90. Alan İşaretlemesi

3.3K 450 931
                                    

Özdemir Erdoğan/İkinci Bahar🥰 zamanı gelmişti...


Sınav sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte Bilge, hep hayalini kurduğu Bilgisayar Mühendisliğini kazanmıştı. İTÜ'de okuyacak olan Bilge'nin tek sorunu her geçen gün daha da büyüyen kızını bırakacak olmasıydı.

"Hazır mısın?"

Bilge, uçarcasına odasından çıktı.

"Çok heyecanlıyım."

Bilge'nin koluna giren Çınar "İlk gün ben de çok heyecanlanmıştım," dedi. Sohbet ederek dışarı çıktıklarında arabanın yanında kucağında Sevgi ile kendilerini bekleyen Mehmet Ali dedeye gülümsediler.

"Sizi beklemekten ağaç olduk burada."

Gülerek Çınar'dan ayrılan Bilge, neredeyse iki buçuk aylık olan kızını kucağına aldı. Öptükten sonra kızını tekrar dedesine veren Bilge, Çınar'ın kullandığı arabaya bindi. Arabanın arka kapısının açılmasıyla birlikte Mehmet Ali dede "Kızın, annesini ilk gününde yalnız bırakmak istemedi," dedi. Bir süredir zaman zaman durgunlaşsa da artık daha çok gülümseyen Bilge, emniyet kemerini takarken "Kızım çok iyi düşünmüş dedeciğim," dedi.

"Hüseyin ve Canan şu tarafta biz torunumla yanlarına gidiyoruz. Siz de karı koca gelirsiniz artık."

Son günlerde Mehmet Ali dedenin sürekli olarak karı koca lafına vurgu yaptığının farkında olan, Çınar ilk başlarda Bilge'nin ters tepki vereceğinden korkmuştu. Oysa şimdi gün geçtikçe karısının bu tarz konuşmalara en ufak bir olumsuz tepki vermemesinden dolayı çok mutluydu. İçinden kendi kendine, benim güzel karım dedi.

"Dedemi biraz daha bekletirsek canımıza okur."

Bilge ise Çınar'ı duymuyordu bile, çünkü yıllar öncesine gitmişti. Okuldaki ilk gününde yanında olan babasını hatırladı. Yanında bir de Çınar olsa da yine bir Mehmet Güven ile birlikteydi. Yanına gelen Çınar'a sarılıp "Babamı çok özledim. Sanki yıllar öncesine gittim. Okula babamın öğretmen olmasından dolayı alışkın da olsam öğrenci olarak eğitim hayatına başladığım gün çok heyecanlıydım. Babam da bunu biliyor gibi o gün beni hiç yalnız bırakmamıştı, "dedi.

"Bende seni hiç yalnız bırakmam."

Gülümseyerek gözlerini silen Bilge "Neden bu kadar iyisin?" diye sordu.

"Bana bu soruyu senin sorman çok komik, çünkü ben senin olduğunun yarısı kadar bile iyi değilim."

"Yaptıklarıma rağmen mi?"

Çınar, Bilge'nin daha fazla konuşmasına engel olmak için hızla elini genç kızın dudaklarının üstüne kapadı. Daha sonra Bilge'nin kulağına doğru eğilip "Yaptıklarıma rağmen lafını bir daha sakın kullanma. Sen olması gerekenleri yaptın," dedi sadece Bilge'nin duyabileceği bir sesle. Elinin altındaki dudakların hareketinden, Bilge'nin gülümsediğini anlayınca "Hadi düş önüme," dedi. Çınar'ın sözleriyle daha da keyiflenen Bilge "Beslenme çantamı da alayım mı?" diye sordu.

"Sen, bugünlerde biraz fazla dalgacı oldun sanki?"

Çınar'ın tek kaşını kaldırarak sorduğu soruya Bilge oldukça ciddi cevap verdi.

"Dalga denizde olur."

Keyifle gülen Çınar, kolunu Bilge'nin omzuna atıp "Bu espri oldukça eskidi hanımefendi. Espri sözlüğünüzü güncelleyin," dediğinde genç kız hırçın bir tavırla "Benimle uğraşacağına yürü artık," dedi.

"Sizce bu iş olur mu?"

Kendilerine doğru yürüyen ikiliye bakan Hüseyin, Bilge'nin bir yıkımı daha kaldıramayacağının farkında olduğu için oldukça korumacı davranıyordu. Hüseyin'in ev hamlı hallerine alışan Canan "Olacak sadece biraz zaman gerekiyor," diyerek Mehmet Ali dedeye göz kırptı.

Bazı Hatalar Affedilmez!  (Tamamlandı)Where stories live. Discover now