Bazı Hatalar Affedilmez! (Tamamlandı)

86. Takip

Red/Darkest Part Bu şarkıyı ikinci kez paylaşıyorum 😁Bir zahmet ne diyor kulak verin. Nasıl olsa oy konusunda beni dinlemiyorsunuz 😑

Bilge, her ne kadar tedirgin olsa da karşısında duran Bekir'in gözlerinin içine baktı. Ruhundaki duygu karmaşasını umursamadı hiç. Berfe ve Helin'i bulmak için bu konuşmayı yapmam gerekiyor diye kendine telkinde bulundu.

"Berfe ve Helin nerede?"

Bekir hiçbir tepki vermeden bir süre Bilge'yi izledi. Sonra adım adım yaklaştı. Arkasında kapı olan Bilge kısa bir an kapıyı açıp kaçmayı düşündü ve sonra vazgeçti.

"Yaşıyorsun ve ayaktasın. Abim gerçeği söylemiş."

"Annene yaptıklarından haberim var. Berfe ve Helin'in ortalıktan kaybolmasıyla da alakan olduğunu adım gibi biliyorum. Sen kim oluyorsun da benim meseleme karışıyorsun?"

Sinirlerine hâkim olamayan Bilge, hırsını alamayıp elleriyle Bekir'i geriye doğru itti.

"Senden nefret ediyorum Bekir Kara. Duydun mu beni? Nefret ediyorum senden. Bana yaptığın onca şeyden sonra hâlâ canımı yakmaktan vazgeçmiyorsun Allah'ın cezası. Meryem Kara'yla hesaplaşmayı istedim. Sen bu hakkımı elimden aldın benim. O yüzden şimdi konuş. Berfe ve Helin nerede?"

Bekir, insanı çıldırtan bir sakinlikle Bilge'yi yanıtladı.

"Belki yaptığım her şey yanlıştı. Tıpkı benim yanlış olmam gibi ama o kadını çatıdan attığım için zerre kadar pişman değilim. Hayatımda yaptığım tek doğru iş için sana hesap vermem. Berfe ve Helin ait oldukları bir yerdeler."

"O yer neresi?"

"Şimdi değil."

"Ne demek şimdi değil? O kadın, benim karnıma defalarca vururken, oğlumu koruyamamanın çaresizliğini hissederken, kanamamı durduramadıklarında ben ne hissettim biliyor musun? O yüzden şimdi konuş."

"Doktorlar böyle gidersem yakında buradan çıkabileceğimi söylüyor. O zamana kadar onlara ulaşamazsın ve böylesi daha iyi olacak. Buradan seni koruyamam."

Alaycı bir şekilde güldü Bilge ve sinirlerine hâkim olamayarak Bekir'e tekme attı. Önceden olsa bir an bile düşünmeden aynı karşılığı verecek olacak olan Bekir, tepki vermedi. Bilge'nin konuşması için ne yalvarmasını ne de tehdit etmesini umursamadı. En sonunda pes eden Bilge "Onların yerini söyleyeceksin. Tekrar geleceğim" diyerek sırtını döndü.

"Burada düşünecek zamanım çok oldu. Aklıma takılan bir soru var. Cevabını ise hâlâ bulamadım. Mehmet abiyi öldürmekten gocunmayan kadın aynı şeyi Kemal abi ve eşine yapmış mıdır sence? Seni bir kez daha ailesiz bırakmış mıdır?"

Bilge, duyduğu cümleler ile donup kaldı. Bekir'in sorduğu soruları duymadı bile. Geçen beş dakikanın ardından Bilge tek kelime etmeden odadan çıktı. Koridorda bekleyen Çınar ve Hüseyin'i umursamadan yürümeye devam etti. Hüseyin, Bekir'i kontrol etmek için hastanede kalırken Çınar, konuşmadan Bilge'yi takip etti.

"Ben çocukken Meryem Kara'nın babamı zehirlediğinden bahsettiler mi hiç? Az önce Bekir bana dedi ki, bir kez daha ailenin ölümünde o kadının parmağı olabilir. Bunun gerçek olup olmadığını nasıl öğrenebilirim?"

Arabadaki sessizliği bozan Bilge'nin sorusu ile Çınar, afalladı. Sonra kendini toplayıp cevap verdi.

"Bu konuyu araştırmalarını sağlayacağım."

Bilge bir daha konuşmadı. Kendine sorulan sorulara kısa yanıtlar verdi sadece. İçine girdiği bunalımı atlatamadığı için gece olunca sessizce bahçede dolaştı uzun süre. Üç gün boyunca Hüseyin de dâhil olmak üzere kimseyle konuşmak istemedi. Üçüncü günün sonunda Canan döndüğünde yine aynı tepkisizliği sürdürdü.