8.Bölüm: Şikâyet

1.6K 83 23
                                    


"Senin ne işin var burada?" diye sordu Evren afallamış bir şekilde. Hayal onun sesini duyunca yaşadığı ani şoku atlatıp hemen kolunu kurtarmaya çalıştı ama Evren bırakmadı. "Senin ne işin var burada dedim!"

"Bırak kolumu! Sana diyorum, bırak kolumu!"

Hayal'in sesini duyan Suat, arkasını döner dönmez kolunu Evren'in parmaklarından kurtarmaya çalışan kardeşini gördü. İçindeki coşan öfkesiyle kalabalığı yarıp Hayal'in yanına ilerledi ve yumruk yaptığı elini Evren'in yüzüne indirdi.

"Kardeşime dokunma!"

"Evren!" diye haykıran Defne idi. Kardeşinin yanına gitmek istediğinde ise ne ara aşağıya indiğini anlamadığı Selim onu tuttu. "Bırak! Evren! Kardeşim!"

"Defne abla sakin ol lütfen! Sen karışma, ben bakarım! Lütfen uzak dur!''

Defne "Ama..." diye sessiz yakarışlarda bulunsa da Selim'in ısrarına boyun eğmek zorunda kaldı. Selim kalabalığı hızla yarıp Evren'in yanına geçerken ise Suat nefretini kusar gibi bağırıyordu:

"Yüzüne iz bıraktım ama bunun için hiç üzgün değilim Aksel Efendi! Hayal sana az bile yapmış! Daha beterini hak ediyorsun! Duydun mu lan!"

Evren nefretle kaplanmış maviye bürünmüş gözlerini Suat ve hemen ardında duran Hayal arasında gezdirdi. Kızın ağlamaktan kızarmış gözlerinin içine baktı.

"Çek lan gözlerini kardeşimden!" diye bağırdı Suat yeniden atılarak. Bu kez araya İnanç ile birlikte Kadir girdi. Kadir oğlunun yanına geçip onu zapt etmeye çabaladı.

"Tamam artık! Dur Suat!"

"Nedir bu saçmalık?!" diye hayıflandı İnanç. "Gece gece ev basmak da nereden çıktı?! Derdiniz ne sizin?"

Kadir derin bir soluk alıp İnanç'a cevap verdi. "Bakın, sorun çıkarmaya değil sorunu çözmeye geldik aslında. Ama sinirler gerildi ve istenmeyen sonuçlar çıktı! Bu adam benim kızıma iftira atıyor, biz de ne yapsaydık yani? Sessizce devamı gelsin diye beklese miydik? Bunu niçin yaptığını öğrenmek istiyorum. Bir baba olarak kızımı korumak hakkım!"

İnanç kaşlarını çattı. "Beyefendi, iftira olayını anlayamadım. Neyden bahsediyorsunuz?"

Suat sinirine hâkim olamayarak çıkıştı. "Lan var ya hâlâ anlayamadım diyor! Sor bu küstaha anlatsın sana! Sorsana!"

"Suat tamam!"

"Dur baba dur! Bu adam da biliyordur kesin! Menajeri sonuçta, bu herifin yediği her haltı bilecek elbette! Bilecek ki ona göre onu korusun, kollasın!" Aniden Evren'in yakasına yapışınca Hayal'den de kısık bir çığlık yükseldi. "Kardeşimden de ailemden de özür dileyeceksin!"

Evren kendini kurtarıp geriye sendeledi, eli ile çenesini ovalarken derin bir nefes alıp Suat'ın yüzüne baktı. Tane tane ve vurgulayarak "Ben kimseye iftira atmadım!" dedi. "Bunca dramatik sahne yeterli. Şimdi evimi terk edin. Hemen!"

Sözlerini bitirirken gözleri yine Hayal'i buldu Evren'in. Genç kızın kızgın ve bir o kadar da kırık bakışlarına takıldı elinde olmadan. Hayal ise onun bakışlarından rahatsız olup kafasını başka bir yöne çevirdi.

İnanç, sakin bir şekilde Kadir'e hitaben konuşarak sessizliği böldü. "Adınız Kadir demiştiniz sanırım? Bu konuyu sakince konuşalım, ama daha uygun bir zamanda. Bu böyle olmaz. Böyle kavga dövüş ile olmaz. Evren için de Hayal için de yıkıcı olur böylesi."

"Hayal Hanım," dedi Suat dişlerini sıkarak. "Hayal Hanım diyeceksin!"

"Tamam Suat," dedi Kadir de. "Konuşacağız İnanç Bey. Bu konuyu kesinlikle konuşacağız."

YILDIZ TOZU (TAMAMLANDI)Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu