7. Hayatımın Hatası

1.7K 237 59
                                    

Boran biraz mücadelenin ardından, silahı yukarı kaldırıp boy farkının da avantajıyla adamın elinden silahı alıp ileri fırlattı. Suratına sağlam  yumruk indirmiştir ki polisler araya girdi.
Derya yanındaki kadını sakinleştirmeye çalışıyordu. Yusuf koşarak geldi sarıldı ablasına. Ardından Zeynep'te onlara sarıldı.

Sanki az önce üzerine silah doğrultulan o değilmiş gibi rahatlığı can sıkıcıydı. Boran'da yanlarına gelince Derya durumu kurtarmak için ona da sarıldı. Yani nişanlısı onu kurtarmıştı herkesin gözü onların üzerindeydi. Kulağına "çok teşekkür ederim. İyi ki geldin arkadaşım" dedi. Arkadaşım onların telefonda konuşurken birbirlerine hitap şekliydi.

    Deryanın kokusu burnuna dolarken, bu kokuyu özlediğini fark etti Boran. O sırada polislerde gelip yardımı için teşekkür ettiler. Adamı yaka paça polis arabasına attılar.

Orda daha fazla durmak istemeyen Derya ifade vermek için geçen yarım saatin ardından "hadi gidelim burdan." dedi.

Hep beraber arabaya bindiler.

"Derya sen deli misin? Elinde silah olan adama kafa tutmak nedir?" dedi Boran kendini daha fazla tutamamıştı.

" Benim arkamdaki kadın kimdi biliyor musun Boran ağam. O adam olacağın karısı. Oğlunu öldüren gelinini kurtardığım için kadıncağız ellerimi öpmeye çalışıyordu. "

Boran şaşkınlığını gizleyemedi. Kadın sürekli Derya'nın önüne geçmeye çalışmış ama Derya onu ısrarla arkasına almıştı.

" Bu nasıl iş arkadaş. Adliyenin önünde silah çekiyor, polis vuruyor. Bu cesareti nereden buluyor? " dedi
Yusuf

Derya hergün bir yenisi yaşanan olaylara çok doluydu.

"Şöyle oluyor kardeşim, küçüklükten bu yana her dediğine her yaptığı hataya göz yumuluyo. Karısını öldüresiye dövüyor. Kadın ailesine sığınmak istiyor 'gelinlikle çıktığın eve kefenle gelirsin' töresiyle ile yine adam haklı bulunuyor. Ne yapsa haklı sonuçta toplum gözünde, niye kanundan korksun ki"

Boran'a döndü bu kez, onu anlıycağını biliyordu.

"Öyle bir adamdan korkmak ona o zevki yaşatmak istemedim. Sanıyor musun ki korkan kadına merhamet edecek."

Boran bir kere daha şaşkınlık ile hayranlık arasında kalmıştı.

"Dava neydi Derya abla" dedi Zeynep

"Adamın oğlu, karısını öldürmeye çalışıyor, kadında kendini kurtarmaya çalışırken adam vuruluyo ve ölüyo hemde üç çocuğunun gözü önünde. Bugün mahkemede nefsi müdafaa olduğunu ispat ettik. Serbest bırakıldı."

"Derya abla sana hayranım biliyorsun değil mi?" dedi Zeynep.

Derya ile Zeynep tekrardan birbirine sarıldı. Zeynep çok korkmuştu.

"Kapatalım bu konuyu artık hadi size yemek ısmarlıyım."

"Davayı kazandım zenginim diyorsun yaniii" dedi Zeynep

"Yok be kuzum kadıncağızın halini görmedin mi?  Nereden bulsun avukat parasını?"

"Sizin o ofis nasıl batmıyor bilmiyorum ki" dedi Yusuf. Derya girdiği davalarda hiç bir zaman parayı ön planda tutmamıştı. Buna rağmen kazandığı davalar onu giderek aranan bi avukat yaparken iyi para kazanabileceği  davalar için aranır olmuştu.

" Kiminin parası, kiminin duası ile batmıyoruz kardeşim ama hangisinin etkisi daha büyük dersen, biraz sonra annelerine kavuşacak çocukların duasının üstünde bir kazanç olamaz bence."

Muhtemel Aşk  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin