"Yavuz bak hayatını benim gibi bir kadının seni sevmesini,güvenmesini bekleyerek geçirmemelisin." diyerek derin bir nefes verdi Bahar.
"Seveceğini bilsem sonsuza kadar beklerim. Ki bunu yapacağım beni sevmeni sağlayacağım." diyerek burukça gülümsedi...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Yavuz'un ağzından,
Hayatımda hiçbir zaman vedaları sevmemiştim. Özellikle arkamdan ağlayan birini bırakmak kalbimi sızlatıyordu. Durum acil olmasa Bahar'ı bırakıp hiçbir yere gitmezdim. Ben onun bir damla gözyaşına kıyamazdım ki. Güçlü durmaya çalıştığını biliyordum ama ben gittikten sonra ne hale geldiğini düşünmekten de alıkoyamıyordum kendimi.
Arabamı havaalanının otoparkına park ettikten sonra bavulumu alarak içeriye girdim. Biletimi doğrulatmak için epey birikmiş olan sıraya ilerlerken telefonumun çalmasıyla birlikte cebimden telefonumu çıkardım. Arayan Selin idi.
Selin, yeni asistanımdı. Öz geçmişini Baharla birlikte incelemiş ve beraber karar vermiştik. Daha yeni yeni toparlanırken bir Merve vakası daha yaşayacak gücümüz yoktu o yüzden Bahar'ın sezgilerine güvenecektim.
Baharla Selin iyi anlaşmışlardı o yüzden benim de içim rahattı.
"Efendim?" diyerek telefonu açtığımda Selin'in telaşlı sesini duydum. "Yavuz Bey?"
"Bir şey mi oldu?" dedim merakla. Selin derin bir nefes vererek konuştu. "Efendim ben çok büyük bir hata yaptım, tarihleri karıştırmışım bileti başka bir tarih için almışım. Şimdi tekrar kontrol ederken fark ettim."
Söylediği şeyle ben de derin bir nefes verdim. Kötü bir şey olmasından korkmuştum. "Tamam, sorun yok. Bugün için başka bir seferden al." dediğimde cevap verdi. "Maalesef bugün ki seferlerde yer yok." dediğinde iç çektim.
Açıkçası bu durum benimde işime gelmişti. Ne karımdan ne de kızımdan ayrılmak istemiyordum hiç.
"Tamam ben şirkete geçeceğim şimdi, sana gerekli talimatları mail atarım." dediğimde beni onaylayan sesini duydum.
Telefonu kapattıktan sonra girdiğim kapıdan gelsin geriye çıktım. Otoparka giderek park ettiğim arabama ilerledim. Bavulumu bagaja koyduktan sonra arabaya bindim ve şirkete doğru sürmeye başladım. Şirkete ulaştığımda arabamı park ederek içeriye girdim.
Londra'ya gitmesi için başka birini görevlendirmeyi düşünüyordum. Bahar'ı öylece bırakmak içime sinmiyordu. O yüzden birkaç kişinin bilgilerine bakarak kimin gideceğine karar vermeye çalıştım. Bu iş için uygun olan bir aday belirledikten sonra gerekli bilgileri Selin'e mail olarak gönderdim.
Kolumdaki saate baktığımda gideceğim uçağın çoktan kalktığını fark ettim. Eve gittiğimde Bahar çok şaşıracaktı. Eminim şimdi oturmuş can sıkıntısını gidermek için bir şeylerle ilgileniyordu.
Şirketten çıktıktan sonra açık olan bir çiçekçiden bir demet şebboy alarak arabama bindim. Evimize doğru sürerken aklımda Bahar'ın vereceği tepki vardı. Ne kadar çok sevinecekti. Eve vardığımda heyecanla arabadan indim.
