Mevtâ Niyazi/51.Bölüm

299 66 51
                                    

Yastığın bir yanı umut iken öbür yanı sizlere ömür hakim bey.

Depresyondayım. Unutuldum. Aldatıldım. Sevgilimden ayrıldım çok yalnızım.

Ayrılık acısı çeken içsesim kendine göre bir şarkı bulup söylerken kıvırcık saçlarımın arasında ak olup olmadığını kontrol ettim. Bu derdin beni mahvetmesine izin veremezdim. Tek derdi üniversite sınavını kazanmaktan ibaret olan hayatım hangi ara bu levele geldi ki? Hay Allah'ım bu üzüntü üzerime öküz gibi otururken zaman da geçmek bilmez oldu. Kendimi toparlamam gerektiğini anlayıp üzerime temiz kıyafetlerimi giyip aynanın karşısına geçtim. Yine muhteşem yüzü göreceksin ayna, sevin. Bu ayna kadar şanslı değilsiniz kızlar hadi oturup ağlayın , kendi halinize üzülün. Yakışıklı duruşuma dayanamayıp ayna çatlayacak diye çok korksam da öyle bir şey olmadı. Biraz daha kendime bakarsam nazar değdiririm herhalde. Aaa o da ne? Alnımda stresten kocaman bir sivilce çıkmış, vah ben öleyim. Bu sivilcenin başka gidecek yeri mi yok neden beni buldu? Bir sivilcem eksikti o da geldi zaten. Sivilcelerden oldum olası nefret eden baby face suratımı güldüm. Ne oluyor lan bana? Morallerim top gibi yuvarlanıp giderken oturup kendi halime ağlayacaktım. Sivilceli ayrılık acısı çeken bahtsız egosu batık bir Niyazi'den başkası değildim. İçimdeki titanik batarken elimi bir yumruk yapıp aynanın ortasına sinirle vurdum. Bir yumruk daha... Acının verdiği öfke ile gözlerim döndü aynaya birkaç kez daha vurup bileğimi kanattığımı fark etmedim bile. Ulan kendi canını hiçe sayacak kadar ne yaşadın egoların prensi Niyazi bey? Neyim var Allah'ım, çarpılmış gibi yaşıyorum resmen. Aynanın ağzını burnunu sinirden dağıtıp canımı acıttım. Bileğimden halının üzerine oluk oluk kan dökülürken Sena Sultan'ın gazabını düşünüp Allah'a sığındım.

Kalbimin acısı yanında bu ağrı hiç kalırdı.

Sevilmeye muhtaç egolarım sahipsiz kaldı hakim bey.

Hayatım boyunca ağlamayan gözlerim soğan yüzünden değil de bir kız yüzünden ağladı. Düşünmekten kafayı yiyen beynim iflas edecek diye korkup kendimi gelişi güzel kanlı halının üzerine bıraktım.

Helvama biraz sevgi koyun bari ölürken sevileyim. Şöyle şerbeti bol olsun tatlımın, herkese benden bir baklava ısmarlayın.

Hoşça kalın hayallerim, hoşça kal bilgisayar oyunları. Beşiktaş seni unutmayacağım, seninle daha şampiyonluk kutlamaları yapacağım. Sol yanımda bir dermansız ağrı varken gözlerim bileğimdeki kanı görürken tansiyonum epey düştü. Ruhum bir harabe gibi çöplüğe dönüştü.

Bir buçuk saat sonra.

Telefonum durmaksızın çalarken kendimi ruhlar âlemine çoktan kaptırdım. Mezar yerimi bile kesinleştiren aklım, buraları terk etmeye kararlıydı. Gidiyorum dostlar bir meçhule doğru gidiyorum.

Kulağımı istila eden sesler yüzünden Azrail'imle sohbetim yarıda kesildi. Azrail'im beni çok sıcakkanlı bulduğu için ölüm indirimi yapacağını cehennemde çok yanmayacağımı söyledi. Kafam cidden bilmem kaç trilyon bir de bu gürültü ile nasıl baş edeyim ben? Allah'ım sen bana sıfır model bir akıl ver, lütfen daha önce hiç aşık olmamış olsun.

"Oğlum. Niyaazziiiiğ! "

Sena Sultan odaya intikal ettiğinde iyice bir ölü taklidi yapayım dedim. Babamın severek aldığı güzel halının kan kardeşim olduğunu görünce beni zaten tahtalıköye tatile göndermeyecek miydi? Böyle yakışıklı kaslı ve bolca egolu iken ölemem ben Allah'ım.

Ulan Niyazi cesedin yakışıklı kalır en azından böyle düşün.

Hay diline koca eşek arıları soksun içsesim. Bir lanet misin ki bedenimi istediğin zaman meşgul edip kafamın içine girip başımın etini yiyorsun? Kapı açık sende def olup git artık içses. Kendimle de kavga etmeyi başardığıma göre bana bir Bakırköy şarttı. Lütfen yakışıklı bölümüne beni alın.

"Evimin varisi ölme sen! Niyazi bir ses ver burada korkudan ben öteki dünyaya uçacağım. "

"Niyazi?"

"Benim egosu büyük kalbi küçük yakışıklı oğlum sana kim kıydı? Senden başka çocuğum yok sana bir şey olmasına dayanamam. "

Annem yanıma oturup ağlamaya başladı. Allah benim cezamı kesin fena verecek bu gidişle. Annemi de boşa ağlatmak iyice moralimi bozdu.
Ölmeden önce insanların da benimle ilgili düşüncelerini görmek güzel bir deneyim olabilirdi aslında. Bir müddet ölebilir miyim acaba? Yine ne diyorum ya ben, kadın başında oturup cenaze var gibi ağlıyor sen işin esprisindesin bravo valla Niyazi.

"Sınavı kazandığını bile görmeden gitti. Gitti yavrucak bizi bıraktı. Hep sınav stresinden oldu bunlar. Hepsi bizim suçumuz oğlum sana çok baskı yaptık. Affet bizi Niyazi affet. "

Annem ajitasyon mu yapıyordu? Yeter la bu sınav muhabbeti zaten ecelimi getirdi. Annem yavaşça ellerimi avuçlarının arasına alıp öptü. Daha sonra kanayan bileğimdeki kanı eteğiyle silip hıçkıra hıçkıra ağladı.

Ağlama annem diyemedim. Şuurum pek yerinde değil gibiydi. Kalbime saplanan acı gözyaşları ile harmanlanınca hepten fena olmaya başladım. Odaya pat diye biri girdi. Dışarıdan gelen seslerden anladım, yoksa öteki alemden kimseyi izlediğim yok canım.

"Niyazi nerelerdesin bro kaç saattir arıyorum cevap yok. "

Hasan beni yerde baygın ve kanlı bileklerimi görünce ufak bir şok geçirdi.

"Kanka daha çok gençsin niye intihar ettin? O Cennet yüzünden biliyorum, o seni hak etmiyor niye bunu yaptın? Niyazi kalk ya sensiz ben ne yaparım? Kanka sensiz bir lokma bile yemem bak, dünyaya geri dön. Bu dünyanın senin egona ihtiyacı var dostum. "

Egomu şişiren Hasan'a gülmek istedim ama ölü birinden bunu beklemeyin. Psikolojik olarak kendimi ölü hissetmem hiç normal değildi biliyorum. Sanki ben çok normaldim.

"Niyoş şersem ne oldu sana? Sena teyze ben Niyazi olmadan valla nefes almam onun için buralara geldim. Ona bir şey olmasın. "

Evet arkadaşlar bir platonik aşığımız eksikti o da geldi tam oldu. Mikrofon sırası kapmak için sabırsızlanırken Naz'ın yani başımda ağlamasına epey uyuz oldum. Bu ne ya harbiden öldüm de haberim mi yok? Egolarım, yakışıklı bakışlarım, kalbim can çekişirken tekrardan dünya alemine dönüyordum. Evet kral geri dönüyor, buralar bensiz çok üzülür biliyorum. Merhabalar ben egoların prensi Niyazi Yaman, ölüm sıramı uygun vakitte tekrar talep etmek ümidiyle. Ölmek güzeldi ama yaşamak da güzel.

"Selaaaam gençler naber?"

Hortlak görür gibi tövbe estağfurullah çeken annem, Hasan ve Naz'a doğru kahkaha attım.

"Korktun mu? Korkmadın mı? Ruhlar âleminden selam getirdim size. "

"Oha bu çocuk bir hortlak. "

"Saçmalama Hasan. "

"Benim kankam öbür dünyadan bile 4g canlı yayın yapıyor başka bir şey demiyorum. "

Annem üzülmekten belli ki harap olmuş yüzüme bile bakamadan benim olduğum yere yığıldı. Anlaşılan bugün milli ölü taklidi yapma günü idi.

Bölüm Sonu.❤😍🙈

Selâmûn Aleyküm, hortlayın ölü okurlarım

Yanımda olan herkesi çok seviyorum. İyi ki varsınız.

Umarım bölümü seversiniz.

Şey beni de sevmeyi unutmayın. 😁😂

Zamane Gençleri 1 #Texting |TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin