Bölüm 6*1 RELİGİON

479 21 1
                                    

1 EYLÜL 2017

Bugün kurban bayramının ilk günü. Salgın başladığından beri her ne kadar ikinci bayram olsa da, ramazan bayramı  salgının başlarına denk gelmesi nedeniyle güme gitmişti.

Aslı Seda Murat ve Ferit'in köye gelmelerinin üzerinden yaklaşık 1 ay geçmişti. Yağızı gömdükten sonra Murat bir süre ortalarda görünmezken yaklaşık 1 hafta sonra Ferit kendine  gelmeye başlamış ancak yaralarından ötürü tam olarak adapte olamamıştı köye. Seda ve Aslı ise teğmenin yardımları sonucu köye hızlıca adapte olmuş ve kendilerine köyde çeşitli görevler edilmişlerdi.Teğmen Seda  ve Aslı'ya ikisinin birlikte kalabilecekleri bir evde oda da vermişti. Yaklaşık 6 kişilik bir ailenin kaldığı bu evde ailenin yardımları sonucu hızlıca kendilerini toparlayıp dışarıda yaşadıkları onca şeyi geride bırakmışlardı.

Tıp okunmasından ötürü Seda  hastanede yani sağlık ocağında çalışırken Aslı ise güvenlik kısmında görev alıyordu. Kısa sürede silahlar konusunda uzmanlaşmış köye gelmeden önceki bilgilerinin üzerine katmıştı. Ferit'in yaraları tam olarak iyileşmediği için aktif bir görevde yer alamıyor, küçük geçici işlerle vakit geçiriyordu. Murat ise Teğmen'in yardımları sayesinde Albaydan izin aldı. Arada bir kafa dinleyebilmek için dışarı çıkıyordu. Normalde köyde yaşayanların köyün dışına çıkması yasaktı. Sadece görevliler dışarı çıkabiliyordu. Ancak köye gelmeden ve geldikten sonraki yaşadıkları biraz yalnız  kalmasını gerektiriyordu.

Sabahın erken saatlerinde yaklaşık sabah namazı saatinde megafondan ezan sesi gelmeye başladı. Köyde yaşayan herkes 2 ay sonra ezan sesini duyunca şaşkınlıklarını gizleyememiş sesin geldiği yere akın etmişti. Herkes gözleri parlak bir şekilde aylar sonra duydukları ezanı pür dikkat dinliyordu. Ezan bittikten sonra ise ezanı okuyan kişi cemaate önderlik edeceğini ve birazdan bayram namazı kılınacağını söyledi. İnsanların içinde garip bir sevinç vardı. Normal olan birşey artık onlara değişik geliyordu. 2 aydır  kimse ne namaz kılmış ne de ezan sesi duymuştu. Köydeki cami ise yaralılara bakılması için sıhhiyeye tahsis edilmişti. Herkes nerede namaz kılınacağını merak ederken ezanı okuyan kişi eline seccadesini alıp insanların arasından köyün meydanına geçti. Seccadeyi yere serip insanları arkasında durmaya davet etti. Erkekler ellerine geçirdikleri yere serebilecekleri ne varsa alıp imamın arkasına dizildiler. Aslında ezanı okuyan kişi imam değildi. İmamlıkla alakası da yoktu. Ancak bu genç adam ilahiyat okuyan bir öğrenciydi ve köye yeni katılmıştı. Köyde imam olmadığını öğrenince namazı kıldırmayı teklif etmişti.

Namazdan sonra bayramlaşma faslı başladı. Bir kısım insan sıraya geçip diğerleri onlarla bayramlaşarak sıraya dahil oluyordu. Kalabalık bir süre sonra DNA dizilimini andıran bir görüntüye büründü. Bayramlaşmada kadın erkek ayrımı yapılmadı. Kadınlar da sıraya girip herkesle bayramlaştı.

Bayram sırasına girenler arasında Ferit'te vardı. Salgın başladığından beri normale yakın yaptığı tek şey bu idi. Bayram namazının kılınmış olması çok mutlu etmişti Feriti.

