Bölüm 1*12 ASKER

1.9K 152 11
                                    

Hastanede işler kontrolden çıkmaya başlamıştı. Günlerce kontrol altında tutulan hastane nedense kontrol edilemiyordu. Asker böyle devam etmenin işe yaramayacağını anlayınca merkez kamptan takviye birlik istedi. Ancak takviye birlik isteğine beklenilen cevabı alamadı. Çünkü Bursa nın birçok noktası takviye birliğine ihtiyaç duyuyordu. Ancak yeterli olmuyordu. Şehrin merkezi bölgeleri başta olmak üzere şehrin üçte ikisi elden gitmişti; Tophane, Şehreküstü, Çekirge, Kent Meydanı...
Geriye ise sadece 7 toplanma kampı kalmıştı. Bunların en büyükleri botanik park ve üniversite kampüsüydü. Diğerleri ise; Görükle, Yunuseli TOKİ, Gürsu, Kestel ve Siteler bölgesi idi.

Askerler artık daha fazla dayanamadı. Hastane kontrolden çıkacaktı. Sonunda polis yardıma geldi. Ancak ruh hastalarının sayısıda gitgide artıyordu. Hastaneyi havaya uçurmak en iyi çözümdü. Ancak artık bunu gerçekleştirebilmek imkânsızdı. İçerde dışarı çıkmayı bekleyen hala 1100 den fazla ruh hastası bekliyordu. Askerler ellerindeki son bombalarında pimini çekip hastaneye fırlattılar. Belki bir hasara sebep olur yada ruh hastalarının bir kısmını parçalara ayırır umuduyla. Ancak beklenilen olmadı. Bombalar hastane kapısını havaya uçurdu ve ruh hastalarının yolunu açmaktan başka bir işe yaramadı. Ayrıca patlama sesi içerdeki ruh hastalarının da dikkatini çekerek onlarında dışarı doğru hareketlenmesine neden oldu.

Dışarı çıkanların sayısı katlanarak artıyordu. Silahlar artık engellemeye yetmiyordu. Ruh hastaları askerlerin üstüne şuursuzca geliyordu. Askerin tek çaresi orayı terkedip gitmekti. Ancak bunu yaparlarsa ruh hastaları kısa sürede barikatları aşıp serbest kalabilirdi. Bu Görükle için büyük bir facia demek olurdu. Yapılması gereken tek şey vardı. O da ölümüne insanları korumaktı. Ruh hastaları serbest kalmamalıydı. Bazı askerler bunu yapmanın gereksiz olduğunu söyleyip hastaneden uzaklaştılar. Polis ise yardıma geldiği gibi kısa bir çatışmanın ardından hastaneden ayrılıp geri döndü. Küçük bir birlik hastanede kalıp ruh hastalarını engelleme kararı aldılar. ÖLÜMÜNE!! Oradakiler kendi insanlarıydı ve onları bu ruh hastalarına yem edemezlerdi.

Sabahın erken saatlerine kadar bu küçük birlik ruh hastalarına karşı savaştı. Ancak artık cephaneleri tükenmeye başladı. Hastaların neredeyse yarısına yakını servis dışı kalmasına rağmen sayıları hala çok fazlaydı ve  yavaş yavaş telleri gevşetmeye
başladılar. Teller daha fazla dayanamayacaktı. Askerler ellerindeki iki cipi tellere yanlamasına dayayıp tellerin ömrünü biraz daha uzatmaya çalıştılar. Ancak ruh hastalarının sayısı çok fazlaydı ve araçlarda daha fazla dayanamayıp devrildiler. Artık ortada tel falan kalmamıştı. Binden fazla ruh hastası biranda serbest kalmıştı. Onlara karşı ise sadece 47 asker vardı. Cephane yoktu. Ellerinde sadece cop kalmıştı.

Hep bir ağızdan tekbir getirip yüzlerce ruh hastasının  arasına daldılar.
ALLAHU EKBER!! ALLAHU EKBER!!
Geriye kalan o 47 asker orada dakikalar içinde şehid oldu. İçlerinden hiçbiri ruh hastalarının arasından canlı kurtulamadı.
Ancak yaptıkları bu kahramanlık ruh hastalarının sayısının baya bir azalmasını sağlamıştı.

◾◾◾◾◾◾◾◾◾◾◾◾◾◾

Dünyanın en büyük ordularından biri bir hafta içinde askerlerinin yarısından fazlasını şehit vermişti. Bu tüm dünya ülkeleri için geçerliydi. Dünyanın en güçlü ordusuna sahip Amerika bile virüse yenik düşmüş ordusunu 10 gün gibi bir süre içinde kaybetmişti.

ÖLÜ DÜNYA: BAŞLANGIÇTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon