58.Parçalara Ayrılmak

3.6K 427 517
                                    

ShamRain - Pieces

"Bir haftalıkken zaten dövmeye başlamış... Bizde bir şey vardır,... gelinliğinle girdin kefeninle çıkacaksın...[...]Kardeşlerim falan geri gitsin dediler, geri gitti. O gittiğinde de intihar etmişti. İntihar edince geri getirdik, tedavi ettirdik, psikiyatriye götürdüm. İki ay bende kaldı, iyileşti. Geri gitti, yine aynı olaylar olunca bir daha geri geldi..." (Sayfa 19), (58 yaşında, eşi ölmüş, dört çocuk sahibi, ilkokul mezunu, kızı şiddet yaşamış kadın)

"İlk anneme gittim. [...] ilk gittiğim zaman anlatamadım daha sonraki olaylarda biraz biraz anlattım işte onların tepkileri işte biz sana demedik mi kendin ettin kendin buldun şimdi çek cezanı, ortada çocuk var napcaksın ne etceksin gibilerinden oldu." (Sayfa 23), (20 yaşında, evli, lise mezunu, bir çocuk sahibi kadın)

Türkiye'de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması (Özet Rapor) 2009     (ailevecalisma.gov.tr/ksgm/yayinlar)          


Mehmet Çınar intikam için çok şey düşünmüştü, ancak sonra hepsinden vazgeçti. Düşünmesi gereken en önemli şey dedesinin sağlığına kavuşmasıydı. Yapacağı en ufak yanlış dedesi için yıkım olurdu. O yüzden de Tuğçe'nin kendisiyle oynadığı gibi oynayacaktı.

"Dilini mi yuttun karıcığım?"

"Çınar sevgilim birileri aramızı bozmak için iftira atmış. Seni aldatacağımı nasıl düşünürsün? Oğlumun babasına ihanet..."

Mehmet Çınar, tam o anda hayatında ilk kez bir kadına vurdu.

"Yalanlarına karnım tok benim. Nasıl bir insansın ki hayatımda yapmam dediğim şeyleri bana yaptırdın. Sen nasıl bir insansın? Kendi çocuğunu bile bu pisliğe alet ettin."

Elini yanağına götüren Tuğçe ağlamak için bütün sınırlarını zorladı.

"Bana vurdun sen. Bunun hesabını vereceksin Çınar."

"Hesap vermeye başlayacaksak sen önce dedemi öldürmesi için tuttuğun kiralık katilin hesabını ver bana."

"Sen bana vurdun. Sen kimsin? Sırf erkek olduğun için bana vurabileceğini mi sanıyorsun. Bu ülkede senin gibi erkekler yüzünden kadınların..."

Karısının konuyu dağıtma girişimini yarıda kesen Mehmet Çınar "Kes" diye bağırdı.

"Üzerine doğru dürüst bir şeyler giy. Misafirlerimiz olacak."

"Bana şiddet uyguladıktan sonra tek diyeceğin bu mu? Hem bu saatte evimde misafir istemiyorum."

"Sen neyin kafasını yaşıyorsun kadın? Burası senin değil, dedemin evi bunu kafana iyice kazı. Dedemi öldürtmek isteyen ve aşığından olan çocuğunu bana yamamaya çalışan zehir gibi aklına ne oldu şimdi? Senin için yolun sonu diyorum, o kaz kafan bunu anlayamıyor mu? Ayrıca gelenler benim için değil senin için geliyor."

Bir çıkış yolu arayan Tuğçe ne kadar hızlı düşünürse düşünsün çözüm yolu bulamıyordu.

"Benim için mi geliyorlar? Kim geliyor?"

Elleri cebinde sakin bir şekilde gülümseyen Mehmet Çınar "Sürpriz" dedi, karşısında bembeyaz bir yüzle kendisine bakan karısına...

Gece boyunca uyuyamayan Bilge durmadan düşündü. Bana bunu yapanları sormadı bile. Tek derdi,  aile isimlerinin lekeleneceğiydi. Hani bu adamları alnının ortasından vurmak gerekiyordu?

Sabah anneannesinin uyanıp odadan çıkmasından sonra eşyalarını toparlamaya girişen Bilge kimseye bir şey demeden Canan'ın daha önce bahsettiği şekilde Yunanistan'a gitmeye karar verdi. Bu süreçten Canan'a bahsetmemek en iyisiydi, çünkü insanlara sadece yük olduğunu düşünmüştü bütün gece.

Bazı Hatalar Affedilmez!  (Tamamlandı)Where stories live. Discover now