13.Hayal Kırıklığı

1.5K 207 35
                                    

Murat, endişeli şekilde kendisine bakan Derya'ya kaçamak bir bakış atıp Devran'a iyice yaklaştı.

"Bağ evinde ağam, kör kütük sarhoş"

Derya duyduklarına inanamamıştı. Kafasında kurduğu onlarca felaket senaryosuyla başa çıkmaya çalışırken, Boran'ın bu yaptığının anlamı neydi. Bi haber verme gereği duymadan, içki içip kendini bağ evine yani Elif'in hatıralarına mı kapatmıştı. Bu yaptığı şeyle Derya'nın düşeceği durumu hiç mi düşünmemişti. İşte bu tam anlamıyla HAYAL KIRIKLIĞI ydı.

Yıllar sonra Boranla ayağa kaldırdığını sandığı güven duygusu bir tek kurşunla tuzla buz olmuştu.

Derya, Devranla göz göze geldiğinde fazlasıyla tepkisizdi. Hiç bir şey söylemeden odasına çıkıp kapıyı kapattı. Bu yaşadığı ilk hayal kırıklığı değildi ama canı hiç bu kadar acımamıştı. Terasa çıkıp sigarasını yaktı. Şimdi ne yapacaktı, çıkıp Nevşehir'e gitse sorulacak sorulara cevabı yoktu. Daha bir haftalık evli çiftin nasıl bir sorunu olabilirdi ki. İçinden çıkamadığı düşüncelerle Mardin'i seyretti durdu.

✨✨✨✨✨✨

Devran hemen bağ evine gitti. Boran, bağ evine taşıttığı eşyalarla dolu oda da elinde Elif'in fotoğrafı boş boş önündeki içki şişesini seyrediyordu.

"Kardeşim! İyi misin?" endişeyle,

Boran başını yavaşça Devran'a çevirdi. Sonra aynı duruma geri döndü. Devran onun bu hallerini iyi bilirdi. Elif'in öldüğü ilk yıl Boran'ı bu halde meyhanelerden az toplamamıştı. Tam toparlandı yuva kurdu derken onu bu hale geri döndüren şey neydi?

Sert bir kahve yapıp Boran'a içirdi. Alıp soğuk suyun altına soktu. Biraz kendine gelen Boran durumu algılamaya çalışırken,

"Sen ne yaptığını sanıyorsun Boran. Şu hale gelirken hiç mi Derya'yı düşünmedin?" kendisini anlıycak kadar açılmış olduğunu düşündüğü adama çok sinirliydi Devran.

"Derya.... Ben onu Nevşehir'e götürecektim, saat kaç?" derken ayaklanmaya çalıştı fakat halaa kanındaki alkolün etkisi altındaydı. Geri düştü oturduğu koltuğa.

"Nasıl bakıcaksın acaba kızın yüzüne? Bu defteri kapatmadığını bu gece tüm konağa ilan ettin." deyip içki şişesini alıp duvara fırlattı.

"Murat burdan ayrılma, ben gidip konağı toparlamaya çalışayım. Burdan sonra nasıl toparlanacaksa?" deyip kapıyı çarpıp çıktı.

Konağa geldiğinde halaa Derya'ya ne diyeceğini kestiremez haldeydi. Avlunun ortasında volta atıp duruyordu. Selma endişeyle yanına geldi.

" Selma, Derya'ya ne diyeceğiz. Ben anlamıyorum . Tam toparlandı, mutlu dediğimiz anda nasıl bu hale geldi bu adam. "

"Derya çok akıllı anlayışlı bir kız Devran, onlar aralarında çözeceklerdir. Esas önceliğimiz yarın ki düğün. Derya o düğüne gidemezse işte o zaman Boranla aralarında kapanmaz uçurumlar açılır."

"Onu çözdük, Karacahanlarla konuştu ikna etti. O kadar dil döktü Nevşehir'e gidebilmek için ki şu halini aklım almıyor."

"Bişey olmuş belli ki, durduk yere içmedi yaa. Anlarız nasıl olsa buna takılmayalım.Yarın akşama düğün nasıl yollıycaz bunları. "

"O iş bende merak etme. Çıkıp baksan Derya müsaitse onunla konuşmam lazım."

Selma yukarı çıktığında Derya'yı basamakta otururken buldu. Düşüncelere dalmış gitmişti

'Ne iyi ettinde geldin Derya, meğer ben çok yanlızmışım'

Bu basamakta böyle demişti değil mi? Halbuki kendisi ne çabuk yanlız bırakmıştı Derya'yı.

Muhtemel Aşk  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin