Cold FLOW

''Senden Korkmuyorum!'' Bölüm:49

BEĞENMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIIIN :DX İYİ OKUMALAR :)X BU ARADA HİKAYE HER GEÇEN GÜN ARTIYOR SİZİ YERİM :D ÜVEY ABİ DE 500.000 OKUNMA OLMUŞ BEN SO HAPPY :DDDX  -L

Gözlerim dolduğu için bulanık görüyordum onun ilgisini çekememiştim hatta o alayla gülmüştü. Dudaklarımda ki ruju yalayıp odaya geri döndüm. Kapıyı ardımdan kapatırken Harry’nin iç çekişini duymuştum. Kendimi yatağa atıp yastığı avuçlarımla kavrarken kendime bastırarak daha çok ağladım, her saniye ağlamam artıyordu. Biri kapıya nazikçe vurdu. ‘’Git başımdan!’’ diye bağırınca kapı sanki ona ‘gel!’ demişim gibi içeri doğru açıldı. Bacaklarımı kendime doğru çekerek daha çok büzüldüm, elimin tersiyle ruju silerken acıyan kalbime baskı yaptım.

Belime sarılan kollar beni yatağın ortasına çekerken başımın altındaki yastığı çekip ona fırlattım. Yastığı havada yakalayıp yere attı.

‘’Ben o anlamda gülmemiştim Cassandra, sadece şaşırdım.’’ Sesinde ciddiyet vardı ama ona inanmıyordum. ‘’Bana güldün Harry kalbimi kırdın!’’ bacaklarımın arasına girip ellerini iki tarafıma koydu ve inledi.

‘’Güzel kalbini kırmak istemedim.’’ Dedi ve dudaklarını kalbimin üzerine koyarak öpücükler bıraktı. Bedenim yataktan ayrılırken içimdeki ses bu kadar çabuk pes etmemem gerektiğini söyleyip duruyordu.

Ama bunu söyleyen sadece iç sesimdi dışım çok daha farklıydı bacaklarımı beline dolarken beni kucağına aldı. Islak yanaklarımı dilinin ucuyla temizlerken gülümsedi ve karanlıkta bana daha çok yaklaştı, burnumu sıktıktan sonra üzerindekileri çıkarıp kenara fırlattı. Utangaçlık hissini bir kenara bırakırsak bu oldukça farklı hissettiriyordu, tüm bedenim alevler içindeydi.

Onun kucağında otururken boynumu öpmeye başladı, başımı geriye doğru atıp inledim ve gülümsedim sanki içimdeki şeytanı hissedebiliyordum. Başımı kaldırdığımda gözleri siyahlaşmış Harry’ye daha çok yaklaşıp saçlarını parmaklarımın arasına doladım ve çektim, inlediğinde biraz daha çekip aynı şekilde ben de onun boynunu emdim bir nevi onu taklit etmekti bu yaptığım. Beni kaldırıp fırlattı bu kez kendime gelmiştim bir anlık hırsın bana neler yaptırabileceğini hissettiğimde kendimden korkmuştum. Üzerime eğildi ve geceliğin altından bacaklarımı okşamaya başladı, karnımda hissettiğim kelebekler kasılmama sebep oluyordu.

Saçlarımı yüzümden uzaklaştırırken geceliği çıkarmasına izin verdim, yanaklarımın al al olduğunu biliyordum. Güzel bedenini bedenime değdirdiğinde titredim ve memnuniyetle gülümsedim, o ise aç bir şekilde tekrar dudaklarıma eğilmişti. Sivri dişlerinin uzayıp geri çekildiğini ağzımın içinde hissedebiliyordum. Fazla oyalanmıştı, sağıma eğilerek omuzlarımı ısırdı. İnledikçe daha çok ısırıyor, elleri ise beni daha çok okşuyordu sadece eskiye göre daha nazikti.

Bacaklarımı daha çok aralayıp üzerime yerleşmesine izin verdim, bacaklarını birbirine sürterek altındaki pantolon yere kaydığında cebinden gelen seslerle beraber tok bir ses çıkardı. Birkaç saniyeliğine durduğunda ay ışığının portresini çizişini izledim, parmaklarımla aydınlanan kısma dokunurken bana baktı. Siyahı çekilen koyu kırmızı gözleri dudaklarıma indiğinde pembeleşen dudaklarına aynı bakışı attım. Yeniden eğilip dudaklarımı öptü bu sefer daha istekliydi ve o an aşkı hissettim, tüm bedenimle.

‘’Yapmanı istiyorum.’’ Dedim, durdu ve bana baktı. Kaşlarıma dokunarak ellerini aşağı doğru kaydırdı. ‘’Buna emin misin?’’ kısık bir şekilde sormuştu, başımla onaylarken kulağıma eğildi. ‘’Canını yakmayacağım demiyorum sadece bunu olabildiğimce en aza indirmeye çalışacağım ve zevk alabilmen için her şeyi yapacağım. Cassandra Lucy Valeries, ah hayır, Cassandra Lucy Styles sizi gerçekten seviyorum.’’ Kendini soyadını kullanmadığı halde bana vermiş olması beni daha da çok garip hissettirmişti. Elleri göğsümde daireler çizerken başımı ‘hazırım’ dercesine salladığımda göğsümden inen elini aşağıdaki işlem için kullanmıştı. Parmağıyla bölgeme baskı uyguladıktan sonra içimde hissetmeme izin verdim. Bileklerimi yukarı doğru esnettiğinde aşağıda çok farklı bir ritim uygulanıyordu, yavaş ve tuhaf hissettiren bir ritim.