Creatures of the Night ◈ the Marauders

1.4 | keyifsiz bir sabah kahvaltısı

James Potter, o gün uyandığında o kadar enerjik hissediyordu ki yatağında zıplayarak yorganını yere fırlatmış ve ardından yüzüstü uyuyan Sirius'un yatağın ve haliyle üstüne zıplamıştı. Sirius ile konuşmasından sonra üstünden kalkan yükten sonra bir de Maureen'in sürprizini duyunca James kendini çok özgür hissediyordu.

"Hadi, uyan Sirius!" dedi James, Sirius'un beline dolanmış yorganını kaldırarak. Sirius, aralarında en ağır uykusu olandı ve haliyle James'i bir sinek kovalar gibi eliyle iteklemiş ve ardından öteki tarafa dönüp horlamaya devam etmişti.

James, ne yaparsa yapsın Sirius'un o an uyanmayacağını biliyordu. Bu nedenle kahkaha atıp karşısında kalan Peter'ın yatağına yürüdü. Peter'ın üstündeki yorganı ani bir hareketle kaldırdı. Sırtüstü yatan çocuk yorganın üstünden alınmasıyla irkilerek uyandı. James'in böyle hiperaktif hareketlerle onları uyandırması oldukça alışageldik bir durumdu. Bu nedenle Peter, sulanmış gözlerini kapatıp açıp, "Tamam, James, uyandım." demekle yetindi.

James, daha sonra gıdıklayarak uyandırmak için Remus'a yaklaşıyordu fakat Remus hafif uykusundan uyanmıştı bile. "Deneme bile." dedi ona yaklaşan James'e. Yorganını üstünden atıp yatakta oturur pozisyona geldi.

"O zaman, ben Pati'yi uyandırayım." dedi James tekrar Sirius'un yanına dönerken. Bu sırada Remus çoktan ayaklanıp banyoya girmişti. Peter ise yatağında kendi kendine mızmızlanıyordu.

"Heyy, Pati, hadi uyan." dedi James Sirius'u sarsarak. Ardından onun gövdesini yataktan kaldırıp sarstı. "Hadi, uyan, hadi, uyan..." diyordu bir yandan James. Sirius'u uyandırmak şu hayatta James'i zorlayan az şeylerden biriydi.

Sirius, James'in onu birkaç defa daha sarsmasından sonra gözlerini aralayıp James'e baktı. "Ne var, Çatalak?" dedi huysuzca. Uykusundan uyandırıldığında oldukça kaba birine dönüşüyordu, Sirius.

"Sabah oldu, hadi, kalk." dedi James biraz geri çekilerek çünkü böyle zamanlarda Sirius birazcık ama birazcık saldırgan da olabiliyordu.

Sirius solundaki komidine dönüp üstündeki bardağı dikledi. Ardından gözlerini ovuşturdu ve yatakta gerinip durdu. Bu sırada James, Remus'un çıktığı banyoya kaçmıştı.

Sirius, yastığının altına attığı tokayı alıp saçlarını arkadan bağladı. Tutam tutam saçlar ensesinde kalmıştı fakat Sirius onları biraz kaşıdıktan sonra bıraktı.

O öyle oyalanırken James de banyodan çıkmıştı. İçeri girmeye niyetlenen Peter'a seslendi Sirius. "Hey, ilk ben gireceğim, Kuyruk." dedi ve ardından yatağından hoplayıp banyoya koştu. Peter ise söylenerek yatağında oturmaya devam etti.

İşte, normal bir James Potter'ın sıradan bir sabahı böyle yaşanırdı.

* * *

James, erkekleri normalden birazcık daha erken uyandırdığı için hepsi kahvaltıya erken gelmiş sayılırdı. Siriıus hala esniyordu ve uykulu gözlerle etrafı inceliyordu. Remus, kravatını bağlama konusunda pes etmiş ve boynunda serbest bırakmıştı. Peter ise sulu gözlerini sürekli ovuşturup duruyordu. Aralarında neşesi ve enerjisi yerinde olan sadece James'ti ve sabahları bu kadar enerjik olmak James'in normal hali sayılırdı. Üç Çapulcu, James'in bu kadar enerjik olmasından şikayetçi değildi bugün çünkü onun bu halini özlemişlerdi.

Dörtlü, ıssız Gryffindor masasına geçmişti. Sirius ve James yan yana ve girişe bakan tarafta otururken Remus ve Peter karşılarına yerleşmişlerdi.

"Sarımsaklı mayonezini burnunum önünden çeker misin?" dedi Sirius patates kızartmalarını mayoneze bandıran James'e. James güldü fakat yine de biraz sonra sarımsaklı mayonezi masadan uzaklaştırmıştı. Sirius'un burnu inanılmaz derecede hassastı sarımsağa ve özellikle akşam yemeklerini ev cinlerine söylenerek geçinirdi.