Zamane Gençleri 1 #Texting |Tamamlandı

İkizler/48.Bölüm

Not: Arkadaşlar Ramazan ayında olduğumuz için bölümleri ona göre uyarlamak istedim. Mantık hatası vesaire varsa şimdiden hepinizden özür dilerim, o değerli vaktinizden alıp bana veriyorsunuz. Kitaba benden sonra emek veren de sizlersiniz bunu söylemeliyim. Eğer hakkına girdiklerim varsa hakkınızı helâl edin. İyi ki varsınız, sizi çok seviyorum.❤

***
Cennet'in Ağzından;

Sesini fazlasıyla özlediğim için dayanamayıp gururu bir yana bırakıp Niyazi'yi aradım. Beni tanımayacağını bilsem de umutla telefonumun rehber kısmından İmkansızım'ı aradım. O benim olmayan, imkansız diye kaydettiğim biriydi. Onun başladığı cümleler dahi içimdeki duyguları tekrardan harekete geçirmeye yetiyordu. Yine de Niyazi'nin benim için artık yok olduğunu kabulleniyordum,  hayatımda Muhammed vardı. Güzel kalbine ihanet edemeyeceğimi bildiğim için Niyazi ile konuşmayı kısa keseceğime dair kendime bir söz verdim.

Sımsıkı sarıldığım telefonla onun sesini duyma heyecanı ile beraberdim.

Özel numaradan İmkansızım'ı aradım.

İmkansızım Aranıyor.

İmkansız olsan da iyi gelmiştin bu kalbe. Seni cadı ikizim ellerimden aldı ne yazık ki. Sen gittin ben bittim...

"Alo...Sen kimsin, kiminle görüşüyorum?"

Sesi bir huzur dolu geliyordu, günler sonra ilk defa onunla konuşacağımı düşünmek dahi heyecan veriyordu.

Birkaç dakika sonra.

Niyazi öküzü   beni yine belalı ikiz kardeşim Su ile karıştırdı. Bir ara telefonda üzüntüden ağlayıp sessizce kalakaldım. Su olduğuma o kadar emindi ki yanımda olsa koca bir tokadı yüzünde patlatacaktım. Resmen beni maziye gömüp dilinden onun adını düşürmüyordu. En son öfke ile telefonu suratına kapatıp Muhammed'i aradım. Ben en iyisi bir daha bu Niyazi baş belasını aramayı aklımdan bile geçirmeyeyim,  merakım yüzünden mutsuz oluyordum.
Muhammed ile birkaç dakika konuşmama rağmen gülmekten yanaklarım acıyordu. Bir taraftan ağlatan sevdiğim bir  taraftan da güldüren sevgilim vardı. Bahtım ak mı kara mı bende bilmiyorum.

Susuzluktan dudaklarım kuruduğu için yerimden kalkıp mutfağa gidip bir bardak su almak istedim.
Bardağa suyu boşaltıp ağzıma götürüp içecekken bir el sırtıma vurdu, suyu içemeden muhteşem  tişörtüm komple ıslandı. Resmen soğuk su banyosu yaptım. Arkamı dönüp bana bu kalleşçe hareketi kim yaptı diye bakmamla gözlerimi devirmem bir oldu.

"Senin benimle derdin ne? Bir bardak suyumda da mı gözün var? Sevgilimi aldın, üzerine bir bardak su da mı içmeyeyim? Yettin be sen!"

"Hahahaha,  ne komiksin ya sen. İnan sana gülmeyi isterdim ama vaktim yok. Sana normalde iyilik yapmazdım ama bugün vicdanlı günümdeyim. Orucunu bozma diye seni uyardım,  külkedisi. "

Aniden aklıma gelmiş olacak ki hemen konuştum.

"Aaa doğru az daha oruçlu olduğumu unutuyordum. Aklıma gelmişken sorayım, Niyazi ile ayrılmışsın. "

"Üf sorma o dengesizle benim işim olmaz. Hem sen nereden biliyorsun? Sakın  benim sevgilime göz dikme, gözlerini koparırım. "

"Yürü git kızım, senin saçmalıklarını dinleyemem bıktım!"

Su ile muhtemel bir kavga olayına girme düşüncesine hiç yanaşmak istemiyorum. Hayatımın geri kalanını bu kavgalar ile geçirmek de istemiyorum. Biraz da olsa kendimi iyi hissetmek istiyorum,  en azından güçlü olmayı öğreneyim.

"İkizler bakın size ne diyeceğim?  Bir elin nesi var iki elin sesi var  derler. Siz birleşince dört elle bana iftar yemeği yaparsınız artık,  hadi bir işe yarayıp  yakışıklı abinize yaraşır bir sofra hazırlayın. Bir saat yirmi dakika sonra teftişe geleceğim, haberiniz olsun. "

Cüneyt abim yine emir kipleri ile dolu olan konuşmasını yapıp odasına çekildi. Bu çocuk ne yapıyordu acaba? Gülseren cidden bunu nasıl sevebilir hiç mi hiç anlamıyorum. Midesinden başka bir şey düşünmeyen hödük abimi  mutlu etmez hayli zor olmalı. Su ile konuşmayıp buzdolabından erzak çıkarıp yemek  yapmak için kollarımı sıvadım. Hamarat olmasam da yemek yapmayı bilen ev kızı sayılırım. Sınav sonuçları sonrası kaderimin değişeceğini umarak gülümsedim.

Bölüm Sonu.🌸

İnşaAllah bölümü beğenirsiniz. 💕

Sizi çok seviyorum. ^_^

Sizce Su ve Niyazi olayı ne olacak?