''Kızıl Tehlike.'' Bölüm:68

485 43 9
                                    

BEĞENMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN. TUMBLR'I OLAN PROFİLİME GİRİP LİNKTEN TAKİP ETSİN LÜTFEN GERİ TAKİP YAPIYORUM TEŞEKKÜRLER! -L


1812 - Cassy

AYNALI PARALEL

Güneş artık daha sevecen doğuyordu, ölüler bebeğimin ruhuyla aralarında beden dönüşümünü pay ettikleri için o lanet olası aynayı bize vermeyi kabul etmişlerdi. Harry'nin o iğrenç soyundan biriyle ne zaman göz göze gelsem tiksinerek bakıyordum.

Bizi koruyacaklarına dair söz vermişlerdi, birkaç kadın ise bebeğimi benim öldürdüğümü düşünerek aralarında dedikodu yapıyorlardı.

''Buradan gitmek istiyorum.'' Dedim Harry'ye dönerek. Kolunu omzumun üzerine attığı için dönerken beni daha çok sarmaladı. ''Bakın Bayan-'' Harry cümlesini tamamlayamadan kadın bacağını çıplak bırakacak şekilde açmıştı ve Harry'yi susturacak şekilde mırıldanışlarda bulunmuştu. ''Norma,'' dedi kızıl saçlarını sallarken. ''bana sadece Norma de.'' Dedi, ona doğru yürürken Harry belimden kavradı ve beni geriye doğru çekti.

''Adının bir önemi yok.'' Diye homurdandım, Harry'nin kıkırdayışları beni rahatsız ederken ikisine de aynı anda ters bakışlar yollamıştım. ''Benimle konuşanın Harry olduğunu sanıyordum?'' dedi ukala bir şekilde.

''Ca-'' Dudaklarımın üzerini kapatan büyük eller çıkacak kavgayı önlerken Harry'ye tekrar ters bakışlar fırlattım. ''Burada kalmak için sebebimiz yokken 1 yılı aşkın bir süredir zorla burada tutuyorsunuz.'' Dedi Harry, elleri hala ağzımın üstündeydi. ''Sen burada kalacaksın aynayı sana verdik. Buradan dışarı çıkamazsın Harry ama,'' kollarını birbirine doladı. ''o gidebilir ve aynayı verip ortadan kaybolabilir.'' bunları söylerken beni işaret etti ardından parmaklarını havada sihir yaparmışcasına dalgalandırdı.

Belimdeki ellerden kurtulmaya çalışıp kadının üzerine yürümeye çalıştım ama o tırnaklarına bakmakla meşguldü. Benim bu çabamı fark etmemişti bile ki Harry beni havaya kaldırarak bedeniyle önümü kaplamıştı ve kadının görmesini engellemişti.

Biz odadan çıkarken havada sallanan ayaklarımla hala kurtulma mücadelesi veriyordum.

''Elimi ısırma seni pis fare.'' Dedi, uyarmaktan çok benimle alay ediyordu.

''O kadına hiçbir şey söylemedin ve öylece bacağını gösterip seni tahrik etmesine izin verdin!'' dudaklarımın kenarındaki terleri sildim ardından karnımın üzerinde toplanan kumaşı düzelttim.

''Hadi ama bebeğim o kadının kıskanılcak hiçbir yönü yok. Ayrıca o çok uzak akrabam ne olabilir ki?'' Aklınca beni rahatlatmaya çalışıyordu, sence işe yarar mı Styles? Hiç sanmıyorum. ''Neden ben gidebiliyorken sen bu lanet yerden çıkamıyorsun?'' kollarımı birbirine dolayıp kaşlarımı çattım ve ayakta durduğum için dizimi diğer dizimin üzerine atarak çarpık görünüm yarattım.

''Şeytan kanı taşıdığım için onlara göre kutsal geliyorum. Seni göndermekler istiyorlar çünkü sen hem melezsin hem de aşkınla şeytancıl yönümü yok ediyorsun. Tamamiyle yok olmayacak tabii, sadece o inanılmaz güçlerim biraz düşecek. Kaybolmaması için ve,'' kendi kendine güldü hey bu komik değil! ''Ve?'' diyip bekledim. Kristal şişeden bardağa içkiyi boşaltırken bana döndü.

''Ve altıma daha kolay girebilmek için bunu yapıyorlar işte.'' Dedi ardından bardağı kafasına dikti.

''Oh, bunu yaparsan yapabileceğimi unutma sersem şeytan.'' Ağzının içinde tuttuğu içkinin dudaklarının kenarından süzüldüğünü fark ettim. ''Bunu yapmazsın.'' Şaka yaptığımı düşünerek güldü. ''Hayır, yaparım.'' Aynı şekilde güldüm ve ona yaklaştım.

Elindeki bardağı kenara bırakırken tepeden bana bakmayı ihmal etmedi. Ellerimi kasıklarına götürüp sıktığımda boğazındaki kemiğin aşağı yukarı oynadığını fark ettim ve sinsice gülümsedim. ''Bu şekilde yaparım.'' Kulağına fısıldarken daha hızlı soluğunu fark etmek beni ondan daha çok heyecanlandırmıştı. Parmaklarımla hafif dokunuşlar sergilerken çenesini ısırdım.

Artık bu iş tahrik edici noktaya dönüşüyordu. Dudaklarım boynundaki yerini alırken o sabit bir şekilde durmuş benden gelecek şeyleri bekliyordu. Dudaklarını öpmek için parmak ucuna kalktım fakat bu onun sınırlarını zorlayan son noktaydı.

Beni yatağa doğru itti ve üzerime çıkıp eğildi.

''Oh Tanrım, bunu benden başkasına yapamazsın. Seni soluksuz becermek istiyorum Cassandra.'' Dedikten sonra dudaklarımı vahşice öpmek için yeniden eğildi. Onun inlemeyle karışık boğuk aksanıyla beraber adımı duyunca bedenim daha da alev aldı. Ağzımın içine inleyişi ve ellerinin her noktada gezinişi ise beni ayrı deli ediyordu. Onunla belki de ilk kez bu şekilde yakınlaşmıştık, belki de bu aşkı gerçekten hissettiğim için olan bir şeydi. Ama biliyordum ki onun karanlık noktası bana olan zayıflığıydı.


(BİR SONRAKİ BÖLÜMDE;


Ben ve Harry yaptığımız seksin ardından Harry bir ses duydu ve bana duyup duymadığımı sordu duymamıştım. İlerleyen saatlerde tam uyuyacakken beynime anılar hücum etti. O kadar hızlı geçiyordu ki cırlamaya vakit bile bulamamıştım. Sabah olduğunda ise bütün bu şey bir anda çekilmişti, gözlerimi kırpmaya bile korkuyordum. Konuşamıyordum, bakmaya korkuyordum tek yapabildiğim yutkunmaktı. Harry ise bu halimi fark ettiğinden beri sadece kendini suçluyordu.)


BEĞENMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN :)X OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜRLER :)X -L

Cold FLOWHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin