Bölüm 3*7 ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI

699 55 1
                                    

"Biraz daha iyi misin?"

"İyiyim iyi, beni biraz rahat bırakın! "

Gizem dakikalardır aralıksız kusmaktan bitkin düşmüştü artık. Midesinde ne var ne yoksa hepsini çıkarmıştı. Kustuğu ağacı sularcasına hemde. Kusması bittikten sonra Yağız ellerindeki sayılı şişelerden birini ona götürdü.

" İyi olduğuna emin misin? İstersen burda kalabiliriz."

"İyiyim dedim ya! Zaman kaybetmememiz lazım. Bir an önce bulalım şunların arkadaşını da gidelim şu lanet şehirden! "

" Sen bilirsin. Hazır olduğunda yola çıkacağız. "

Yarım saatlik oyalanmanın ardından yeniden arabaya binip bu sefer  Görükleden çıkabilecekleri diğer yola yöneldiler. Aslında bu yol çıkabilecekleri en garanti yoldu ancak Trio öğrenci yurtlarının önünden geçmek pekte akıllıca sayılmazdı. Zira arkadaşları Enes yurttan açılan ateş sonucu yaşamını yitirmişti. Ancak çıkabilecekleri daha kısa ve güvenli başka bir yol yoktu.

.
..
...

"Dikkat et! "

" Tamam, ben işaret verince koşun. "

" Tamam! "

Seda, Aslı ve Ferit evden ayrıldıktan sadece 10 dakika sonra daha Bismillah demeden ilk düşmanla karşılaşmışlardı. Hemen yan sokakta yaklaşık 15 ölü beden boş boş dolaşıyordu. Onlara görünmeden geçmenin imkanı yoktu. Ferit hemen plan yapıp kolay yoldan onlardan kurtulmanın yolunu bulmuştu.

"Üç diyince! Koşuyorsunuz. Bir.... İki......... "

" Ferit.... Ferit! Ne oldu? "

" Hassssiktir!!! "

Tam üç diyecekti ki demesine gerek kalmayacak şeyi gördü. Bu tüm planı altüst edecek bir şeydi. Yaklaşık 100 metre ilerde eli silahlı bir grup önüne gelen ölünün kafasını parçalayarak kendilerine doğru geliyordu. Ferit 3 gün önce yaşadıkları tecrübelere dayanarak insanlara artık güvenmemesi gerektiği için planı iptal edip hemen Seda ve Aslı'nın yanına  döndü.

"Eve geri dönmeliyiz hemen! "

" Ne oldu? "

" Anlatırım sonra hemen eve geri dönmeliyiz! "

Seda ve Aslı ne olduğunu anlamadan Ferit in direktifleri ni uygulamaya başladılar. Var güçleriyle koşmaya başladılar. Ancak silahlı grup onları fatketmiş olmalı ki hızlarını artırıp Ferit ve Sedanın peşine takıldılar.

Turgut'un evine çok az kalmıştı ki silahlı grup ateş etmeye başladı. Seda Turgut'un evine girerlerse evin ortaya çıkacağı korkusuyla eve girmekten vazgeçip önünden düz devam etti. Bu arada silah seslerini duyan Turgut ve evdeki diğerleri hemen silahlanıp pencere ve kapılara çıktılar.

Silah seslerini duyan sadece evdekiler değildi, çevredeki evlerde hayatta ne kadar insan ve hayatta olmayan ne kadar ölü beden varsa hepsi silah seslerine yöneldi. Cadde dakikalar içinde ölü bedenler ile doldu taştı bile. Ferit, Seda ve Aslı bir yandan ölüler ile uğraşırken diğer yandan dirilerden kaçmaya çalışıyorlardı. Aynı şekilde silahlı grupta bir yandan ölüler ile uğraşırken diğer yandan kaçan dirileri durdurmaya çalışıyorlardı. Bu arada Turgut ve diğerleri de kısa sürede evden çıkıp savaş meydanına inmişlerdi. Ancak daha iner inmez banko 10 tane ölü beden kapılarına yığılıp dışarı çıkmalarını engellemişdi.

2 grup arasındaki fark biraz daha açılmıştı artık. Silahlı grup geride hala ölüler ile uğraşırken Ferit Seda ve Aslı önüne gelen ölüyü devirip yollarına devam ediyorlardı. Ancak cephaneleri hızla azalıyordu ve böyle giderse yakında bitecekti. Bu savaş alanından biran önce çıkmaları lazımdı. Aslı ilk sokağa dönüp caddeden çıkmak niyetindeydi. Tam bu küçük planını devreye sokacakken dönmeyi planladığı sokakta bide  ne görsün. Mahallenin ne kadar ölüsü varsa sokak partisi havasında takılıyorlar. Aslı'nın gözleri faltaşı gibi açılıp donakaldı biranda. Aynı şekilde Ferit ve Seda'nın da. Ancak ölülerin gözleri öyle bakmıyordu. Aslı ve diğerlerini potansiyel biftek olarak görüyorlardı.

.
..
...

"Burası ana cadde. Eskiden hep burda takılırdık. Yüzlerce kafe ve bar var. Her zaman hareketli ve kalabalık olurdu. Ama şimdi görüyorum ki.... "

" Neyse ne Emir! Burdan aşağı ineceğiz değil mi? Trio dediğiniz yer oradaydı. "

" Evet dümdüz aşağı ineceğiz işte... "

Emir ve diğerleri trionun orda olanlardan habersiz savaş meydanına doğru hızla ilerliyorlardı. Tek çıkış yolları üçüncü dünya savaşının yaşandığı meydandan geçiyordu.

" Yavaşla! Ilerde birşeyler oluyor! "

Murat hızını kesip bir süre sonrada durdu. Yakınlardan silah sesleri geliyordu sürekli. Arada bir ölü bedenlerde fırlıyordu yola. Yağız hala Trio denen yerden geçmenin imkânsız olduğu kanaatindeydi. Yakınlardan gelen silah sesleride destek çıkar nitelikteydi. Ancak başka şansları yoktu ki. Ya bu yoldan gitceklerdi ya da bu yoldan gitceklerdi.

Murat ani bir karar ile gaza yüklenip arabayı yoldan kaldırdı. Merve ve Yağız delirdi mi bu diye düşünürken ani bir hamle ile direksiyonu Uludağ yurdunun önünden sağa çevirip ara sokağa girdi. Düz bir şekilde hedef tahtası gibi Trionun önünden geçmektense arka yollardan dolanıp direk İzmir yoluna çıkıp kısa sürede okula ulaşabilirlerdi diye düşünmüştü Murat. Bu hamlesinin çok güzel sonuçlar doğurabileceğinin farkında değildi. Tabi her güzel şeyin bir bedelide olacağının farkında değildi....

ÖLÜ DÜNYA: BAŞLANGIÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin