Gül'e Ait 14. Bölüm 2. kısım

51.8K 3.4K 321
                                    



Kendi kardeşi dahi olsa erkliğini ilan eden tarzda Muzaffer'den bir adım öne çıktığını görünce, Mahmut'un tam anlamıyla içgüdüsel davranan ayılardan biri olduğuna karar vererek bedenini daha bir dikleştirdi. Güç düellosuna gireceğini, en ufak bir zayıflık belirtisinde gözünden düşeceğini bilerek, en ufak ayrıntısına kadar hareketlerini takibe girişti.

Üst kısmı seyretmeye başlayan yağlı saçları ile uzamaya yüz tutan sakalı birbirine karışan kara yağız mandanın, tipine yakışır ebatlarda iri ve kaba bedenine karşın, bira göbeği diye tahmin ettiği çıkıntı dışında aslında şişman olmadığını fark etti. Yaşadığı hayatın zorlu şartlarına uygun beden gücüne dayalı iri vücudunun, iyi beslenen ve zevkine düşkün bir hayattan kaynaklandığına karar verdi.

Bileğinden elinin üzerine doğru sarkan tespihi ve tüylü bağrını süsleyen muskasıyla modaya uyduğu belli olan hırbonun, tek kanat yürüyüşü ile bir omuz yukarıya kalkık dururken, yengeç misali hafifçe sallanarak yaklaşmaya başlamasını ilgiyle izledi. Bir noktada durup aklı sıra ceketini arkaya doğru atarak gözdağı vermeye kalkınca, gülmemek için kendisini zor tutarken dayanamayıp bir yandan ağzının içinde homurdanmaya başladı.

"Çakma külhanbeyi seni! Hey koçum heeey, öyle her önüne gelen zibidi harbi külhanbeyi olsaydı işimiz vardı. Onu becermeye mangal gibi yürek lazım, sen kiiiim bey olmak kim." derken gayri ihtiyari bakışları keskinleşti.

"Ulan senden kabadayı bile çıkmaz, olsa olsa kıtipiyoz olur, o da belki... Öyle janti ayaklarıyla olmuyor o iş. İnsan formundaki abuk sabuk yaratık, ulan üretici firma sürümden kazandığını zannediyor, kalite ortada. La geee buraya Mamuuut, bağırtma beni dandik herif... İkimiz de ne bok olduğunu biliyoruz, az gelişmiş yaşam formu seni."

Dikildiği yerden çevreyi sürerken ne ile karşı karşıya olduğunu anlamaya çalıştığını fark ederek özellikle incelemesi için seslenmekten vazgeçti. Küfürlerin uçuştuğu, sesini kesene kadar asabi bir tonda geçen telefon konuşmasından sonra kardeşinin emin ellerde ve namusunun korunuyor olduğuna ikna ettiği adamın, beklemediği durumdan dolayı temkinli yaklaştığını tahmin etti.

"Geee babam geeehh, geee goçum sen, gösterecem ebeni."

Sıradan olmasına özen gösterdikleri araçlara göz gezdirmesinin ardından, bir köşeye yerleştirdikleri masa ve sandalyeleri büyük bir ciddiyetle incelemesini, sebebine anlam verememesine yordu. Bu sefer bakışlarını üzerlerine doğrultup yürümeye başlayınca, yanında kıpırdanan Asaf'ın bitinin kanlandığını, kendisini tutmak için zorlandığını anladı. Gözlerini hasmından ayırmadan bakmaya devam ederek kısık sesle son uyarısını hayata geçirdi.

"Sakin ol Asaf'ım, hayal gücünün ürünlerini bir süre kendine sakla."

"Merak etme abi... Şerefsiz çıyan, sıfata bak resimlerinden bile meymenetsiz. Adamı zorla günaha davet ediyor. İnsan müsveddesi hayvan, ucu Gülizar'a dokunmasa anası ayıyla çiftleşmiş gibi görünüyor diyeceğim."

"Kuvvetle muhtemel bir nevi öyle... Evrim haritasında yolunu şaşırıp iki ayaklı olduğu halde dört ayaklı canlılara özenince, aha ortaya bu çıkıyor. Kendisine ayıyı örnek alarak gerçekleşen, ayı insan karışımı ara tür."

"Katılmamak elde değil! Şu herifin benim tatlı kızımla, eee... Gülizar ile kardeş olmasını bir türlü aklım almıyor."

"Hı hı, inanırım. Bu tipler cehaleti hırçınlıkla, saldırganlıkla kapayıp, her bir boku ben bilirim havalarında ortaya atılırlar. Narsisten başka bir şey değil... Yaklaştı abicim, susuyoruz."

Gül'e Ait  (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now