1.0 | james potter çuvallıyor

1.9K 233 251
                                    

Maureen, o kadar sinirliydi ki James Potter için, aldığı molayı onun kafasına bir tane geçirmek için harcamayı bile düşünmüştü.

Quidditch maçının başından beri James defalarca Quaffle'ı ellerinden düşürmüştü. Bunu nasıl yaptığını bilmiyordu Maureen fakat James Potter hayatının en feci oynunu oynuyordu. Ona defalarca kötü hissediyorsa oynamamsı gerektiğini anlatmıştı ancak James oynamak konusunda inatçıydı.

Mola için yere indiğinde aşağıda bekleyen James Potter, Maureen'in kızgın halini gördüğünde her ihtimale karşı süpürgesini bedeninin önüne almıştı. Maureen'in kızgın hali, hele de quidditch yüzünden kızgın olan halini iyi bilirdi ve kendisini patlamaya yakın bir bomba gibi göründüğünü düşünüyordu.

James'e adım adım yaklaştı Maureen ve yüzünün yanındaki süpürgesinin sapını tek eliyle sağa doğru indirip sol baş parmağını James'in göğüsüne vurdu. "Oyundan çıkıyorsun, Potter." dedi bağırarak.

Oyunda fark 140 puana çıkmıştı ve bunun yarısından fazlası James'in suçuydu. Süpürgesinin Maureen'in etkisiyle yere düşmesine izin verdi Potter ve gergincce burnuna düşmüş gözlüğünü kaldırdı.

"Özür dilerim, kaptan. Kendimi toparlamaya çalışıyorum ama." dedi James kısık bir sesle. Şu an karşısındaki destek bulduğu arkadaşı Maureen değil kaybeden takımın kaptanı rolünde olduğu için James de buna göre davranıyordu.

"Ama toparlayamıyorsun, James."dedi Maureen sesini biraz daha kontrol altına alarak. İlk başta olan dayanılmaz kızgınlık hissi terk etmişti vücudunu. Böyle olurdu çoğunlukla zaten, Maureen aniden parlamalarıyla ünlü biriydi.

Birkaç saniye elini burun kemerine koydu ve kendini iyice toparladı Maureen. Ardından kafasını kaldırıp kendisine mahzunca bakan James'in gölzerine baktı. "Sana bugün yirmi defa iyi hissetmiyorsan maç girme dedim, Potter. Niye dinlememekte bu kadar ısrarcısın? Sonunculuğa düşmemizi mi istiyorsun? Kaskını çıkar, seni ben çıkartıyorum oyundan. Yedeklerden biri senden daha iyi idare eder."

James üzgün bir şekilde boğazından kaskın düğümünü açtı ve çıkarıp Maureen'e uzattı. "Özür dilerim, kaptan." dedi kası uzatırken. Omuzları düşmüş haliyle üzgün bir yavru köpeğe benziyordu.

Maureen, başıyla Teddy'e işaret verip "İçeriden Johnson'ı çağır." dedi kısık bir sesle. Ardından James'e döndü ve elini omzuna koydu.

"Kendine iyileşmek için zaman ver, Potter. Çok yükleniyorsun kendine." dedi kısık bir sesle. Ona bağırdığı için çoktan pişman olmuştu.

"Her şeyde başarısızım, biliyorum." dedi James kısık bir sesle. "Ama düzeleceğim, kaptan. Bir dahaki maça on kat iyi oynayacağım."

Onun bu pişman hali Maureen'in duygusuz kalbini bile eritecek kadar masumdu. Maureen omzundaki eliyle James'i kendine çekti ve sarıldı. "Biliyorum, Potter." diye fısıldadı kulağına.

Bu sırada maç anlatıcısı süper-sinir bozucu bir şekilde Maureen ve James'in sarılmasını tribünlere anlatıyordu.

* * *

Bu maçı 10 puan farkla olsa da kazanmış olmak, Maureen için olağanüstü bir şeydi. James'in çıkmasından sonra takım Arayıcısı Snitch'i bulmuş ve inanılmaz bir biçimde Gryffindor'lar kazanmıştı.

Ancak Maureen'in pek keyfi yoktu. Kutlamalara katılmıştı tabii. Marianne Stone neşeli kalabalık tarafında eller üzerinde taşınırken, Sirius'u nereden bulunduğu bilinmeyen büyük bir Kaymak Birası zulası dağıtılırken, arada bir kendisinin isimini kalablalık coşkuyla söylerken Maureen orada burada takılıp eğlenceye katılmıştı.

Creatures of the Night ◈ the MaraudersWhere stories live. Discover now