Bölüm 55: MİRAS BIRAKILAN KORKULAR

1.6K 165 214
                                    

Selamm😇😇

Alıntılardan ve bölüm şarkılarından haberdar olmak için Instagram'dan (_byprongs) hesabını takip edebilirsiniz💛

Yorum yapmayı ve yıldıza basmayı unutmayın ✨

İyi okumalarr!!

"Sana yıldızları ödediğimden ama haberin yok bunun bedelinden."

________________________________

🔥

Aslıhan kollarımdaydı, okul olabildiğince iyi gidiyordu -finallerden de sonra böyle deme duası enter-, ailelerimiz olabildiğince bizi kabullenmiş bir çift olduğumuzu idrak etmişlerdi. Hayatımda bu kadar mutlu olduğumu hissettiğim bir dönem yoktu aslında.

Ben bu zamana kadar hep kendimi mutlu sanıyormuşum, gerçek mutluluğun koynuna düşünce anladım bundan öncekiler hep yanılsamaymış.

Aslıhan'la ilk sevgili olduğumuz zamanlar da çok mutluydum ama şimdi fark ediyorum ki ailelerimizden saklamak aslında ikimizin de sırtında birer yükmüş, ondan kurtulunca bu rahatlığı tadınca anladık bunu.

Birde bu mutluluk için çok büyük şeylere sahip olmaya gerek yok. İnsanın sevgilisi yanında olunca, onun yüzüne yerleşen bir gülümsemenin sebebi olduğunu görünce her şey ama her şey yoluna giriyordu zaten.

Mesela geçen Aslıhan regl ağrısı çekiyordu bende, çantasında da ağrı kesici yokmuş. Buzdolabına onun hep kullandığı ağrı kesiciyi stoklamıştım bir tane ondan aldım bir tane de sevdiğini bildiğim için aldığım Lila Pause alıp yanına gittim. Yemin ederim aylardır sevgili olmamıza rağmen bana böyle baktığı anlar nadirdir. Sanki ben onun süper kahramanıymışım gibi boynuma atlamış bir süre orada saklanmıştı. İşte böyle ufak şeylerle insanın mutluluğunun kalitesi artıyordu. Kaliteli mutluluk buna deniyordu hiç şüphesiz

Aslıhan'ın bugün sahnesi yoktu bu yüzden akşam bizim evde sakin bir gün geçiriyorduk. Beraber makarna yapmış birde şarap açmıştık, beraber aldığımız salon sehpasının üzerinde ben notlarımı okuyordum o da bilgisayarda dans stüdyosunun işlerini hallediyordu. Ayak bileğinin üzerinde baş parmağım geziniyordu o da saçına takmasına izin vermediğim kalemi dişliyordu. Olabildiğince normaldi, olabildiğince sıradandık.

Sıradanlığımızı seviyordum.

'Finallerden sonra napalım?'

Maviliklerimi bilgisayar ekranından kaldırıp bana çevirdi. 'Ne demek napalım?'

'Nereye kaçalım?'

'Hmm.' Geriye doğru yaslandı. 'Cemil abi ile konuştuk temmuzda yerimize başka bir alt grup bulacak, Mrs. Çimen de Ağustos'ta izne çıkacağını söylüyordu bu yüzden o da Temmuz'da çıkmama bir şey demez gibi. Hem Dünya da başladı artık. Benim için daha rahat olur.'

'Yaniiii...' dedim heyecanla.

'Temmuz da bir yerlere kaçabiliriz.'

İki elimi havaya kaldırdım. 'Yess. İşte motivasyon gibi motivasyon.' Hemen kafamda plan yapmaya başladım. 'Önce Datça'ya gidelim. Oraya senle el ele gitmezsem valla gözüm açık gider. Sonra babamdan tekneyi alırız, bu sefer net kolay verir. Malum gelin de var.'

Gelin dediğimde ayağıyla karnıma vurdu, 'Ateş sen benden daha kolay gelin, damat esprisi yapabiliyorsun, ben yapamıyorum. Tamam seninle evlenmek her ne kadar söylemeyi en sevdiğim şarkı gibi gelse de kulağa amcamla yengemin kayınvalidem ve kayınpederim olcak düşüncesi bir yerlerde oturmuyor.'

'Oturur yavrum, o da oturur zamanla.' Benim hiç şüphem yoktu buna. Sadece zamana ihtiyacı vardı, benim böyle dalgaya vurmam onun için kolay gibi görünüyordu ama Selim amcamdan, Aslıhan'ı isteme düşüncesi bile pantolonumu ıslatacak kadar korkmama neden oluyordu. İkimiz için de konuyu değiştirmek en iyisi olacaktı.

Bir Gençlik HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin