Bölüm 43: KIRMIZI KAPININ ARDI

2K 164 289
                                    

Selamm😇😇
Sınavları bitenlere tatile girenlere iyi tatiller diliyorumm✨
Geçen hafta Instagram'da çok tatlı bir soru-cevap yaptık kaçıranlar için profilime sabitledim dileyenler girip oradan bakabilirler🥰 (_byprongs)
Yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın 🧡
İyi okumalar!!

"Al kalbim neyine yetmiyor?"
___________________________________

🧚🏻‍♀️

(Yüzyüzeyken Konuşuruz – Son Seslenişim)

Kucağımda ağlayan Mavi'yi tam sakinleştirdim dediğimde Ogeday telefonda bağırarak yanımızdan geçiyor ve tekrar ağlatmaya başlıyordu. Mavi sesten çabuk etkilenip korkan bir çocuk değildi aslında, ama kaç günlerdir üzerimizdeki huzursuzluğu hissetmiş gibi o da gergindi.

Ceyda onu görmeye karar verip tekrar hayatımıza girdiği dönemde geldiğinde yeri göğü inletircesine ağlıyor kucağına almak istediğinde tepinerek onu tutmayı imkansız hale getiriyordu. Bir keresinde Ceyda bu konuda o kadar inat etmişti ki Mavi neredeyse kendini onun kucağından yere atacaktı, Ogeday zor tutmuştu. Ondan sonra da ikisi kavga etmeye başlamış ve Mavi'yi kucağıma alarak odayı terk etmek zorunda kalan ben olmuştum.

Bu durum onu üzdüğünden mi yoksa böyle giderse kızıyla hiçbir şansı olmayacağını bildiğinden mi Mavi'ye karşı daha ılımlı bir yol izlemeye başladı. Sabrı yettiğinde başarılı oluyordu sabrı yetmediğinde ise çıldıracak noktaya geliyordu.

Küçük tatlı yuvamız artık bir cehennemden farksızdı. Ogeday neredeyse bütün gününü telefonda avukatlarla görüşerek geçiriyordu, geceleri de sıkça yarışıyordu. Paraya ihtiyacımız olduğunu biliyordum, avukatlar ucuz değildi ayrıca davaya gidersek Ogeday'ın düzgün bir gelir kapısının olması da gerekiyordu bu yüzden yarışları bırakana kadar ne kadar çok para biriktirirse o kadar iyiydi. Tabi bunlar mantıklı sebeplerdi birde mantığa uymayan ama Ogeday'ın bu gerginlikten kaçmak için gittiği sebebi de vardı. Her gidişi kaçar gibiydi, çoktan uyumuş Mavi'nin alnına bir ufak buse, benim dudaklarımdan bir öpücük, hızlı yarım ağız 'Bir şeye ihtiyacınız olursa ara.' Tarzı laflar ve sessizce kapanan kapılar. Artık onun gidişini görmemek için Mavi ile beraber uyuya kalmış numarası yapıyorum.

Birkaç hafta önce avukatın yaptığı "evlenirseniz bir şansınız olur" teklifinden beri aynı odada durmamız bile zorlaştı. Halbuki avukat bunu söylediğinde ikimiz de çok olağan bir şekilde karşılamıştık. Ofisten çıktığımızda ilk başta sessiz kalsak da Ogeday ağzında biraz lafı gevelemişti en sonunda ben demiştim 'Gerekirse evleniriz.' diye o da hemen tamam demişti, ondan beri de bu konuyu bir daha açmamıştı. Ben kafamdan hesabımı yaptım, benim evi kiraya versem, en azından annemlerin eşyalarını bir odaya koyarım diğerlerini de satarım. Ordan gelecek kirayı direkt Mavi'nin masraflarına harcarız, e benim zaten annemin maaşı var, şimdilik atölyeden az kazanıyordum ama ileride bu artardı o zamana kadar iki maaş beni rahat rahat götürür. Ogeday bankada biraz bir şeylerin olduğundan bahsediyordu belki onlarla bir yatırım yapardı ya da kendi işini kurardı. Halledilirdi yani. Şu ankinden çok da farklı olmazdı hayatım.

Neden benle konuşmuyordu?

Neden bu kadar kapamıştı kendini?

Biz bu işte beraber değil miydik?

Anne baba dememiş miydik kendimize?

Ceyda gelene kadar mıydı?

O gelene kadar ki bir boşluğu mu dolduruyordum ben?

Bir Gençlik HikayesiDonde viven las historias. Descúbrelo ahora