-47

432 38 118
                                    

"Date planladığınızı bilmiyordum" diye mırıldanan Kanat, sinirli bir şekilde önündeki alkol ile oynuyordu. "Kanat neden anlamıyorsun, ben onu-" diye cevap vermeye çalışırken, Tugay tam da Kanat'ın yanına oturmuştu. Bu sefer kurtulamıcaktım bu çocuktan o kadarı belli olmuştu. "Sen beni, ne?" diye bana sorduğunda, Kanat şimdiden uzun bir nefes alıp, vermişti yoksa kontrolü kaybedecek gibiydi. "Bi yoga yapıp, gelmişsin kardeş" diye Kanat'a döndüğünde, gülerek "çünkü yoksa saldırırdın direk bana" demişti. Ben bile provoke olmuştum onun kaş göz hareketlerine. "Evet yogayı ablan öğretti bana" diye birden bire konuşan Kanat yüzünden, Ozan'ın burnundan su çıkmıştı. Gerçekten de ablası olan Tugay, biraz sinirli bir şekilde paniğe girmişti. "Ah yazık nasıl da korktu, korkma sen bu okuldan siktir olup gittiğin sürece, o kadar düşmem" diye omzuna hafifce vurmuştu. Arkasına dönen Kanat, kendine daha fazla alkol almaya gitmişti.

Melisa ağzındaki pipetini eliyle tutarken, sinsi bir şekilde izliyordu bizi. "Ee siz şimdi sevgili misiniz?" diye konuştuğunda, Tugay biraz utanarak cevap vermişti. "Yani önceden öyleydi ama şimdide öyle olması için elimden geleni yapacağım" dediğinde, Ozan onu kolundan tutmuştu. "Senin amacın ne?" diye sorduğunda, hepimiz onu izliyorduk. "Amacım Ekim'in gönlünü almak" dediğinde, Ozan "peki ozaman niye senden rahatsız olmuş gibi görünüyor?" demişti. Kolunu baya sert tutup, göz teması kurmuştu. "Hadi git şimdi burdan!" diye konuştuğunda, ben çok şaşırmıştım Ozan'ın karışmasına. "Ekim sende arkandan hep köpeklerini getiriyorsun" diye konuşan Tugay yüzünden, Ozan kendini fazla tutamayıp, tam ağzının ortasına bir yumruk geçirmişti. Elimi şoktan ağzımın önüne getirdiğimde, Kanat onun arkasına geçip, Ozan'ın omzunu okşamıştı. "Aferin kanka" diye fısıldadığında, bu şiddetin anlamını görmeye çalışıyordum. "Bana köpek diyebilecek kadar insan mısın?" diye yakasını tutan Ozan'ın sinirleri baya bi bozulmuştu.

Ağzı kanayan Tugay sarsılmış bir şekilde masadan kalkmıştı. Daha fazla yaptıkları zorbalığı izleyemediğim için, Tugay'ın arkasından gitmiştim. Kanat benim gitmeden önce kolumu tutmuştu. "Gitme arkasından!" diye tehditkâr konuştuğunda, "siz neden bu kadar zorbalık yapıyorsunuz?" diye kızmıştım. "O piçin arkasından gitmiyorsun Ekim" diye kızdığında, elimi çözüp, devam yürümek istemiştim. "Sana da ancak bu kadar ucuz bir hareket yakışırdı" diye konuştuğunda, Ozan bile kızmıştı. Hiç düşünmeden yanımdaki suyu kafasından aşağıya boşaltmıştım. "Kendi yaptığın kaltaklığı bende görmeye çalışma" diye gittiğimde, Kanat ona bakan herkesi bağırarak önüne döndürmüştü. "Ne bakıyorsunuz, hee? Önünüzde sanki at var." Gözlerim dolmuş bir şekilde Tugay'ın peşinden gidip, dışara kadar takip etmiştim. Onun kolunu tutup, kendime çevirmiştim. Beni gördüğüne sevindiği an, ona kızmaya başlamıştım. "Sen buraya nasıl benim okeyimi almadan gelirsin?" diye sorduğumda, Tugay bana özlemle bakıyordu. "Ekim, seni düşünmekten-" demeye çalıştığında, "beni düşünmekten ne Tugay?" diye kızmıştım. "Beni düşündüğün için mi hiç bir laf söylemeden, terk ettin" diye patladığımda, yüzümü ellerine almıştı.

"Ekim herşeyi anlatacam sana ama uygun bir yerde" diye cevap verdiğinde, "istemez" diye arkama dönmüştüm. "O çocuk seni niye koruyor?" dediğinde "yani o çocuklar" diye düzeltmişti kendini. "Birisinin abiliği tuttu diğerininde şerefsizliği" dediğimde, çantamı almak için içere girmiştim. Kanat yüzünden gecemi zehir etmicektim. Madem beni ucuz diye görüyordu ona bunun için bir sebeb vermeliyim. Girdiğim an, Kanat dediklerini biraz geri almak ister gibi görünüyordu. "Ne konuştunuz?" diye daha hesap sorduğunda, sinirim bozuk bir şekilde ona dönmüştüm. "Sen bu kadar yüzsüzmüsün Kanat?" diyerek sorguladığımda, "hem bana ne laflar ediyorsun hemde hesap soruyorsun" diye konuşmuştum. "Tamam kızım ilere gittim, ama-" diye devam konuştuğu an, tanımadığım bir oğlanı kendime çekmiştim. "Dans etmek ister misin?" diye sorduğumda, Kanat bana kaşlarını kaldırarak bakıyordu. Arkadan bizi izleyen Melisa "Oo" diye fitne çıkarmak istiyordu. "Tabi" diye nerdeyse hiç düşünmeden cevap veren çocukla dans etmeye başlamıştım. Kanat baktığında, daha da yakınlaşıyordum önümdeki çocuğa. Daha fazla olanları izleyemeyip, yanımdaki duran kıza gitmişti.

Kalbimin sırrıWhere stories live. Discover now