Cold FLOW

''Mezarlıktaki Kıvırcık'' Bölüm:53

BEĞENMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYINIZ :)X BU ARADA MÜZİK SEÇİMLERİMİ DİNLEMENİZİ ÖNERİRİM :)X -L

Harry gözlerini genişletti, dudaklarını birbirine yapıştırarak başını salladı.

‘’Neler oluyor?’’ diye mırıldandı, kendimi kötü hissediyordum. ‘’Ö-Önemli b-bir şey değil sadece…’’ derin soluklar alarak yutkundum. Omuzlarımı saran kolları gerginleştiğinde anlamayan gözlerle bana baktı, anlayamazdı.

‘’Kötü günler geçirdin Cassandra.’’ Bana her zaman ‘Cassandra’ diye hitap etmezdi bu yüzden garipsercesine bakıp gözlerimi kırpıştırdım. ‘’Haklısın.’’

                          ***

Boynumun arkasından süzülen teri hissedebiliyordum, soğuk hava dalgası boynumun altından geçerken kulağıma doluşan fısıltı ile gözlerimi araladım.

‘’Bebek ve ölüm…’’ kan kokusu burnumun içine işlerken kurumuş dudaklarımı ıslatıp kaşlarımı çattım. Harry’nin arkası bana dönüktü, yastığı kavrayan kolları başlığa kadar uzanıyordu. Yumruğumu sıkıp burnumdan nefesler almaya çalıştım, göz bebeğim büyüyordu çünkü oda benim için olduğundan daha karanlık bir hal almıştı.

‘’Şeytanla anlaşma yaptın Cassandra…’’ dedi tekrar, örtüyü avuçlarımın arasına alıp elim terleyene kadar sıktım. ‘S’ harflerini uzatarak söylemesi daha da korkutucuydu.

‘’Harry…’’ diye mırıldandım ama en ufak oynama ya da uyanma belirtisi yoktu. ‘’Harry!’’ bu kez cırladım. Boğazımı tıkayan yumru yeniden yerleşmişti.

‘’O burada Harry onu duyuyorum yalvarırım uyan!’’ dedim, gözlerimden aşağı süzülen yaşlar tenimi yakıyordu. Burnumu çekip yatakta doğrulmaya çalıştım. Örtüyü açtığımda büyük kan gölüyle karşılaşmak ise planlarımda yoktu.

Harry bana doğru başını çevirdiğinde burun delikleri genişlemişti ve gözleri simsiyahtı, o gözleri o şekilde görmek beni daha çok korkutmuştu. Parmaklarını yavaşça örtüyü aralamak için kullandı ve kanın üzerinde gezdirip burnuna götürdü. Ayakta durmuş geceliğimi çekiştirmeye çalışıyorken o kanımı gözlerini kapatarak kokluyordu. Yeniden yutkunup geriledim, çıplak ayaklarım terlediği için zeminde iz bırakıyordu. Titreyen bacaklarım ise kaçamayacak durumdaydı.

‘’Lütfen… Uyan…’’ diye tısladım Harry’ye bakarak. Dudaklarını araladı ve o da aynı şeyi söyledi, ‘’Cassy, uyan!’’

Gözlerimi açtığımda yatakta zıplayarak geriledim, çenem titriyordu. Harry bana sıkıca sarıldıktan sonra yanağımı kavrayarak okşadı.

‘’Geçti bebeğim.’’ Boğuk sesi her şeyi alıp götürmüştü.

‘’Uyanamamaktan çok korktum.’’ Ben her bir kelimeyi vurgularken saçlarını geriye attı ve karıştırdı. ‘’Mırıldanmalarına uyandım ve rüyanı kontrol etmek için zihnine girdim açık olduğu için her türlü tehlikeye açıktın.’’ Dedi ve gözlerini ovaladı. ‘’Ama neden böylesine kanlı bir rüyaya hâkim olduğunu çözemedim.’’ Diye ekledi.

Doğrulduğum yerden aşağı kayarken tuttuğu elimi sıkılaştırdı ve gülümseyerek bana baktı.

‘’Siyah gözlerin korkudan aklımı alıyor.’’ Ona bakmadan konuştum. ‘’Biliyorum.’’ Diye yanıtladı ve o da benim gibi yatağın içine doğru kaydı. Sırt üstü yatıyorduk ama o birden beni kendine doğru çekti ve belimi kavrayarak daha çok kendine bastırdı.