Bayramlaşmada bittikten sonra hayatta kalan il genel meclisi üyelerinden 2 si duyuru yaptı. Kurban kesileceğini ve meydanda herkese dağıtılacağını. İnsanlar nasıl tepki vereceğini şaşırmıştı artık. İnsanların mutluluğu gözlerinden okunabiliyordu. Hiç beklenmedik şeylerdi bunlar.

Bayramlaşma sırasında Ferit'i de sırada gören Seda, bayramlaşma bittikten sonra yanına gitti.

"Bugün biraz daha iyi misin? Nasıl hissediyorsun?,"

"Çok iyiyim. Şu ortama baksana. O kadar mutluyum ki! Sen nasılsın?"

"Yoruldum yaaaa! Sağlık ocağının işi hiç bitmiyor. Bazen acaba  hiç mi gelmeseydik diyorum. Sürekli nüfuz artıyor ve hep yaralı insanlar geliyor.
Birgün aralarından biri dönüşüp beni ısıracak diye korkuyom.."

"Hadi ya dikkat et kendine. Keşke benimde çalışacak bir işim olsa. Ama az kaldı yakında sahalara döneceğim. Bundan eminim..,"

"Aç bakayım karnını! Kontrol ediyom bi.."

Seda Ferit'in sargılarını kaldırıp kontrole başladı. Yaraları neredeyse tamamen iyileşmişti. Maximum bir haftaya sargıları alınabilirdi..

"İyisin iyi! Yakında aramıza dönebilirsin... Nese dönmek demişken benim saatim yaklaşıyor. İş başı yapmadan biraz daha uyumak istiyorum evde. Döneyim en iyisi. Aslı buralarda olacaktı. Nöbeti vardı bu gece su kenarında. Denk gelirsen bana da et ayırsın.."

" Tamam tamam. Sen uyumana dön hadi. Ben biraz daha oyalanacam buralarda. Belki Murat denk gelir. Onunla bayramlaşırım..."

" Hadi görüşürüz o zaman. Murat'ı görürsen bi ara yanıma uğramasını söyle. Onu da özledim..."

Seda tam arkasını dönmüştü ki aklına demeyi unuttuğu birşey geldi!

"Ferit!

"Efendim.. Söylemeyi unutum... İYİ BAYRAMLAR...."
Ferit'de unuttuğunu farkedip biraz kızardı. Hemen kendine çeki düzen verip o da bayramını kutladı Seda'nın..

Kurban Bayramı az biraz da olsa normale dönüşün başlangıcı gibi görülse de çok geçmeden tekrar bayram kutlamalarının artık normal olmayacağı normal olan tek şeyin hayatta kalmak olduğunu yakında öğrenecekti insanlar. Zaten birçok insan bayramın kutlanmasını takdir etmiş olsa da çoğunun hemfikir olduğu bir şey vardı ki. O da artık dinlerin olmadığı.
Hayatta kalan insanlar artık inançsız hale gelmişti neredeyse. Çok küçük bir kısmı ibadetlerini ve dualarını aksatmamaya çalışıyorlardı.

Ancak yakında onlar da aksatmaya başlayacaklardı. Kimse yaklaşmakta olan tehlikeyi sezmemişti. Hala önlerine gelen herkesi köyün korunaklı duvarları arkasına sorgusuz sualsiz alıp iyilik yaptıklarını düşünüyorlardı. Bi bilseler kimleri aldıklarını içeriye....

Yeni sezon başlamış bulunmakta. Temmuz ayı boyunca 3 ve 4 gün arayla düzenli bir şekildr bölümler yayınlanacaktır. Diğer sezonlardan farklı bir konseptte ve dar alanda geçecek bu sezon. Varsa sizinde hikayeye katmamı istediğiniz bir olay ve ya karakter bana yazabilirsiniz. Bölümlerden sonra yorum yapmayı ihmal etmeyin. İyi okumalar.

https://my.w.tt/Ix0YuymQ8T

ÖLÜ DÜNYA: BAŞLANGIÇTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon