuladenin fevkindeki IQ ile herkese baya bir fark atıyorum, kıskananlar ikiye bölünebilir. Şu hayatta tek hücreli canlıların var  olduğunu gördükçe kendimi iyice bir seviyorum halime şükrediyorum. Tam iftar menüsünde olmazsa olmaz taze sıcak pideler gibiyim, bensiz bir hayat düşünülemez. Evet bugün de muhteşemliğimin sonuna geldiniz sıra mükemmelliğimi konuşmaya geldi.
Yatakta uyurken telefonla oynamak vazgeçilmez entrikalarımdan yalnızca birisi. Uyuşuk egomu üzerimden atamayıp yerimden kalkamadım. Bu gidişle seneye burada çürümeye başlayacak benim karizmatik ego kokan bedenim. Naz ile mesajlaşırken aklıma ara sıra Cennet hanımcığım anonimciğim geliyordu. Acaba O sınavı kazandı mı, ne yaptı? Deli soruların peşinden giden aklım benimle dalga geçmeye bayılsa da kalbimi evirip çevirip Naz için yonttum. Son kalp bükücü Niyazi gururla sunar.

Gözlerim ekran ışığının verdiği hasarla acırken odanın içinde bir kıpırtılar hissetmeye başladım. Bu kim acaba? Hırsız olabilir mi? İnşaAllah bilgisayarım ve beni çalıp götürmez. Benim gibi muhteşem bir detaydan bir daha bulamazsınız sonra size üzülüyorum ben.

" Benim zekâsı dünyalara zarar oğluşum hâlâ uyuyor mu? "

Sesimi çıkarmadan üzerimdeki pikeye biraz daha sarıldım. Ee ne demişler denize düşen yılana sarılır, bende öyle yaptım.

Sena Sultan gazabını iliklerime kadar hissederken telefonumdan mesaj sesi geldi. Vakitsiz öten horoz musun sen telefon? Annem beni nazikçe uyardığı hâlde yatağımdan kalkmadığım için bin pişmanım.

" Birileri telefonuyla yatakta ne haltlar karıştırıyor acaba? "

Annemin tehditkar ses tonuyla beraber yataktan sıçrayarak ayağa kalktım. Ellerimi teslim olurcasına yukarı kaldırırken ürkekçe konuşmaya başladım.

" Anne teslim oldum, bana bir şey yapma. Terlik yemekten terliksi hayvana döndüm anne. Dövme beni sev. İnsan evladını terlikle adam eder mi? Sayende adamın hası olacağım Sena Sultan. "

"Hahahaha seni terliksi hayvan Niyoş. "

Niyoş mu? Anne sen yapma bari terlik atışlarına kurban.

" Anne ya öyle deme. "

"Düğün ne zaman ondan haber ver sen? "

Düğün düğündür de bana sanki ölüm günüdür. Ben düğün hakkında katı düşünen zorba görüşlü egosu kendinden büyük biriydim. Neyime  benim düğün? Naz ile mutlu olmak istiyorum ama sanki gönlümün sarayının içinde O olmayacak gibi. Tövbe estağfurullah içsesim bu gidişle bizi ilelebet ayıracak.  İki dakika mutlu da mı olmayalım Allah Peygamber aşkına?

Geri zekâlı,  terliksi içsesime gerekli sövgü cümlelerimi gönderdikten sonra koca çınara yüzümü döndüm.

"Ey toprağı güzel anam, evlilik zamanım daha erken değil mi?"