Kalbimin Bahar'ı| Final

1.3K 87 80
                                    

Bahar'ın ağzından,

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bahar'ın ağzından,

Günler günleri, haftalar haftaları kovalamıştı ve biz nihayet 38. Haftaya giriş yapmıştık. Kah gülmüş, kah ağlamıştık ve günlerimiz böylece akıp gitmişti. Son yaşadığımız travmatik olay üzerinden aylar geçmişti. Bu süreçte yavaş yavaş bebeğimizin doğacağını tam olarak kavrayabilmiştik.

Son birkaç gündür aralıklarla sancı hissediyordum ancak gelip geçici bir şeydi. O yüzden bu haftanın başında izine çıkmış, evde dinlenmeye başlamıştım. Yavuz yaşadığım kanamadan sonra izne çıkmamı istediği için bu izne çıkma meselesini kurcalamamıştı. Açıkçası bu da benim işime gelmişti. Bu aralar bir proje için gecesini gündüzüne katmıştı o yüzden ufaktan başlayan sancımdan hiç söz etmemiştim. Kafasını takmasını istemiyordum. Çünkü her şey kontrol altındaydı. Melisa'nın bu durumdan haberi vardı.

Yavuz akşama kadar şirkette çalışıyor, eve geldikten sonra ise çalışma odasına kapanıyordu. Yüzünü zor görür olmuştuk beyefendinin. Ancak onun da suçu yoktu. Şirket büyük bir ihaleye girecekti. Çalışmak zorundaydı.

Bu süreçte bende bebeğimizin odasını hazırlamıştım. Tabii çoğu şeyi Yavuz'a danışarak almıştım ama odayı ben dekore etmiştim. Her şey hazırdı. Geriye sadece kızımızın gelmesi kalmıştı ve onun içinde çok beklemeyeceğimiz kesindi.

Tenceredeki çorbayı karıştırdıktan sonra salatayı yapmak üzere ocaktan uzaklaştım ve tezgaha yaklaştım. Salatanın malzemelerini doğrarken bir yandan da şarkı söylemeyi ihmal etmiyordum tabii ki.

"Bu ne güzel bir manzara." diyen bir ses işittiğimde yerimde sıçradım ve başımı kapıya doğru çevirdim. Bakışlarım Yavuz'un gülen ancak yorgun olduğu belli olan gözleriyle buluştu. "Sen ne zaman geldin?"

"Çok olmadı." diyerek yaslandığı kapıdan ayrılarak bana doğru gelmeye başladı. Kollarını belime dolayıp ellerini karnıma yasladı. Başını omuzlarıma yasladığında bende başımı ona doğru yasladım.

"Yorgun görünüyorsun?" dedim mırıldanarak. Yavuz başını sallayarak beni onayladı. "Yorgunum burada senin kokunla dinlensem nasıl olur?" diyerek burnunu boynuma değdirdiğinde gülümsedim. "Bir an önce dinlenmeye başlamalısın o zaman. Zira hanımefendinin gelmesi yakın."

Yavuz gülerek elini karnımda gezdirdi. "Babası kurban olsun ona. Ondan gelen yorgunluk değil ancak mutluluk olur." söylediği şeyle birlikte alayla güldüm. "Bu çocuk neden bu kadar çok ağlıyor diye söylenirken sana bunu hatırlatırım."

Yavuz bir cevap vermeyip karnımı okşamaya devam etti. Kızımızda babasını hissederek hareketlenmeye başlamıştı çoktan. Az önce sakinken şimdi arka arkaya tekmeler savuruyordu.

"Bu kız daha doğmadan babacı oldu. Doğduktan sonra ne olacak bilmiyorum." dedim sitemle. Yavuzsa yanağımı öperek konuştu. "Kıskanma annesi, seni de sever benim kızım." dedikten sonra kollarını benden çekerek ayrıldı ve önüme geçerek karnıma doğru eğildi. "Değil mi babam?"

Kalbimin Bahar'ı|Yavbah💫Where stories live. Discover now