10.Bölüm-Arkadaşlık Anlaşması-

5.6K 292 138
                                    

Pansy'nin Ağızından

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Pansy'nin Ağızından

''Ü-üzgünüm Granger,seni görmedim.'' ''Önemli değil Pansy. Sen iyi misin?'' Hiç iyi değildim, hemde hiç. Bir insan aynı anda hem mutlu hemde üzgün olabilir mi? Şu anda ben iki duyguyu da aynı anda çok yoğun bir şekilde yaşıyordum. ''Pansy neden ağlıyorsun?'' Elimi yüzüme götürdüğümde yanaklarımın ıslak olduğunu fark ettim. Ne zaman ağlamaya başladığımı hatırlamıyordum. ''Gel Madam Elizabeth'in Çay Evine gidip oturalım.'' dedi ve koluma girip beni yönlendirmeye başladı. Birlikte çay evine girdiğimizde beni mekanda ki en kuytuda kalan masaya oturtup karşıma geçti. Tam konuşacağı sırada masamıza gelen garson yüzünden konuşamadı. ''Ne alırdınız?'' Garsona dönüp ''İki çay lütfen.'' dedi ve başımızdan gönderip tekrar bana döndü.

''Seni hiç ağlarken görmemiştim. Ne oldu Pansy?'' diye sorduğunda kafamı kaldırıp ona bakmaya başladım. ''Seninle ne ara bu kadar yakın olduk Granger?'' Ona dönüp sertçe sorduğum sorudan dolayı kırılmış görünüyordu. ''Ben sadece ağlayan insanlara dayanamıyorum. Hem istersen arkadaş olabiliriz. Bana istediğini anlatabilirsin. Benden sır çıkmaz.'' deyip gülmsemeye başladı. ''Bu-bunu sana anlatamam, olmaz.'' ''Hadi ama Pansy. Seni hiç bir kızla konuşurken görmedim. Bir kız arkadaşının olması fena olmaz.'' Dediklerini düşünmeye başladım. Gerçkten de hiç kız arkadaşım yoktu, sadece Draco vardı. Onunla da her konuyu konuşamazdım. ''Hadi senin ile bir anlaşma yapalım.'' dediğinde düşüncelerim bölünmüştü. ''Nasıl bir anlaşma?'' diye sorduğumda muzipçe sırıtmaya başlamıştı. ''Sen ve ben arkadaş olacağız. Ben sana sende bana istediğimiz soruyu soracağız ve ikimizde birbirimize dürüst ve doğru cevap vereceğiz. Anlaştık?'' Biriyle konuşmaya ihtiyacım vardı. ''Anlaştık.'' dediğimde yine gülümsedi.

Bu sırada garson bize yaklaşıp tepsideki çayları ve şekeri masamıza bırakıp ''Afiyet olsun.''dedi ve uzaklaştı. O gittikten sonra Hermione sandelyesinde dikleşti ve masadaki çayından bir yudum alıp konuşmaya başladı. ''Ağlama sebebin neydi?'' Bende çayımdan bir yudum alıp sorusunu cevaplamaya başladım. ''Sevdiğim çocuk beni öptü.'' ''Bunun için mi ağladın?'' Sinirle derin bir nefes aldım. ''Sözümü kesmessen gerisinide anlatacağım.'' ''Pardon.'' dedi ve meraklı gözlerle bana bakmaya başladı. Bende devam ettim. ''Benden hoşlandığını söyledi. Bende ona ondan hoşlandığımı söyledim ve sarıldık. Sonra ben hızla geri çekildim. Tam geri çekilmemin nedenini açıklayacağım sırada beni dinlemedi. Onunla görülmek istemediğimi düşündü ve öylece çekip gitti.'' ''Neden uzaklaştın peki?'' ''Çünkü o Gryffindor'lu ve Slytherin'ler bizi birlikte görürlerse  ona zarar verirler. Onu koruyamam.'' dediğimde Hermione üzülmüş görünüyordu.

''Çok üzüldüm Pansy.'' dediğinde burukça gülümsedim. ''Bende Granger.'' ''Artık arkadaşız Pansy, bana Hermione diye bilirsin.'' Onaylarcasına başımı salladım ve çayıma uzanıp bir yudum daha aldım. Aklına çok önemli birşey gelmiş gibi bir anda bana döndü. ''Hoşlandığın Gryffindor'lu çocuk kim peki?'' Sorusu yüzünden çayım boğazımda kaldı ve öksürmeye başladım. ''İyi misin Pansy?'' dediğinde öksürmeyi kesmiştim. Zorlukla ''Evet.'' diye bildim. Kafamı kaldırdığımda soran gözlerle bana baktığını gördüm. ''Bence öğrenmek istemezsin.''dediğimde kararlı bir şekilde gözlerime bakıyordu. ''Anlaşma yaptık, caymak yok.'' Derin bir nefes aldım ve tek seferde söyledim. ''Ron.'' ''NE?'' Mekandaki herkes bize bakmaya başlamıştı. ''Sezsiz olsana Gra-Hermione.'' Bu sefer daha kısık sesle konuşmaya başladı. ''Weasley olan? Benim arkadaşım olan Ron?'' Bıkkınlıkla ''Evet.'' dediğimde hala şok geçirmiş gözleriyle bana bakıyordu. Ardından kahkaha atmaya başladı.    

Hogwarts Aşıkları (Dramione Ransy Hinny Nuna)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin