34.Bölüm: Keşke

1.2K 103 54
                                    


Selim, Esin'in çağrısını telefonunda görünce şaşırıp bir heyecanla açtı. Genç kız ise yaşadığı tereddütle konuştu hemen.

"Selim, kimden yardım isteyeceğimi bilemedim ben. İnanç'ı aradım ama ulaşamadım. Kapalıydı telefonu."

Selim derin bir nefes alıp "Neredesin?" diye sordu. "Geliyorum hemen."

"Evdeyim ama dışarıda buluşalım. Adresi atıyorum ben sana."

Genç kızın gönderdiği adrese gitmesi uzun sürmedi Selim'in. Uzun zaman sonra Esin'i görünce heyecanlandı ama kendini tutmaya çalıştı. "Merhaba," dedi sadece.

"Merhaba," dedi Esin de. Burukça baktı karşısına geçip oturan genç adama. "Bu yaptığım doğru değil biliyorum ama mecbur kaldım. Rahatsız ettim seni de üzgünüm."

Selim de hüzünle baktı ona. "Sorun yok," dedi. İçinde bulunduğu durumun yüzüne vurulması ise isteyeceği son şey bile değildi. Anlayışlı bir ifadeyle "Sesin çok telaşlıydı Esin, bir sorun mu var?" diye sordu.

"Hayal'i bulamıyorum, ulaşamıyorum. Polise gitmeyi bile düşündüm. Tartışma olmuş evde, çekmiş gitmiş. Yok ortada. Hiç yapmaz böyle canımın içi. Kim bilir ne dediler yine ona. Of!"

"Dur sakin ol. Telefonu yanında mı?"

"Sanırım evet ama bakmıyor ya da duymuyor."

Selim cebinden çıkardığı telefonundan birini aradı. "Nasılsın?" diye sordu. "Sana bir işim düştü bana acil birini bulman lazım." Karşı tarafı dinledi bir süre. "Aynen yer tespiti telefondan." Esin'e baktı. "Esin, numarayı verir misin?" Esin hemen telefonunu uzattı ona, Selim de ekranda gördüğünü Hayal'in numarasını söyledi. "Tamam kardeşim eyvallah. Çabuk bul ne olur, acil!"

"Bulabilecek mi?"

"Yarım saat bekleyin dedi."

"Çok geç değil mi?" diye mırıldandı Esin. "Ya başına bir şey geldiyse? Kaç saattir dışarıda kim bilir."

"Esin aradığım kişi hem muhteşem bir bilgisayar programcısı hem de polis," dedi Selim, elini kızın masanın üzerindeki elinin üzerine koydu. "Güven bana bulacağız."

Esin buruk bir tebessüm yerleştirdi yüzüne. Yarım saat geçmişti, gergin bekleyiş Selim'in telefon melodisiyle bölündü. Arayan arkadaşıydı.

"Selim, Hayal Yılmaz adına kayıtlı olan telefon şu anda Sarıyer sahil kenarında gözüküyor."

"Bulmuş mu?" diye sordu Esin.

Selim "Sağ ol kardeşim." deyip telefonu kapattı, Esin'e baktı. "Bulmuş, Sarıyer sahil kenarındaymış."

"Hadi gidelim hemen!"

Selim onaylarcasına salladı başını sonra birlikte arabaya binip Hayal'in olduğu sahil kenarına geldiler. Hayal o anlarda dalgın dalgın kollarını bedenine bağlamış yürüyordu. Selim arabayı park etti, Esin ise telaşla inecekken durdu.

"Teşekkür ederim Selim."

"Rica ederim, istersen bekleyebilirim?"

"Yok," dedi Esin. "Daha fazla meşgul etmeyeyim seni. Yardımın için çok teşekkür ederim."

"Peki, dikkat edin ama kendinize. Ayrıca bir isteğin olursa yine araman yeter. Her şeyden önce arkadaşındım ben senin."

YILDIZ TOZU (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now