87. Cinayet

3.2K 455 628
                                    

Hurts/ Stay  💗💗💗Canan ve Hüseyin'e bir de boynu bükük Çınar'a gelsin...

 Tecavüzcüsü ile aşk hikayelerin milyonlarca okuma sayısına ulaştığı bu ortamda her geçen gün azalan sayımıza rağmen bu yolculukta beni yalnız bırakmayan herkese teşekkür ederim. Bir de oy verseydiniz daha çok teşekkür ederdim 😑 Bundan sonra finale kadar her hafta bir bölüm paylaşacağım. 


Bilge, gittikçe hızlanan Bekir'i gözden kaçırmamak için trafik ışıklarına dikkat etmeden yola atladı. Çıkan karmaşayı hiç umursamadan koşarcasına Bekir'i takip etti. Bilge'yi takip eden adamın aynı şekilde Bilge'nin peşinde koşturması olayları arkadan takip eden adamların dikkatini çekti. Gün ışığı yerini karanlığa bırakırken Bekir ve Bilge oldukça tenha sokakta arka arkaya yürürken ortalıkta kimsenin bulunmamasından cesaret alan adam, cebinden çıkardığı bıçakla Bilge'nin peşinden giderken bacağında hissettiği korkunç acıyla birlikte yere düştü. Bilge, duyduğu sesle birlikte korkuyu bütün hücrelerinde hissetmeye başladı. Arkasına hiç bakmadan koşmaya başladığında Bekir'in kendini görecek olmasını umursamadı bile. Deli gibi koşarken Bekir'in ilerde ki sokaktan döndüğünü görünce daha da hızlandı. Bilge arkasında bıraktığı kargaşadan daha büyük bir kargaşa doğru adım adım yaklaşırken hızla sokakları adımlamaya devam etti. Sonunda izbe bir binaya giren Bekir'i görünce nefesini düzenlemeye çalışıp Bekir'i takip etti yine. Eli kalbinde yavaş yavaş binadan içeri girdi. Duyduğu sesleri takip ettiğinde Bekir'i bir adamla kavga ederken görünce izbe binadan çıkmayı düşünürken köşede gördüğü şeyle dondu. Yerde yatan çocuğu doğru yaklaştı. Henüz üç, dört yaşlarında olan çocuğun vücudunun alt kısmının çıplak olduğunu görünce nefes alamadığı hissetti.

"Aman Allah'ım."

Nefes almakta zorlanırken yerde yatan çocuğa yaklaşıp, yavaşça dokundu. Çocuğu kucağına alıp binadan çıkmayı düşünürken "Kaç buradan Bilge" diye bağıran Bekir'i duydu. Bekir'in karşısında duran adamın elindeki büyük bıçağa görünce "Sen ne yaptın Bekir?" dedi kendinin bile duymakta zorlandığı sesiyle.

"Bu, o hemen çocuğu al. Gidin buradan."

Orta yaşlardaki iri adam elindeki bıçağı Bekir'e doğru sallarken Bekir elindeki tahta parçasıyla adamın koluna vurdu. Yere düşen bıçağı alan Bekir, hiç düşünmeden bıçağı adamın koluna sapladı. Koluna saplanan bıçağın verdiği acıyla inleyen adam, diğer eliyle bıçağı tekrar Bekir'den aldı. Elinde bıçakla Bekir'in üstüne doğru yürüyen adam, kaçacak yeri kalmayan Bekir'i aynı şekilde kolundan yaraladı. Bekir'i kafasından tutup duvara vurdu. Sonra bir kez daha vurdu.

"Orospu çocuğu, bittin oğlum sen. Sizi üst üste koyup si..."

Adamın sözlerini kesen şey ise, az evvel Bekir'in elinde olan odunu adamın kafasına geçiren Bilge'ydi. Bekir'i yere fırlatan adam, gözü dönmüş bir şekilde Bilge'ye doğru döndü. Adamın açık fermuarını o zaman fark eden Bilge, korkuyla inledi.

"Kahpe"

Yediği yumrukla dengesini sağlayamayan Bilge düştü. Yerde gördüğü bıçağı almaya çalışırken bacağından tutan adamdan kurtulmak amacıyla boşta kalan ayağı ile tekme atmaya çalışırken çığlık çığlığa bağırmaya başladı. Parmaklarının ucuyla tuttuğu bıçağı diğer eline alırken bir anda sırt üstü çevrilince kolundan akan kanları umursamayan adamın ağırlığı altında ezildi.

"Senin gibi orospuların istediği tek şey ya dayak ya da gerçek bir erkek olur. Ben, sana ikisini de vermeye niyetliyim."

Bilge, adamın nefesini yüzünde hissetmesine rağmen yaşadığı şokla kıpırdayamadı. Ruhu yaşadıklarına isyan ederken bedenine söz geçirememesi yüzünden ağlamaya başladı. İkinci kez aynı acıyı yaşamaktansa ölmeyi tercih eden Bilge, duvar dibinde kan gölünün ortasında yatan Bekir'i görünce anlamsız sesler çıkararak ağlamaya başladı.

Bazı Hatalar Affedilmez!  (Tamamlandı)Where stories live. Discover now