34.Bölüm-Hogwarts Ordusu-

3.6K 152 127
                                    

Harry'nin Ağızından

İlk çalışmamızın üzerinden tam iki hafta geçmişti ve bugün senenin ilk Hogsmead gezisi vardı. Herkesle konuşacağımız gün. Bu beni biraz geriyordu. Ya hiç kimse gruba katılmazsa? Ya bazıları Voldemort'a çalışıyorsa? Her adayı iyice gözlemlemiştik ama yine de tam emin olamıyordum. Bu kötü düşünceleri uzaklaştırmak için kafamı hızla iki yana salladım ve ortak salondan çıkıp büyük salona ilerledim. Yüksek kapılardan içeriye girip beni bekleyen arkadaşlarımın yanına ilerledim. "Günaydın çocuklar." Yanına oturduğum Hermione bana dönüp gülümsedi. "Günaydın Harry." Ben tabağımı doldurmaya başlarken Ginny kolumdan tutup beni kendine çevirdi. "Harry? Sen iyi misin?" "Evet." deyip geçiştirdiğimde kaşları çatıldı. Oflayıp ona döndüm. "Biraz gerginim." diye itiraf ettiğimde kolunu boynuma dolayıp  gülümsedi. "Endişelenecek bir şey yok Harry. Her şey güzel olacak." "Ya kimse gruba katılmazsa Ginny? Ya aralarından biri Voldemort'a çalışıyorsa?" diye aklımdaki soruları onlara sorduğumda bir sessizlik oldu. Sessizliği bozansa Ron'du. 

"Bu dediklerinin hepsi olabilir dostum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Bu dediklerinin hepsi olabilir dostum. Zaten hepimiz bu riskleri göze alarak bu grubu kurmaya karar verdik. Ki bence endişelenecek hiç bir şey yok. Çünkü hepimiz herkesi çok iyi araştırdık." dediğinde onu başımla onayladım." Şimdi endişelerin bittiyse kahvaltımıza geri dönelim." dediğinde hepimiz gülmeye başladık. Ron'un dediğini yapıp kahvaltıma devam ederken aklıma gelen düşünceyle Herm'e döndüm. "Herm, öğrencilere nasıl haber verdin?" diye sorunca bana döndü. "Daha  haber vermedim." dediğinde üçümüzün ağızından da bir şaşkınlık nidası çıktı. "Herm, yarım saat sonra gezi var. Bu kadar kısa sürede o kadar insana nasıl haber vereceğiz?" dediğimde güldü ve çantasını karıştırmaya başladı. Masaya küçük bir parşömen, mürekkep ve tüy kalem çıkartıp bize döndü. Ron "Bundan ne çıkarmamız gerekiyor?" diye sorunca gözlerini devirip "Sabırlı ol Ronald." dedi. Tüy kalemi mürekkebe batırıp parşömene bir şeyler yazdı. Parşömenle işi bitince havaya kaldırıp üzerinde yazanları bize gösterdi. 

'Hogsmead gezisinde, saat 13:00'de Domuz Kafası'na gel. Önemli.

Not:Parşömende yazanları senden başkası göremez.'  

Ron gözlerini parşömenden ayırıp Hermione'ye çevirdi. "Bunu otuz iki kişiye nasıl göndereceksin. Baykuşla mı?" Herm "Senin bir büyücü olduğunu sanıyordum Ronald." dedi ve asasını cebinden çıkartıp parşömene doğrulttu. Parşömen bir 'pop' sesiyle yok olunca şaşkınca Herm'e bakıyorduk. "Şimdi seçtiğimiz her öğrencinin önünde bu parşömen belirecek ve sadece o, parşömendekileri okuyabilecek." dediğinde hepimiz gülümsüyorduk. Gryffindor masasındaki Seamus'a dönüp bakınca büyünün işe yaradığını gördüm. Elindeki parşömeni inceleyip bir sağına bir soluna bakıyordu. İlgi çekmemek için önüme döndüm. "Sen bir dâhisin Herm." dediğimde kızarıp gülümsedi. "Hadi artık Hogsmead'e gidelim." dediğinde  hepimiz masadan kalkıp kapıya ilerledik ve büyük salondan çıktık. Herm ve Ron, Draco ve Pansy ile buluşmak için yanımızdan ayrıldılar. 

Hogwarts Aşıkları (Dramione Ransy Hinny Nuna)Where stories live. Discover now