Aşkın kaç hali vardı?
Çocuk hali vardı mesela.
Saçını çekerek anlaştığın, oyuncaklarını paylaştığın ve yanı başında büyüdüğünde o sevginin de senle büyüdüğünü fark etmediğin halidir bu. Çocukken kalbine düşen tohum senin gözyaşlarınla sulanmış,
kahk...
Yeni karakter kilidi açıldı, bölümün başı ilk defa Ateş ve Aslıhan dışında bir karakterin ağzından yazıldı. Bu yüzden yorumlarınızı heyecanla bekliyorum🤩
Yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın 💙
İyi okumalar!
Not: Ogeday karakter resmi için bir kez daha halapenobiberi'ne teşekkürlerimi iletiyorum🙏🏽 Emeğine, ellerine sağlık ✨
"Ne yaptıysam olmadı ne çare, unutamadım gitti."
____________
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
💙
Sezen Aksu - Unuttun mu Beni?
Arabanın hız göstergesi kaçı gösteriyordu bakmıyordum, sadece basıyordum. Başıma geleceği biliyordum ben, bir gün Ceyda'nın bu annelik pozlarından sıkılacağını, basıp gideceğini biliyordum. Son sevgilisini gördüğüm andan beri de bunun yaklaştığını hissediyordum. Bu yüzdendi Mavi'nin hayatına daha çok dahil olmam. O Rus Votkasına hiç ama hiç güvenmiyordum. Kızımı onun olduğu bir evde büyütebileceğini sanıyorsa çok yanılıyordu.
Bunun basit bir unutma olmadığını biliyordum, Ceyda gitmişti, bunu bu sabah uyandığımdan beri hissediyordum. Mavi'yi ondan almaya gittiğimde ona sarılışından, yüzüme bakmadan tembihleyişinden her şeyinden o kadar belliydi ki. Ben sadece kendimi kandırıyormuşum.
Ceyda o kadar alçakça dövüşüyordu ki hayatımdan çıkışı da girişi gibi enkazlar bırakarak olmuştu. Mavi ise o enkazların arasında bulduğum tek güzel şeydi.
Mavi. Benim güzel kızım.
Ne kadar beklemişti acaba? Babamlarda korkuyor muydu? Benimki de soru. 3 yaşında bir çocuk tanımadığı herkesin yanında korkardı. Aslı'dan da bunun hesabını ayrıca soracaktım. Babamları nereden bulmuş ve Mavi'yi onlara nasıl bırakmıştı? Bütün bu sorularıma cevap bulacak, hepsinin hesabını soracaktım elbet. Ama önce kızıma ulaşmam lazım. Gazı daha çok kökledim. Kızımı kucağıma alana kadar durmaya hiç niyetim yoktu. Yıllardır ayak basmadığım yalının önünde durduğumda arabayı kapatmaya bile tenezzül etmedim. Kızımı alıp gidecektim ikisinin de yüzüne bakmaya niyetim yoktu.
'Ogeday Bey?' müştemilattan çıkarak gelen Seyfi Abi'yi gördüm. Yüzünde yıllar sonra beni görmenin şaşkınlığı olsa da gelişimin çok da beklenmedik olmadığını o da biliyordu.
'Aç kapıyı.' Dedim arabanın camını indirip demir kapının dışından Koşarak bana doğru gelip büyük siyah demir kapıyı açtı. Yanında geçip hızla geçip arabadan indim bahçeye bir kere bile dönüp bakmadan büyük meşe kapıya giden mermer merdivenleri ikişer üçer arşınladım. Kapıyı hem yumrukluyor hem de zili çalıyordum.
