Bölüm 12: TAŞINMASI ZOR YÜKLER

1.7K 159 155
                                    

Selam

Bu ülkede yaşayan bir kadın olarak geleceğim ve özgürlüğüm adına endişeleniyorum. Bu uğurda umutsuzluğa kapılıp oy kullanmak gibi bir özgürlüğü elinin tersiyle itenlerin, bunun bir duruş olduğunu savunanların en kısa zamanda bu yanlış fikirden dönmesini diliyorum. Oy vermemek hiçbir zaman bir tepki olmayacağı gibi en çok kadınların, gençlerin, çocukların hayatının olumsuz anlamda etkilenebileceği bu seçimde oy kullanmak belki de gösterilebilecek en büyük tepkidir. Lütfen ama lütfen oy verin!

Tahminimden daha geç geldi bölüm, kafamı toparlamam uzun sürdü. Bunun için sizden özür diliyorum.
Benim için de yazması zor olan bölümler böyle bir zamana gelince içinden sağ çıktığıma dua ediyorum açıkçası.
Birde bölüm tarihi duyururum falan demiştim onlar da yalan oldu, tek odağım bölümü tamamlamaktı tamamlayınca da hemen atmak istedim.
Bölüm şarkıları hakkında hiçbir şey demiyorsunuz üzülüyorum, onları özenle seçiyorum ben ahahha
Yorumlarınız şu an bana iyi gelen nadir şeylerden biri lütfen onları es geçmeyin🙏🏽
Yıldıza basmayı da unutmayın tabi🔥🍊

İyi okumalar!

"Bir hayal burktum en sol yerimden."

🍊(Mabel Matiz - Yaşım Çocuk)

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

🍊
(Mabel Matiz - Yaşım Çocuk)

Ateş'e barda yaşadığım o iğrenç seksi ne zaman anlattığımı hatırlamıyorum. Hayatımın en kötü dönemiydi. Onunla konuşmadan geçen günler, haftalara dönmüştü ve ben her geçen gün kendimi suçlamaktan başka bir şey yapamıyordum. Elim kaç kere telefona gidiyor ve sonra duruyordu. Ateş'in ilk defa bana öyle kırgınlıkla bakan gözleri geliyordu aklıma pişmanlıktan başka hiçbir duyguya yer kalmıyordu içimde. Aldığım karardan gurur duymuyordum, sarhoşlukla yapılmış bir salak bir hataydı, ama bende kalmalıydı. Ateş bunu bilmemeliydi, Ateş'e bunu yüklememeliydim. Hem nasıl anlatırdım, hadi anlattım nasıl hatırlamam?

O kadar sarhoş olmuş muydum dün akşam? Sabah ki hangoverlığım evlere şenlikti evet ama geceye dair çok da boşluk yok gibiydi.

Aynen Aslı yokmuş. Gördük.

'Ateş ben... bilmemen gerekiyordu.' Diye sayıkladım onu teselli etmem için ne demem gerekiyordu bilmiyorum. Ama bilmemesi gerekiyordu. İkimizin de bunu çekmesine gerek yoktu, o kefareti sadece ben çekecek, o bedeli sadece ben ödeyecektim. Yalnız ben. Bize bunu yaşatan bendim çünkü.

Benim sesimden ona yasnıyan pişmanlıkta onda kırgınlık olarak karşılık buluyordu. Gerçek anlamda canı yanıyormuş gibi bir ifade ile bana bakıyordu.

'Hayır Aslıhan. Asıl senin yapmaman gerekiyordu. 8 yıl olmuş, 8 yıl. Bana anlatırken hala sesinde o tiksinmeyi duruyordu, pişmanlığın o kadar büyüktü ki geldi oturdu karşıma bir duble de ona doldurdum. Utanmasa ete kemiğe bürünüp o anlatacaktı çektiğin vicdan azabının sana yaptırdığını.' Omuzlarının çöküşünü görmek ağrıma gidiyordu bu yüzden gözlerimi kapattım, ben onu göremesem de o konuşmaya devam etti, can acısını bana göstermekten kaçamadı. Çünkü her zamanki gibi benim acımı görmekten kendininki göremiyordu.

Bir Gençlik HikayesiDonde viven las historias. Descúbrelo ahora