62.Bölüm-Binalar Arası Düello-

1.3K 85 206
                                    

Dört Ay Sonra...

James'in Ağızından

Bugün herkesin dönem başından beri beklediği olay gerçekleşecekti. Binalar arası düello. Ve bende bunun için aylardır hazırlanıyordum. Şu anda da her zamanki hazırlanma yerim olan İhtiyaç Odası'na gidiyordum. Yedinci kat koridoruna vardığımda köşede gördüğüm tanıdık yüzle gülümsedim. Clarke ellerini sarı saçlarından geçirip karşısındaki çocukla konuşuyordu. Çocuk Clarke'a fazla yakın duruyordu sanki. Clarke çocuğa bir şeyler söyledi ve çocuğun yüzü düştü. Tam Clarke'a biraz daha yaklaşıyordu ki ne yaptığımın farkına varmadan seslendim. "Clarke!" Clarke dönüp olduğum tarafa baktı ve beni görünce gülümsedi. Ardından çocuğa hızla bir şeyler söyleyip koşarak yanıma geldi. Gelir gelmez de boynuma atadı. 

"Sen bir kahramansın James. Bir an için beni asla bırakmayacağını düşünmüştüm. Çok ısrarcı biri." dediğinde tek kaşım havaya kalktı. "O kimdi ve senden ne istiyormuş?" diye sorduğumda Clarke bana bakıp gülümsedi. Söylediklerimi fark edince kızarmaya başladım. O sadece benim arkadaşımdı ve ben fazla sahiplenici konuşmuştum. Ben konuşamadan Clarke beni cevapladı. "O çocuk bizim binadan Oliver McLaggen'dı. Yıl sonu balosuna davet etti ama ben onunla gitmek istemiyorum. Fazla yapışkan biri." dediğinde kaşlarım çatılmıştı. "Sana bir şey yapmadı değil mi?" dediğimde hemen "Hayır." dedi. Bu cevabı beni rahatlatmıştı. 

Baloya daha iki ay vardı ve çocuk hızlı davranmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Baloya daha iki ay vardı ve çocuk hızlı davranmıştı. Şu anda kimsenin eşi yok diye biliyordum. Tabii benimde yoktu. Aklıma gelen fikirle Clarke'a döndüm. "Şey, bir kavalyen yoksa benimle gelmeye ne dersin?" diye sorduğumda şaşkınca bana bakıyordu. Bir an yanlış bir şey söylediğimi düşünmeye başladım. Belki bir sevgilisi yada kavalyesi vardı. "Şey sevgilin varsa anları..." "Yok." dediğinde ona bakmaya başladım. "Yani sevgilim yok. Seninle baloya gelmekten mutluluk duyarım James." dediğinde gülümsedim ve elimle gözümün önüne düşen saçlarımı geriye attım. "Tamam o zaman. Baloda görüşürüz." dediğimde yanakları kızarmıştı ve benim gibi gülümsüyordu. Tam yanından geçip gidecekken bana seslenmesiyle durup ona döndüm. 

"Nereye gidiyorsun?" Ne kadar sorusuyla şaşırsam da cevapsız bırakmadım. "Düello için çalışmaya. Biliyorsun ki bu akşam yapılacak ve bu benim antrenman için son saatlerim." dediğimde ilerleyip yanıma geldi. "Sihirlenmiş kuklalar senin için iyi rakipler değil. Benimle çalışmaya ne dersin?" diye sorduğunda gülümsedim. "Canını yakmak istemem." dediğimde güldü ve elindeki asasını parmakları arasında çevirdi. "Kim kimin canını yakar göreceğiz." dediğinde kahkaha atmadan duramadım. O da benimle birlikte gülerken bir an durup ona baktım. 

 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hogwarts Aşıkları (Dramione Ransy Hinny Nuna)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin