ÖLÜ DÜNYA: BAŞLANGIÇ

SEZON FİNALİ

Siren sesleri ile alarma geçen polisler dakikalar içinde mezarlığı başıboş bırakıp hastane tarafına yol almaya başladılar. Artık gizli gizli girmeye gerek kalmamıştı. Fırsatı bulan Seda hızlıca kapıdan içeri mezarlığa daldı. Ancak içeri girdiğinde karşılaştığı manzara pekte iç açıcı değildi. Mezarlık sandığından daha büyüktü ve binlerce mezar karşısında duruyordu. Sandığından daha büyük çıkınca büyük bir iç geçirip tek tek mezarları kontrol etmeye başladı. Ancak mezarların birçoğu isimsizdi. Hiçbirinin başında mezar taşı yoktu. Kimilerinin üzerinde kimlik yada ehliyet gibi mezarın kime ait olduğunu belirten şeyler vardı. İçinden Burak içinde kimlik bulunsun diye dua etti.

Hızlıca mezarları kontrol ediyordu ve çoğunu bitirmişti. Ancak Burak a dair herhangi bir iz bulamamıştı. Geriye çok az mezar kalmıştı ve onlarda yeni gömülenlerin mezarlarına benziyorlardı. Artık ümitleri tükenmeye başlamıştı ki mavi bir kimlik dikkatini çekti. Mezarın başındaki taşın altına sıkıştırılmış. Hemen kimliği alıp kontrol etti. Ancak sonuç yine hüsran oldu. Kimlik Burak KAÇAMAZ diye birine aitti. O Burak ta soyadı gibi bu illetten kaçamamış ve bu mezarda kendine yer edinmişti.

Geriye kalan son birkaç mezarı da umutsuz bir şekilde kontrol etmeye başladı. Havada artık kararmaya başlamıştı ve silah sesleri aralıksız gelmeye devam ediyordu. Arada da sokakta koşan ve çığlık atan insanlar dikkatini çekiyordu. Hafif kararan hava ve yavaş yavaş kaybolan umutları Seda nın gözlerinin yavaş yavaş dolmasına neden olmuştu. Artık umutsuz bir şekilde arıyordu ve dikkati de ağlamaktan dağılmıştı. Son birkaç mezarı kontrol etmek için yanlarına giderken ayağı biranda boşlukta kalıverdi ve kafa üstü bir çukura düştü...

❇❇❇❇❇❇❇❇❇❇❇❇❇

Oda da alınan nefes sesleri bir gürültü misali kulaklara rahatsızlık veriyordu. Ensesine dayanmış silahın etkisiyle olduğu yerde donakalip soğuk yerler döken Emir, yanında yatan Arda ve ağlamamak için kendini zor tutan Melis. Eve Seda yı bulmak için gelmişlerdi ancak umduklarının çok dışında birşeyle karşılaşmışlardı.

Emir kafasını yavaşça silah tutan kişiye doğru çevirmeye başladı. Tam yüzünü görecekken ensesindeki silah sert bir darbeyle yüzüne iniverdi. Emir de Arda nın yanına yığıldı böylelikle. Bunun yüzünden çığlığı basan Melis e yönelirverdi bir anda silah. " Kapa çeneni yoksa ben kapatmak zorunda kalacam!!." dedi silahlı herif. Melis hemen elleriyle ağzını sıkıca kapatıp kendini sakinleştirmeye çalıştı. Sevgilisi ve arkadaşı yerde yatıyor en yakın dostu ise ortalık yoktu ve bunları düzeltmek için elinden hiçbirşey gelmiyordu. " Başka bir arkadaşınız var mı? Gelecek olan!" diye sordu silahlı adam. Melis panik olduğu için cevap veremedi. "Sana başka arkadaşınız var mı? Diye sordum!!" diye yüksek bir sesle sordu adam yeniden. Melis bir anda kendine geliverdi ve kafasını hayır anlamında sallamakla yetindi.

Dakikalar sonra başka bir adam daha geldi eve. Bu seferki nin elinde ise pala vardı. Hemen Emir ve Arda yı koltuğa atıp başlarında beklemeye başladılar. "Şu karmaşa bitene kadar burda misafir olacağız ve sonra senide alıp gideceğiz tatlı kız !!" " Sakın kaçmayı düşünme tamam mı? Tatlı kız " gibi cümleler ile Melis i verim gerim geriyorlardı. Melis ın kalp krizi geçirmesine ramak kalmıştı. Yerde yatan sevgilisi ile arkadaşını mı düşünmeliydi yoksa dışarıdaki arkadaşını yok sa kendinimi? Elinden gelen tek şey dua edip ağlamaktı.

Kısa bir süre sonra Emir yavaş yavaş uyanmaya başladı. Kendine gelmesi dakikaları bulmuştu. Tam uyandığında gözüne çarpan ilk şey yüzüne tutulmuş bir tabanca ve pala idi. İkiside gözünün içine bakıyordu ve tek hareketine ruhunu bedeninden ayırırık diyorlardı. Gözü hemen Melis i aramaya başladı. Sonunda Melis i görebilmişti. "İyi misin bebeğim?" diye sordu Emir. Melis evet anlamında kafasını sallayabilmişti sadece. "Eğer sakin olur ve bizim sözümüzü dinlersen kimseye zarar gelmez evlat!" dedi palalı adam pis sesiyle.
"Ne istiyorsunuz?" diye çıkıştı Emir. "ŞŞşşştttt sakin ol evlat ben ne dedim sana!" dedi ve "Sadece işimize yarar birkaç şey alıp burayı terkedecez ve size zarar vermeyeceğiz merak etme!" dedi ve yine ekledi " Kızı da alacağız tabi yanımıza " diyip pis pis sırıtmaya başladı. Gözleri faltaşı gibi açılan Emir "Ne diyon lan sen!??" diye çıkışcaktı ki tek atışlık bir silah sesi onu olduğu yere çiviledi. "Bana bak evlat eğer söz dinlemezsen birdahakini alnının ortasına yersin" dedi silahlı herif. Bunun üzerine olduğu yere sabitlenen Emir kendini sakinleştirmek için çalışmaya başladı ve ortama yine derin bir sessizlik hakim oldu. Dışardan gelen silah, siren ve çığlık sesleri dışında.