Bölüm 3*10 HEPİNİZE EL SALLADIM

681 54 2
                                    

"Mutlu musun artık? Tanımadığımız bir kız yüzünden bunca kaybımız için mutlu musun? Bırakıp gittin bizi. Senin için hayatımızı tehlikeye atıp peşinden geldik. Sen burda ne üdüğü belirsiz biri için hepimizi hiçe saydın."

.
..
...

Artık nefes almakta zorlanmaya başlamıştı. Küt küt aralıksız atan kalbi son çırpınışlarını sergiliyordu. Hayatın elinden kayıp gitmesine mani olmaya çalışsada artık çok geçti. En azından baş ucunda sevdiği adam ve canından çok sevdiği dostu olduğu için gözü açık gitmeyecekti.

"Aşkım bana bak! Ben gittikten sonra başka kıza yürümek yok tamam mı? "

" Aşkım lütfen öyle konuşma bir yere gittiğin yok. "

" Gidiyom işte Emir! Geri dönüşüm olmadığını biliyorsun....
Beni dinle sakın başkasına bakma... "

" Aşkım yapma böyle! Sen gidersen ben ne yaparım tek başıma? "

" Seda ya göz kulak ol tamam mı? Bir daha kaçırma elinden. Birbirinizden bir daha ayrılmayın. Ben Arda ve Burak'ın yanında sizi bekliyor olacağım..".

Emir daha fazla dayanamayıp göz yaşları içinde Melis'in yanından ayrılıp balkona çıktı. Kısa süre sonra balkondan bağırma sesleri gelmeye başladı. Geçirdiği sinir krizleri sonrası eline gelen herşeyi aşağıdaki ölülere fırlatıyordu.

Bu sırada Melis'in yanına gözyaşları içinde Seda geldi.

"Emir e dikkat et tamam mı! Ona birşey olmasına izin verme."

"Melis çok üzgünüm. Herşey için üzgünüm. Nolur beni affet!"

"Şşşş tamam sakin ol... Senin bir suçun yok. Kendine kızma Nolur. Emir'e dikkat et lütfen. "

Seda kısa süren vedalaşmanın ardından Melise son kes sıkıca gözyaşları içinde dakikalarca sarılıp yanından ayrıldı. Yavaş yavaş ölmeye başladığının farkında olduğu için içinden sinir krizleri geçiriyordu. Herşeyin sorumlusu olduğunun bilincindeydi. Emir e nasıl yaklaşacağını ne yapacağını bilemiyordu. Birazdan canından çok sevdiği dostu ölüp gidecekti ve sevgilisinin ne yapacağı hakkında hiç bir fikri yoktu.

Seda çıktıktan sonra Emir tekrar odaya girip Melis'in başında beklemeye başladı. Odaya kimsenin girmesini istemiyordu.

Bir kaç saat sonra Melis artık gitmeye hazırdı.

Burnundan çoktan kan gelmeye başlamıştı. Emir ne kadar uğraşsada kanı durduramıyordu. Burnundan sonra ağzı ve kulaklarıda alev içinde kan akıtmaya başladı. Emir artık izlemekten başka birşey yapamıyordu. Melisi dizine yatırıp olabildiğince rahat bir şekilde ölmesine yardım etmek istiyordu. Kısa süre sonra kan kusmaları başladı. Aralıksız dakikalarca kan kusmaya başladı. Kan kusmaktan artık nefes alamaz hale gelmişti. Kan kusmaları bittikten sonra bu sefer tarifi imkansız acı içinde gözleri kanamaya başladı. Tüm ev Melis'in çığlıklarına teslim olmuştu artık. Gözleri alev topu misali ateşler içinde kalmıştı. Beyni erircesine baskı yapıyordu. Artık vücudunun kontrolünü tamamen kaybetmişti. Kısa süre içinde gözleri bir daha açılmamak üzere kapandı. Emir artık öldüğüne kanaat getirmişti. Emir'in gözleri sel olup akıyordu adeta. Sevdiği kızın kanlar içinde kucağında ölümüne tanık olmanın verdiği şuursuz duygular içindeydi. Ne yapacağını bilmiyordu. Artık geri gelmeyeceğini bile bile tokat atıp Melis'i uyandırmaya çalışıyordu. Tam bu sırada Melis'in göğsünden hırıltılar gelmeye başladı. Emir bir umut ölmediğini düşünüp sevinir gibi olmuştu. Ancak bu hırıltıların akciğerinin parçalanma sesi olduğunun farkında değildi. Kısa süre sonra hırıltılar kesilip Melis'in vücudu kaskatı kesildi. Bu sefer gerçekten ölmüştü. Emir'in de artık bir umudu kalmamıştı. Ta ki Melis kasılmalar yaşayana kadar. Dakikalarca aralıksız sara krizi geçirir gibi kasıldı. Emir durdurmaya çalıştı ancak elinden bişey gelmiyordu. Hemen diğerlerine bağırıp yardım istedi. Herkes İçeriye dalıp Melis'i o halde görünce ne yapacağını şaşırdı. Öldükten sonra bunların olduğunu kimse bilmiyordu ve kimsenin elinden birşey gelmiyordu. Emir iyice sinir krizi geçirmeye başladı. Bir yandan etraftakilere bağırıyor diğer yandan Melise müdahale etmeye çalışıyordu. Bir süre devam eden gergin ortam Melis'in kasılmalarının sona ermesi ile sakinleşti.

.
..
...

Ev uzun bir süre sessizliğe büründü. Herkes Emir ve Melis'i başbaşa bırakıp bir köşede Emir'in Melis'e olan vedasını beklemeye başladı. Emir artık işini bitirdikten sonra odadan çıkıp Melis'i gömmeleri gerektiğini söyledi. Herkes hızlıca hazırlanıp beklemeye başladı. Seda hariç.

"Mutlu musun artık? Tanımadığımız bir kız yüzünden bunca kaybımız için mutlu musun? Bırakıp gittin bizi. Senin için hayatımızı tehlikeye atıp peşinden geldik. Sen burda ne üdüğü belirsiz biri için hepimizi hiçe saydın."

Emir'in bu çıkışı Seda yı iyice içinden çıkılmaz bir krize sokmuştu. Melis'in gömülmesini görmek istemiyordu. Yardım etmek istemiyordu. Bunu yapamazdı.

Emir'in artık tek isteği Melis'i Arda'nın yanına gömmekti. Herkes o kadar uzağa gitmeye karşı çıksa bile Emir bunu yapmakta kararlıydı. Tek başınada olsa bunu yapacaktı. Evdekiler çaresiz kabul etmek zorunda. Hazırlıkları güçlendirip okula gitmek üzere yola çıktılar. Seda da hazırlanıp onlara eşlik etmeye başladı.
Kurtarıcılarının arka tarafta duran araçları ile zombi sürüsünü ezip trio dan okul yoluna girdiler. Başından beri o yolu kullanmaya çalışan Murat ve Yağız Merve yi arkalarında bıraktıkları için eşlik etmediler.

Kısa süre içinde okula varıp rahatça giriş yaptılar. Terkedilmiş okulun soğukluğu göze çarpan ilk şeydi. Arda'nın da burda idam edilmiş olması okula olan nefreti kat be kat artırıyordu.....

.
..
...
....
.....
.....
......
......
.......

Not!

Bundan sonraki bölüm final olabilir!

ÖLÜ DÜNYA: BAŞLANGIÇWhere stories live. Discover now