27. Doktor Esra'nın Kararı

4.8K 428 126
                                    


Getirildiği hastanede ağlayarak doktordan yardım isteyen Neşe defalarca "Yardım edin, polis çağırın lütfen" demesine karşın doktor sakin bir şekilde muayeneyi tamamladı.

"Merak etme sana yardımcı olacağım çocuğum. Şimdi başhekimle konuşmam lazım o arada serumun bitmesini bekleyelim tamam mı?"

Doktorun söyledikleri ile rahatlamaya çalışan Neşe usul usul ağlarken konuştu.

"Sonunda Allah'ım bu kâbus bitecek şükürler olsun."

Ağlayan kıza son kez bakan doktor gerekli raporu hazırladıktan sonra hızla başhekimin odasına yöneldi. Odaya girdiği anda kızı bu hale getiren adamı ve ailesini gördü. Ne olursa olsun o küçük kıza yardım edeceğim diye düşünerek konuşmaya başladı.

"Hocam olay adli bir vaka gibi duruyor ve ben gerekli raporu hazırladım."

"Sen karımla aramdaki ilişkiyi polise mi bildireceksin lan!"

Bir anda üstüne yürüyen genç adamdan kaçmak için kapıya doğru adım attığında başhekimin sesiyle olduğu yerde kaldı.

"Esra otur ve konuşalım."

"Ne konuşacağız hocam durum ortada. On sekiz yaşından küçük biri yani bu da çocuk demek ve o çocuk ilişki için zorlanmış."

Sinirle Meryem Hanım ve Hasan Ağaya dönen Doktor Esra "Sizin anlayacağınız şekilde söylemem gerekirse kızlık zarı çeşit çeşit ve normalde böyle yoğun kanama olmaz. Hatta bazı durumlarda kız bakire olsa bile kanama olmaz, kızlık zarı aşırı esnekse yırtılma bile olmaz, ancak bazı durumlarda kızlık zarı kalın ise damar yapısı da ona göre olur ve bunların üstüne bir de erkek sert davrandıysa cerrahi müdahale kaçınılmaz olur. Bu durumda olan birinin acısı da fazla olur; çünkü aynı zamanda aşırı derecede zorlama da var olayın içinde. Canım yanıyor demedi mi size ya da dur? Tahmin edeyim siz durmadınız. O yüzden kusura bakmayın ama bu olaya sessiz kalamam ben."

Tekrar doktorun üstüne yürümeye çalışan Bekir ve onu durdurmaya çalışan Hasan Ağanın sesleri ile Meryem Hanımın ağlama sesleri odada birbirine karışmıştı. Sesini duyurmak için yüksek sesle konuşan başhekime dönen başlar ile odayı derin bir sessizlik kapladı.

"Hasan Ağam siz biraz burada dinlenin o arada ben Esra ile konuşayım."

Başhekimi onaylayan Hasan Ağa "Tamam, biz buradayız Murat seni bekliyoruz."

Başhekimle odadan çıkan Doktor Esra sinirle konuşmaya başladı.

"Hocam bu barbarlığa dur dememiz lazım. Bu şekilde canı yanan kaçıncı çocuk bu? Kesinlikle bildiğim tek şey son olmayacağı."

Bulduğu ilk boş odaya Doktor Esra ile giren başhekim sıkıntıyla nefes alıp verdi.

"Bak Esra, sen de ben de bu toprağın insanlarıyız. O yüzden sakin ol ben de o kıza yardım etmek istiyorum, ancak içerdeki adam onun kocası."

"Kocası mı? Resmi nikâh nerede hocam? Diyelim ki kocası bu durum erkeğe her türlü zalimlik hakkını da beraberinde veriyor mu?"

"Bak Esra anlamadığın şeyler var."

"Anlatın bileyim hocam. İçerde ona yardım etmem için bana yalvaran çocuktan daha önemli ne var?"

"İçerdeki o adamın elinin nerelere yeteceğini bilsen böyle konuşmazdın. Esra en doğrusunu yapmaya çalıştığını biliyorum, ancak..."

"Ancak ne hocam?"

Başhekim Murat yavaşça fısıldadı.

"Çocuklarımız var Esra."

Bazı Hatalar Affedilmez!  (Tamamlandı)Where stories live. Discover now